okumanın yaşı yok, ancak yaşıtlarından geri kalmak da sıkıntı. 1-2 yıl dert değil; ama 5 yıl geriden gelmek can sıkıyor. 95'liler yüksek lisans yapıyor, ben 93'lüyüm 2. sınıfım itü'de. allah'tan aöf'te 7 dersim kaldı mezuniyete.
yaptığımdır. şimdi 28 yaşındayım ve yakın zamanda fakültemden mezun olacağım. üstüne de inşallah yüksek lisansı patlatacağım. lisansüstü öğrencilerindeki yaş ortalamasını düşündüğümde artık aradaki yaş farkını kapattım diyebiliyorum. adeta durmayı unuttum vallahi.
28inde bitirirsin ama sanmam 1 yıl en az uzar.29 olursun.askerlik geçer 30sun.git doğuda işe başla.orda sermaye yapıp batıya gelmek 4 sene.34.30unda kızla çıkmaya başla.35inde evlen.1-2 sene para biriktir çocuktan önce.gelinin yumurta rezervi azaldığından tüp bebek önerilsin.tüp bebekte otistik çocuk ihtimali yüksek.40 yaşında gerzek bi çocukla uğraş dur.
on numara beş yıldız şahane bir hamle. akıllı olmak gerek tabi. bulunduğu fakülte lönk diye ortada bırakılmaz. itina ile kullanılır. onun üzerinden para kazanılır ve çok rahat o kazandığın parayla özel bir üniversiteye gidilir. (bkz: yaptım olacak)
not 1 : heves mi? heyecan mı diye ? yüz elli kere sormak lazım. her deli dürtmesiyle çin'e gidilmez.
Hiç sorun değil. Bir felsefem var "bugün Öleceksen mutlu ölmek zorundasın!". istediğin bir meslek için çabalarken sadece çabalıyor olmak bile mutlu ediyor. 28 yaşında olursun fakat dil öğrenirsin bi tane daha, tecrübe açığını farklı yollarla kapatırsın.
ben de kazandığım birkaç okulu bırakıp mezun kaldım, devamsızlık yaptım; ama nihayetinde okula başladım ve ilk dönemi bitirdim. her şeyde bir hayır vardır.
hiç okumak istemediğim, zerre kadar idealim olmayan bir bölüme sırf ailem "oğlumuz 4 yıllık üni. kazandı uleyn" diyebilsin diye kayıt yaptırdım. ikinci sınıfa geldiğimde okulu bırakıp idealime (pedegoji) yönelik eğitim almak istediğimi aileme söylediğimde, "len kazandın işte oku, bak ruşen amcanın oğlu sedat kazanamadı*"dedikleri için okudum, okudum, okudum...tam 7 sene boyunca bitmek tükenmek bilmeyen bir üni okudum. mezun olduğumda 26 yaşına gelmiştim.
keşke ailemi dinlemeyip, gizliden gizliye tekrar sınava hazırlanıp idealime koşsaydım. şu anda nefret ettiğim bir işim ve nefret ettiğim bir kariyerim var. bu saatten sonra geri dönüşü de yok.
sevgili yazar kardeşim, 28 yaş, hayata atılmak için geç sayılmaz. ama sevmediğin bir işe harcanan onlarca yılın telafisi mümkün değildir.
vereceğin karar ne olursa olsun pişman olmayacağın seçeneği seç derim.
önünde yüzlerce uykusuz gün olacak, geciktiğin sosyal hayatın sıkıntıları olacak. arkadaşların olmayacak yalnız kalacaksın. bunlar daha ilk anda gelenler. daha yüz binlerce bu gibi sıkıntı çıkacak karşına. aile destekleriz yavrum der çözemediğin ilk sıkıntıda inancını yitirmeye başlar. onlara güvenmezsin çünkü neredeyse 30 yaşındasın.
başaramazsın.
olmaz.
asla hayal ettiğin hayatı yaşayamayacaksın.
modern bir köle olarak öleceksin.
bunlara alışsan iyi olur küçük çocuk, çünkü hayatını bir hiç gibi sürdüreceksin.
Üniversiteye gidince göreceksin ki tek değilsin. Bu seni rahatlatır.
Ben bölümünü bitir öyle geç derim ama öyle bir imkanın yok sanırım. Eğer bitiremeyeceksen saniye kaybetme çok geç olmadan üniversite sınavına hazırlan. Ha sınavı her türlü yaparım diyorsan o daha da güzel.