25 yaş sendromu

entry97 galeri1 video1
    23.
  1. 26 yaşında biraz hafifleyecek sendromdur. evet doğrudur 25 yaşın harbiden sendromu vardır.
    2 ...
  2. 24.
  3. çeyrek yüzyıldır yaşıyor olmaktır. 5 yaşından itibaren yaşanılan her şey itinayla beyinde saklanır. ha birde duygusal hafif takıntılı iseniz durum birazda dıramatikleşir o kader.
    0 ...
  4. 25.
  5. ohh be benim gibi düşünenler de varmış sendromu. ulan apartman sakinleri, çevremdeki bilimum insancıklar iyi dinleyin. 25 yaşıma girmek üzereyim. altımda bisiklet var hepinizi kullandığı araçlardan şehir içinde daha hızlıyım ve işlerimi çok hızlı hallediyorum bana bisikleti biniyorum diye çocuk muamelesi yapmayın. uzun süre bisiklete bindiğim için bacaklar, mide, sırt kas dolu adonisi saymıyorum bile. ama yaşıtlarımın hepsi şişmanladı, evlendi, göt göbek saldı. ikinci olarak şort ve spor ayakkabı giyiyorum. yamyam görmüş gibi bakmayın. arkadaşlar kafaya takmayın şu anda bu yaşa yaklaşanların ruhları çok genç ve hala çılgındır. bu yüzdendir ki üzerimize yüklenen artık adam oldun büyüdün lafların ruhumuz ile özleştiremiyoruz. siktir et abi hala genciz. minare götüme, dünya sikime...
    2 ...
  6. 26.
  7. 30 YAŞ SENDROMUNUN YANINDA ÇOK HAFiFTiR *
    0 ...
  8. 27.
  9. günlerdir içim nasıl sıkılıyor, hiç sebepsiz baş dönmeleri mide bulantıları... korkunç bir mutsuzluk, umutsuzluk, bıkkınlık... şimdi fark ettim ki ben farkına varamadım belki ama beni bu hale getiren artık 25 yaşında olduğum gerçeği olabilir. ağzıma sıçan buymuş meğer, 25 yaş bunalımı.

    ne çocuğum ne yetişkin, ne bu hayattan ne istediğimi biliyorum ne de ne yapacağımı. çocuk mu yapayım kariyer mi diye düşünürken ikisinde de bir arpa boyu yol alamamışım. belirsizlik çok can sıkıyor. yaş geldi artık evlilik düşünmek lazım diyenlerle, "aa 25 mi en fazla 20 gösteriyorsun sen!" diyen salaklar, bi susun lan! sorduk mu? zaten kafam karışık!!!

    hayatımın gidişatını belirleyecek en önemli günler hemen önümdeyken ben bir süre yaşamaya ara vermek istiyorum. gidip uyuyacağım şimdi, mümkünse birkaç ay uyanmamak üzere.
    1 ...
  10. 28.
  11. sene sonunda iyiden iyiye bendeki etkilerini göstermeye başlayacak olan sendrom. lakin henüz yirmiüçüncü yılımı yaşadığımdan, yirmi beş yaş yerine üniversite sonrası sendromu demek daha doğru olur gibi geldi.
    0 ...
  12. 29.
  13. cuk diye içine düştüğüm sendrom. öyle saçma şeyler yaptırıyor ki insana, mesela dün kafam ağrıdan çatlayana kadar hegel, nietzsche, kant okuttu, hergün ayrı bir mevzudayim sözlük. elimde ibn sina mantığa giriş falan var ben reklam okuyorum açıktan tarih. yaş 25 sanki yolun diğer yarısı da bitmiş. kafayı siyiricam sözlük.
    1 ...
  14. 30.
  15. türk insanına ait sendromdur. hazırlığıydı, sınıfta kalmasıydı derken üniversite mezuniyetine denk geldiği için hayatın önemli dönemeçlerinden birisi olur 25'inci yaş. erkekler için askerlik kapıdadır. gitsen bir türlü gitmesen olmaz. zaten okumuşsun onca sene, iş deneyimin hiç yok. askerden döndüğünde yaş olacak 26. şöyle tecrübe kazanana, cv doldurana kadar yaş gelecek 30'a. ne zaman evlenicen, ne zaman birikim yapıcan vs.. binbir soru işareti kısacası. kadınlar için hiç konuşmuyorum bile. eğer üniversite yıllarını boşa harcayıp koca adayınızı bulamamışsanız 25. yaşınızda koca sendromu yaşamanız kaçınılmaz.
    0 ...
  16. 31.
  17. bizi bizden alandır. hele evlilikle ilgii durumlar muallaksa, dante gibi ortasında olmamış olmanın bi anlamı yoktur.
    0 ...
  18. 32.
  19. çok sikimsonik bir yaştır. ne ileri ne geri bakabilirsin, böyle hayatın ortasında kalmış gibi. ergenliğin tamamen bitip olgunluğa doğru yol almaya başlamış bir yaştır. hele hele bekarsanız zıçtınız. etrafınızda bekar olmayan tüm arkadaşlarınız dahil size kısmet bulup, aklınızı çelmeye çalışırlar. sanırsam en güzel yaştır.
    0 ...
  20. 33.
  21. çok fena bir yaş. ne olduğun, ne olmadığın, bütün kararlarını sorgulayan yaş. 25 yaşında keşke o liseye gitmeseymişim diyebiliyor insan. geçmişteki hatalara boşver diyemiyor tersine o hatalardan utandıkça utanıyor.

