hakem kararlarının bu yıl çokça konuşulacağını belli etmiş ve antepia'nın kazandığı mücadele.
not: uefa bu yıl yaptığı ufak değişikliklerle bizim hakemlerin şakülünü kaydırdı gibi. onlarda olmayan standartlar hepten kayma yaptı bu sefer de!
galatasaray'lı bazı oyuncular hırs ile aşırı öfke/kıgınlık kontrolünü karıştırıyor! dikkat!
benden söylemesi.
bariz gol şanslarıyla ilgili mhk veya federasyonun hakemlere biraz daha titiz davranma veya farklı kriterler getirdiğini düşündüren maç oldu bana bu. zira 2 hafta önce beşiktaş maçında da benzer pozisyonlarda bariz gol şansı olduğuna kanaat getiren hakem 2 kırmızı kart ıkartmıştı beşiktaş'a. poziyon için diyebileceğim bu yıla kadar buna bu ülkede kırmızı çalınmazdı son adamı geçip doğrudan kaleyi karşısına alan adamlar atılırdı bundan daha önce. bu arada beşiktaş'ın o 2 kırmızı kartı görürken oynadığı takım kimdi derseniz; gaziantep. ama komplo teorisine gerek yok, zira galatasaray'ın bunun dışında aleyhine verilmeyen penaltılar, engin baytar'ın, melo'nun (ki bana o pozisyonda göre sarı kartı haketmiştir ancak) gibi pozisyonları tartışmaya açıktır. sabrinin fauldeki tepkileri de doğrudan hakemin üzerine değildir, hakemin üzerine gidip bağırıp çağırsa o zaman anca sarıyı hakeder bence. beni böyle düşüdürenler bu ülkede hakemlerin verdiği kartların standartlarıdır. daha sezonun başıdır, galatasaray için telafi edilebilecek maçtır, antepin toparlanmak için bir adım daha atmasını sağlamıştır.
muhammet de çok iyi topçudur.
gaziantepspor hakkıyla maçı 4-2 kazandığı müsabaka. hakem de gösterdiği 2 kırmızı kart kararında haklıydı. sabri sarıoğlu'nun kırmızı kart yedikten sonra verdiği tepki sebebiyle en az 5 maç ceza alması lazım.
hakemi aldatmaya yönelik milyonlarca antep pozisyonu olmasına rağmen hakemin kart çıkarmadığı ama galatasaraylı futbolcuların en küçük itirazında sarıyı yediği maçtır.
hakem bir süre sonra öyle saçmalamaya başladı ki, iki takım için bile doğru karar verememeye başladı.
servet'e verilen direk kırmızı yılın piçliğidir.
yine gassaraylıların her zaman ki gibi hakem diye ağladıkları maçtır. tamam hakem hatası olabilir maçı izlemedim ama sürekli ağlaşırsanız bu iddaanız doğru bile olsa bu sefer kimse inanmaz sürekli yakındığınız için. onu bunu bırakalım bir dünya para döküldü bu takım için ama ortada hiç bir şey yok. ligteki her hangi bir takım bu parayı verseniz inanın ortalığın tozunu attırırdı. herkesin(ve benimde) takdir ettiği selçuk bile ortalıklarda yok. bir trabzonda ve milli takımda oynadığı futbola bakın birde gassaraydaki....
katledilmiş maç. oyuncular genel olarak çok agresifleşti bi süre sonra haklılarda. galatasarayın aleyhine hatalar çokçaydı. fakat anlıyamadım niye galatasaraylılar çok fazla agresifti yani uyfaluyji denen şahsiyet insanları biçmeye çalışıyordu? çim biçmek istiyorsa kendisine gerek yok. maaşıyla onlarca çim biçicek vatandaş bulunur.
gaziantepapor'un 4 -2 kazandığı maç. gs'li arkadaşlar hakeme kızıyor ama melo'nun ilk yarıda oğulcan'a arkadan tabanıyla basması çok net kırmızı kart. ilk yarıda yine antep'in verilmeyen çok net bir penaltısı var. servet'in hareketi bence kesinlikle kırmızı değildi. hakeme küfür falan ettiyse bilemeyiz. ama görünen sarı kartlık bir haraket. sabri'nin pozisyonu hem topu alıyor ama müdahele de var gibi oyuncuya. ikinci sarı ağır bir karar bence ama haraket faul. benim gördüklerim bunlar. özetlerde iyice bakmak lazım.
hayatım boyunca izlediğim maç sayısı kaç bindir bilmem ama ben hayatım boyunca hiç böylesine kötü bir hakem izlememiştim..
gaziantepspor'u aldığı galibiyetten ötürü tebrik ederim ayrıca. ama kardeşim o nasıl bir hakemdir yahu? servet o pozisyonda kaleciyle karşı karşıya kalmış bir adama arkadan kayarak faul mü yaptı? sabri topa müdahale etmedi de kasıtlı olarak adamı sakatlamaya mı çalıştı da sen tereddütsüz kırmızı kart gösteriyorsun? sabri ikinci sarıdan gördü kırmızıyı ama tertemiz top kaptı adam. hadi orta hakemi geçtim, yan hakem de ne kadar şerefsiz bir insanmış ki gözünün önünde olan iki hareketi de aleyhimize kullanıyor.
