Antalya'nın formda olduğunu ve Beşiktaş'ın evinde iyi olduğu düşürsek kıran kırana geçeceğini düşündüğüm maç. Ayrıca Quaresma'nın olmamasının Beşiktaş için iyi mi kötü mü anlamadığım maç.
carvahal'i galibiyetten sonra zorunlu kalmadıkça adam değiştirmeyen teknik direktör olarak tanımıştık fakat bugün çok yanıltıcı bir kadroyla çıktı. kesinlikle haklıdır. önümüzde stoke city gibi yorgunluk kabul etmeyen, 90 dakika her saniye ayakta kalmayı gerektiren bir maç var. abartmadan bu değişiklikleri başarılı bir şekilde yapmaya devam ederse severiz bu adamı.
cenk - i.toroman - sidnei - egemen - ismail - necip - ernst - veli - simao - holosko - mustafa
antalyaspor'un çok daha iyi pas yaptığı karşılaşma.
beşiktaş açısından bakarsak savunmada egemen hayli formda ve sürekli tetikte. orta sahada ernst'in maç eksiği olduğu anlaşılıyor, eski günlerinden hayli uzakta. necip her zamanki kasaplığı ile futbol katilliğine devam ediyor. holosko, edu yerine daha tercih edilesi bir adam. simao ilk yarıda en etkilisi. o kontra atak nedir arkadaş ya, harika sürdü topu. veli her ne kadar penaltı yaptırmış olsa da vasat oynuyor.
antalya açısından bakarsak ilerde necati ve musa savunmanın arkasına iyi kaçıyor. uğur inceman orta sahayı toparlayan isim. tek göze batan ali turan. ayarsızlığını konuşturdu ve antalya iyi oynadığı halde bu adam yüzünden geride. artık siktirip gitse de türk futbolu kocaman bir ohh çekse.
son olarak mehmet özdilek'in sürekli pantolununu çekmesi gözlerden kaçmadı. üstelik sadece bu maçta değil hemen her maçta bunu yapıyor mehmet hoca. üstüne rahat bir şeyler alsan da sn de biz de rahat etsek hocam.
deniz barış'ın kırmızı kart görmesiyle biten maç. mücadele ve atak anlamında harika bir maç oldu. iki takımında inanılmaz kötü son vuruşları skoru belirledi;
maçın adamı kesinlikle egemen korkmaz.
oyuna sonradan giren edu çok sırıtmadı.
ikinc, yarı necip'in adını duymadık.
veli kavlak anca türkiye kupası maçlarında oynar.
guti sahada dur yeter be olum.