    genç mi olgun mu olduğu belli değil. kariyerinin neresinde bilmiyor. özel hayat zaten tepe taklak. evlilik bu yaşın neresinde. arkadaşlar başkalaşmış. sen bu hayatın neresinde kaldın?

    karar vermek zor. her karar da 10 adım sonrasını hesaplamak zorunda. 30 a çok az kaldı. 18 yaşında geçmek bilmeyen günler,25 yaşında akıp gider.
    0 ...
  22. 34.
  23. 35.
  24. hayatın sorgulanmaya başladığı, kafayı sıyırtan yaştır.
    1 ...
  25. 36.
  26. saçınızda ilk beyazı bulup, inceleyip, hepsi beyazlayınca yakışır mı acaba diye düşündürten sendromdur. *
    0 ...
  27. 37.
  28. hayatınızla ilgili ciddi kararlar vermenize sebep olacak yaştır. az kaldı 12 gün sonra 25'im ya la.
    1 ...
  29. 38.
  30. bir 35 yaş sendromu değildir...

    bir ayağımız çukurda, yarıladık yolun yarısını amk...
    2 ...
  31. 39.
  32. okul bitip yeni bir hayata başlamanız ancak bu yaşlara denk gelir genel olarak. herkes bir beklenti içerisindedir. sevgiliniz nişanlanmayı, anne babanız para kazanıp kendi ayaklarınız üzerinde durmanızı, akrabalarınız bunların tümünü bekler. ya hissettikleriniz onlar ne olucak peki? kimse bunu düşünmez. halbuki hayalleriniz vardır. istekler haneniz başınıza gelenler yüzünden tek tek silinir. sıfıra yaklaşmaya başlarsınız. telaş sarar içinizi noluyorum, nereye gidiyorum diye. benim yaşadığım 25 yaş sendromum tam olarak bu işte.
    2 ...
  33. 39.
  34. pazartesi sendromundan hallice olan sendromdur. artık tatil bitmiş, hayatın zorlu şartları bu yaştakileri beklemektedir. askerlik bitmiş, okul bitmiş, iş güç bulunmuştur. sırada annenin gözlerini dikmesiyle peydah olan evlilik muhabbeti kalmıştır. en zor en çetrefillisi de en sona kalır her şeyde olduğu gibi.
    0 ...
  35. 40.
  36. 41.
  37. okul bitmiş, kamuda işe başlanmış, askerlik yarılanmış dahi olsa birşey farketmiyor. yani 25 yaş sendromunun maddi bir boyutu yok. nasıl oldu bilmiyorum. şimdiye kadar hiç kafama takmadığım şeyleri takar oldum. yalnız kalmaktan korkar oldum. hergün saçlarıma bakıyorum dökülmüş mü, beyaz saçların sayısı artmış mı diye. en çok da umutsuzluk koyuyor. etrafımdaki insanlara bakıyorum. olmaz diyorum bunların hiçbiriyle gelecek kurulmaz ki, böylede yaşamak olmaz ki. eskiden ayıpladığım insanların hayatı cazip gelmeye başlıyor bazen. sonra silkinip kendime geliyorum. korumaya çalıştığım değerlerimden ödün vermemek için artık daha fazla çaba sarfediyorum. gökyüzünün en karanlık olduğu an şafağa en yakın olan anmış diyorlar. en karanlığı bu mu bilmiyorum ama şafak sökse güzel olacak.
    5 ...
  38. 42.
  39. her yaşa sendrom ilintileyenlerin algısıdır. aslolan 16 yaş sendromudur.
    http://k1309.hizliresim.com/1f/x/t48m5.jpg
    1 ...
  40. 43.
  41. 30'a yaklaşmanın korkusunu yaşatır.
    0 ...
  42. 44.
  43. 45.
  44. çocukken duyardım yada bi yerlerden okurdum. bazı tarihi karakterler, babam, çevremde ki insanlar çoğu 25 yaşında hayatını düzene koymuş, çalıştığı şirkette yerini kısmen sağlamlaştırmış, evlenmiş insanlardı. bundan mıdır bilmem hep 25 yaşına gelince bir işe gireceğim, evleneceğim, beni kapıda güler yüzle karşılayan sempatik bir eşim olacağı sanısındaydım.