ama bu olanlar eminim ki galatasarayı daha da hırslandıracak. hele bir de fatih terim faktörünü düşünürsek çok daha fişekleyici bir maç olmuştur..
yeni hocaları abdullah ercan sayesinde toparlanan gaziantepspor'un galatasaray'ı 12 yıl sonra istanbul'da yendiği maçtır. ama şunu söylemek gerekirse 12 yıl önce galatasaray da gaziantepspor da bugünkünden daha iyiydi. bu arada galatasaray bu sezon evinde ilk kez yenildi.
sevgili galatasaraylılara; servetin kırmızı kartının ağır olduğunu kabul ediyoruz, evet hatalıdır, peki melo'ya verilmeyen kırmızı kart nedir? peki sabrinin eşek gibi tepinmelerine kart vermese miydi? galatasarayın ofsayttan attığı golü verse miydi? hakan baltanın salladığı tekme yok muydu maçta? biraz objektif olmak lazım. Hata yapılmıştır. bu kadar basit. Ayrıca yenilen gollerin hemen hepsi kaleci hatası. 6 adet kaleci hatasından gol enteresan. (ilk gol tam kaleci hatası değil aslında karışık hata) itiraz edilince belli ki kart gösteren bir hakem var sahada arkadaşlar. henüz 5. dakikada engin baytar sarı görmüş. halen deli dana gibi tepinirsen kart görürsün. bu hata değildir.
edit: galatasaraylı futbolcular maça asıldılar ve bu gerçekten çok göz kamaştırıcıydı. eğer ki kaleci hataları olmasaydı, sakin olsaydı kesinlikle galatasaray kazanırdı. fatih terim etkisi. pes etmeden yılmadan oynamak takıma yerleşmiş.
edit kare: tamam arkadaşlar söylediklerimin hiçbiri olmadı. melo tekme sallamadı. galatasarayın golü ofsayt değil, sabri maça kravatla çıktı ikinci devre smokin giydi öyle beyefendiydi.
hakemlerin dünya'nın küfrünü yedikleri, tam bir hakem faciasına sahne olan maç.
hala şikecilerin hakimiyetindeki bir ligde oynadığımızı bir kere daha gördüğümüz, taraftarların 9 kişi kaldıktan sonra "at, at, at, at" diye stadı inletip ayarın kralını (sonra da her kararı alkışlanmış galiba. seyirci metanetli davrandı gene. çok küfretmedi yani) verdikleri, saha'ya bir adet ayakkabı (çift değil. tek) fırlatılan, sabri ve elmanderin mücadeleleriyle ve hareketleriyle bildiğin ağlattığı 2-4 olarak gaziantepsor'a hediye paketi olarak sunulan maç..
cidden şu maçtaki hakem yönetimini görüp de türk futbolunu sorgulamayacak bir insan evladı var mı merak ediyorum. sadece kırmızılar değil, sabrinin vs. her hareketine faul çalan, kart göstermek için fırsat kollayan, saha'ya iyi niyetle çıkmadım ben diye bağıran bu hakem bozuntularının şebeklikler (en kibarı bu) yaptığı bir maç. dahası da var da ben bu kadar yazabildim.
kısacası "allah belanızı versin" diyorum.
ve 15'e karşı 9 kişi oynayan takımımda riera hariç elmander ve sabri başta olmak üzere herkesin alnından öpüyorum. sonuna kadar savaşan ve bizleri gururlandıran bu takımın alnından öpüyorum. yenilin, böyle oynayın yenilin, şerefsizlere karşı (gaziantebi kastetmiyorum) şerefinizle oynayıp yenilin!
not : hayır yani şu maçı tarafsız bir gözle izleyen herkes de bu hakem yönetiminin normal olmadığını söyler bence.
not : o riera denen adam ise bambaşka. git artık git!
futbolcuların canı falan sağ olmasın sahadaki futbolcu benim babamın oğlu değil yada askerlik arkadaşım değil bu kulüpten para kazanıyorsa işini yapacak sahada yoksa hikaye.
maçtan sonra fatih terim'e uzatılan mikrofona terim; " bazen sessiz kalmak en önemli hadisedir, tabii anlayana" diyerek ayar kapanışı yapmış, açılışta ise terim'i kışkırtmak isteyen ligtv spikerinin hocam sizi gergin gördük sorusuna; gergin miydim? bu maça rağmen mi? demiştir.
haa maçın özetine gelecek olursak; ilk yarı galatasaray 2. yarı antep yarısahasında böyle yeşil gibi desem değil sarı gibi desem değil bir ibne vardı; işte (bkz: biri şunu siksin)
terim ile olmayacak diyen gerizekalı, tabelacı taraftarı yine su üzerine çıkarmıştır. bu adamlara her hafta ayrı hoca getirsen hafta içi hoca niye değişmiyor diye isyan ederler.
sözlük, online gazete vs okunmuyor sinir hastası oldum ulan.
