içki yi yasaklayarak kaliteli, fazlasıyla müslüman nesil yetiştirceğini zanneden bidonlara ithafen bedevilerin sevmediği adam yılmaz özdil tarafından yazılmış bi yazı:
nitelikli dolandırıcılık, kalpazanlık, ihaleye fesat karıştırmak, rüşvet, kaçakçılık gibi suçlardan fezlekesi bulunan mütedeyyin milletvekilleri var. asla içki içmiyorlar...
hoca'ları da öyleydi rahmetli.
28 kere hacca gitti.
zimmete para geçirdi.
mahkum oldu.
içkiyi ağzına sürmezdi.
abra kadabra şirketleri, davul tozu minare gölgesi holdingleri kurdular, camilerde tezğah açıp ortaklık parası topladılar, paralar hokus pokus oldu... bırak içkiyi, alkol var diye kolonya bile sürmediler...
keriz feneri malum...
dini-imanı alet ettiler, mübarek ramazan ayında, burnuna sinek konmuş afrikalı aç çocukların fotoğraflarını gösterip bağış topladılar, sahte makbuzlarla indirandi yaptılar, kendilerine gemi aldılar, villa aldılar, sevgililerine yedirdiler, las vegas'a kumara bile gittiler...
içki içmiyorlardı...
bunları yakaladığı için yargılanan savcımız ne demişti? zekat hırsızlarını koruma altına alan güç var,ben bu güce hırsızların impratoru diyorum, demişti... eminim içmiyordu o hırsızların impatoru...
laf almanya'ya gidince aklıma geldi. berlin'in en lüks genelevini bir vatandaşımız açtı. havuz var, bar var, sauna var, disko var, restoran var, sarışın var, esmer var, siyah var, her renk fuhuş var, her yol var, bi tek alkol yok, mekana içki sokmuyor...
çalabilirsin...
soyabilirsin...
kandır, dolandır...
fuhuş yap, yaptır...
aman diim bira filan içmeye kalkma...
o çok fenaa...
ahlaksızmı olacaksın başımıza...