    şimdi bakıyorum yaşım çeyrek asır 'yazıyla yirmibeş' olmuş, ne düzgün bir iş var, ne evlilik, ne evlenebileceğim birisi... askerlik şu köşede el sallıyor. görüyorum ki, bu yaşa kadar öngörebildiğim tek şey hayatta kalmak olmuş. bu kadar mı fiyasko olursun be hayat?

    ''insanların beşin katı yaşlarda pskolojik sorunlar yaşadığını'' söyler yalom, haklı. geç kalmışlık hissi en derini. etrafında işe giren yaşıtlarım, nişanlanmış 2-3 arkadaşımın varlığında beynimin derinliklerinde benliğim sürünüyor. özel sektör ''askerlik'' diyor, kpss bikaç puanla teğet geçiyor beni, eski çalıştığım şirketi hatırlamak ahhh... o şirkette geçirdiğim günlerimi düşündükçe hapisaneden henüz çıkmış insanın bir suça bulaşma korkusu kaplıyor içimi, mideme kasılmalar giriyor. ''kendini geliştirmek'' diyor bir amca. ''ben 2,5 senedir hergün 50-60 sayfa kitap okuyorum, elektronikte zaten kötü değilim'' demek geliyor içimden, susuyorum. anlıyorum ki medeniyet yalandan diyarının vaadler tepesinde ki salıncağında sallanıyor. bu yüzden arada yakınmış, gerçekleşebilecekmiş gibi gözüküyor vaadler, arada uzaklaşıyor...

    geçen bizim memlekette(elbistan)benden küçük birisinin kız kaçırdığını duydum. 2 senelik mezunu 21 yaşında bi gençti. ''nasıl lan'' dedim, bu adam ''1-2 seneye işe de girer 23 yaşında düzenini kurmuş olur, benim hayallerimden 2 sene erken...''

    hata ettim, fark ediyorum şimdilerde. o kızı kaçırdı bense hayatı, lakin bahtsızmışım ki hayat suratını ekşiten adi bir şırpıntı çıktı.

    iyi bir kalçanın iyi bir kafadan daha fazla önemsendiği bir memlekette kendini geliştirme yalanı, üniversite okumak safsatası hayaller mendireğime gümbür gümbür top yağdırıyor, benim ömür dediğim gemim peyderpey suya gömülüyor.

    izliyorum.

    not: inşallah açılacak bahtım bu atamada.

    not2: atandım lan!! bu yazıyı girdikten 1 gün sonra atamam manidar bir zamanlamayla gerçekleşti :)

    çok şükür...
    33 ...
  45. 46.
  46. henüz girmediğim sendrom. 80 bile olsam yaş sendromlarına girmeyeceğim çünkü yaşamak çok güzel. kıymetini bilin. insan yaşadıkça olgunlaşır ve ruhu güzelleşir. bakmayı bilirseniz bedeni de güzelleşir...
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük