anaya avrada küfür olayını tribünlerde bir türlü bitiremediğimizi bir kez daha gösteren maçtır. sorsan o tribünlerdeki arkadaşlara, hepsi delikanlıdır. peki delikanlılıkta anaya küfür var mıdır?
aziz yıldırım'ı günahım kadar sevmem. ama söz konusu ölmüş ya da sağ bir anneye küfür varsa galatasaray, beşiktaş, fenerbahçe taraftarı farketmez kınarım.
necip uysal ve rıdvan şimşek'in gelecek için çok güzel şeyler vaad ettiği maç.
ayrıca kuddusi sivas'tan sonra beşiktaş'ın da penaltısını vermeyerek kendince durumu eşitlemiştir.
ayrıca sezonu kapattığı iddia edilen tabata bir anda sahada belirmiştir.
lig tv spikerinin sivas'ın verilmeyen penaltısı için tek kelime yorum yapmazken, bjk'nin verilmeyen penaltısı için net bir penaltı yorumu yaparak lig tv'nin tarafsızlığını(!) bir kez daha gösterdiği karşılaşma.
beşiktaş taraftarının maçın başından beri "orospu çocuğu x" tezahüratından başka bir etkinliğinin olmadığı maç. gerçekten çok yaratıcı*! bir tepki, maçtan soğuttular resmen. bu kirli lige yakışmıyoruz ayakları falan komik duruyor. oraya 23 nisan için ailelerinin yanında gelen çocukların maç boyu ana avrad küfür dinlemesi pek şık değildi.
fenerbahçe maçında koskoca bir 90 dakika da penaltı dışında bir pozisyonu olmayan bir takımın, alex'in attığı golün dışında net 4 5 gol pozisyonu olan takımın başkanına sövmeyi kendilerine yakıştıran, türkiye'nin en çifkef takımın 90 dakikalık küfür şovunun yaşandığı maçtır...
bu çarşı taraftarına ömür boyu stadda maç izlemeyi yasaklayın arkadaş.
kuddusi'nin yine son dakika da bir olmazsa olmaz diyerek beşiktaş'a ceza sahası kenarında yapılan öldürülmeye teşebbüs kokulu faulu vermeyerek maça tad katmıştır.
biz beşiktaş taraftarı için çok da fazla önem arz etmeyen maçlardan biriydi. beşiktaş kötü, sivas'ta en az onun kadar kötü top oynadı. skor da bu oyuna göre adil bitti. holosko tek başına sivas'ı beşliyecek fırsatlar yakaladı, atamadı.
kısacası manisa maçını muhtelemen seyircisiz oynayacağımızı düşünerek, sevgiliye veda oldu.
bir sonraki sezonda, yeni umutlarla, yine birlikteyiz aşkların en güzeli!
beşiktaş'ın insanlarda fena halde kuyruk acısına sebep olduğunu anladığımız maç.
beşiktaş'lılardan çok ne kadar renkli varsa başlık altına doluşup, kendince beşiktaş'a hakaret edip, laf edip egolarını tatmin etmeye çalışması da bunun açık bir göstergesi.
ulan madem bu kadar düşkünsünüz beşiktaş'a, beşiktaş'ın maçlarına, beşiktaş hakkında yorum yapmaya ve ülke ahlakını kurtarmaya, önce kendi kapınızın önünü temizleyin. sonradan gelin başlık altında cilveleşin.
nasıl bir çekememezlik be bu? yok beşiktaş'lılar itiraz etmesin yok bilmemne. çirkefliğin kralını yazan, hakemin üzerine saldıran futbolcuları barındıran futbol takımlarının taraftarlının göz sinirleriyle beyin arasındaki bağlantı sanırım tutukluk yapıyor arada.
ezik ve taş kelimesini ve sekiz ve taş kelimesini bir araya getirince, kendince jimnastik deyip aşağıladığını sanınca, ilkokul bebesi mantığında hareket edince, boy atacağını zanneden über zekaya sahip insanları gördükten sonra haldır huldur küfür eden beşiktaş taraftarına bugün az bile yapmışlar diyorum. hakedene, bir iki.
beşiktaşlılık duruşu falan diyerekten konuşup duran beşiktaş taraftarının çoluk çocuk, bayan aldırmadan ölmüş ölmemiş dinlemeden küfürleri yağdırdığı maç olmuştur. bu mudur beşiktaşlılık duruşu çok merak ediyorum. kimse kendi takımını sorgulamaz direk etrafa çamur arkadaş. ey arkadaş sen tabata'ya 8,5 milyon avro verip şampiyonluk şimdi gelir diye bekliyorsan o şampiyonluk gelmez. ne bileyim 4-3-3 oynayıp ileri üçlünün soluna yusufu koyarsan o işler olmaz. ibrahim kaş gibi bir adamı* sağ bek yaparsan bu işler olmaz. yani kısaca tek sorumlu federasyon mudur,diğer takımlar mıdır yoksa başkası mıdır.