atatürk'ün 23 ağustos 1925 günü kastamonu'ya gelmesiyle vilayetin önüne kırmızı halılar serilir ve camda bir yazı vardır: "bir türk 10 gavura bedeldir." atatürk yazıyı indirmelerini söyler ve "bir türk dünya'ya bedeldir" der. bu olaydan 2 gün sonra istanbul'dan kaçırılan silahların anadolu'ya getirildiği inebolu limanına giden atatürk 25 ağustos 1925 günü buradan türk halkına " bu serpuşun ismi şapkadır." diyerek kılık kıyafet devrimini gerçekleştirir.
uğrunda binlerce insanın katledildiği inkilab. hatta ölmüş gitmiş alimlerin, mezarından kaldırılıp idam edildiği günler. arkasından bazı kisvelerin giliyemeyeceğine dair kanunla perçinlenmiş, ve bugün anayasa da korunmakta olan kanun.
gavurun serpuşu uğruna katledilen müslümanları, saygılarımızla anıyoruz. zulmen öldürülen şehiddir ve onlar resul un sav sünnetini *terketmemek için öldüler. allah razı olsun.
dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş, sadece muhalifleri ortadan kaldırmak amaçlı (hocalar) yapılmış ve sonuca ulaşmış, din düşmanlarının, müslümanlığı bu ülke topraklarından söküp atmak isteyen ve bunun için sırf şapka takmaması gerekçesiyle binlerce kişiyi idam eden kepazelerin yaptığı sözde inkilaptır.
hamdolsun ülkemiz amerika'dan bile daha özgür bir ülkedir. şayet sarığa veyahut cübbeye aşık olanlar varsa buyursunlar giysinler ama akel marka türbanı taktığını gösteren kadınlarımız gibi markalı olanından giysinler ki çağı takip ettiklerini cümle aleme göstersinler.
palyaçoların rize'nin bombardımana tutulduğunu ya da uğruna iskilipli denen uğursuzun halledildiğini iddia ettiği mağara adamlarını insana benzetme operasyonu. ulan o dönemde istiklal mahkemelerinin verdiği idam sayısı belli, anadolu'nun nüfusu belli. fazla film seyretmekten oluyor bunlar hep, ergenler schindler list ile falan karıştırıyorlar ortamı.
uğruna binlerce kişinin idam edildiği söylenen inkılab. atatürk karşıtlığının günümüzün en büyük trendi olduğu dönemlerde atatürk karşıtları için, tarihin iletişim ve kayıt kaynaklarının yetersizliğinden dolayı, atıp tutmak için, bok atıp tutmamak için biçilmiş kaftan. ben şapka devrimi yüzünden insanların idam ediliği fikrinin tamamen yalan olduğunu söylüyorum. kanıtım da var:
12 sene boyunca tokat/erbaa'da yaşadım. orada çoğu kişinin tanıdığı bir melik amcamız vardı. adam 90 yaşındaydı o zamanlar * hafızası da, kendisi de dipçik gibiydi.
onu diğer yaşlılarımızdan ayıran tek özellik sarığı ve şalvarıydı. bir gün çay içerken kendisiyle yaptığımız sohbet esnasında şunları söylemişti:
"bizim giyim şemalimiz babamızdan, dedemizden gelirdi. ben gençken şapka kanunu çıktı, kimi uydu, kimi uymadı, agam * da uymadı, biz de uymadık. kimse de bize 'neden sarık giyiyon hala' demedi."
