Son operasyon devlet krizine döndü...Başbakan Erdoğan Köşkte. sanırım fethullah la arasını düzeltmesini isteyecek. gözaltına alınacaklar arasında bilal erdoğanın da adı geçiyor.
Görevden alınan emniyet şube müdürlerinin ve değiştirilen adli kolluk yönetmeliğinin sonucu olarak yapılamayan operasyon.
Hükümetin adli yargılamaya müdahalesidir bu durum ve anayasayı ihlal suçunu oluşturur. Görevden almaların, adli yönetmelikteki değişikliklerin altında her kimin imzası var ise derhal yargılanmalıdır. Dokunulmazlığın burada bir koruma sağlamayacağını söyleyelim.
Yapılacak operasyonun şu saatten sonra hiçbir önemi yoktur. Zira gerekli önlemler alınacak, deliller karartılacak vakit sağlanmıştır. istanbul emniyet müdürü de dahil olmak üzere emri yerine getirmeyen, adli kolluk yönetmeliğine rağmen operasyon bilgisini emniyet müdürüne veren adli kolluk derhal yargılanmalıdır. Emniyet müdürü ve adli kolluk hakkında bir girişimde bulunulacağını düşünüyorum.
edit: ilgili ceza kanunu maddelerini de yazmak gerektiği düşüncesiyle;
TCK'nun "suçluyu kayırma" başlıklı 283. maddesine göre: 1) Suç işleyen bir kişiye araştırma, yakalanma, tutuklanma veya hükmün infazından kurtulması için imkân sağlayan kimse, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
TCK'nun "Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" başlıklı 281. maddesine göre: (1) Gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendi işlediği veya işlenişine iştirak ettiği suçla ilgili olarak kişiye bu fıkra hükmüne göre ceza verilmez.
(2) Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
TCK'nun "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" başlıklı 288. maddesine göre: 1) Bir olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma veya kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hâkim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.