Maç hakkında pek çok şey söylenebilir, ki bu zaten daha önce yazılanları mükerrer etmek olacaktır, ama bence en önemli detay son yılların en centilmen ve en fair maçını seyrettik. daha öncekilerin aksine ne kavga vardı ne de dövüş. bu bile maçın türk futbol tarihine geçmesi için yeterlidir.
berabere kaldığımıza o kadar üzülmüştüm ki neredeyse ağlayacaktım ama benim kadar üzgün olması gereken cimbomluları sevinirken görünce üzüntüm bir anda sevince dönüştü fenerden gol yememeyi başarı sayanlar yaşa cimbom diye bağırırken ben kıs kıs gülüyordum.
fenerbahçenin 10 senelik galibiyet serisinin sona erdiği maçtır. ayrıca galatasarayımız galibiyeti kaçıran taraf olmuştur. efsane futbolcumuz (bkz: gheorghe hagi)'nin bu sefer hoca olarak tarih yazdığı bir maçtır. taraflı tarafsız herkesin 'aaa galatasarayda pino diye bi adam varmış neymiş lan o öyle ronaldinho mübarek' dediği ayrıca formayı sırtına geçiren tüm galatasaraylıların canını dişine takarak savaştığı bir derbi olmuştur.
uzun bir zamandan sonra keyif veren bir derbi olmuştur.
derbi de Bir gol eksikti o gole yakın tarafta galatasaray dı. Galatasaray lı futbolcuların maçı kazanmak için mücadele ettikleri her hallerinden belliydi. Fenerbahçeli futbolcular galatasaray ın bu oyun anlayışı karşısında resmen abondone oldular. Hocalarıda buna dahil. Olmayınca olmuyor işte. lucas neill in şutunu volkan ın çıkarması bir mucizeydi. Pino nun ilk dakikalardaki sıfırdan şutuna gökhan gönül ün çizgide ayak koyması büyük başarı. Maç daha ilk 20 dakikada galatasaray ın lehine kopabilirdi. ilk yarı galatasaray 3 0 öne geçebilirdi. fenerbahçe çok ballıydı. Galatasaray da en çok baroş un eksikliğini hissettim. bütün futbolcular görevlerini layığı ile yerine getirdi. baroş gibi usta bir golcu fenerin verdiği bu açıkları çok daha iyi değerlendirirdi. baroş un bir maç önce sakatlanması fenerbahçe nin en büyük şansıydı. anlayacağınız herşey fenerbahçe den yanaydı. hoca takımıyla doğru dürüst antreman bile yapmamış , takımın hatta türkiye nin en klas futbolcuları arasında olan bütün yıldızları sakat. (arda , baroş, kewell) elano doğru düzgün maç yapmamış. misimoviç kondisyon eksiği var ve takımda henüz çok yeni. sağ kanat oyuncusu pablo pino tek forvet. neill sakatlıktan yeni çıkmış... bunca olumsuzluğun içerisinde galatasaray ın sergilemiş olduğu futbolu takdir etmemek izah edilemez bir ezikliktir.
----- zaytung --
derbideki beraberliğin ardından imkansız diye bir şey olmadığını anlayan dışişleri bakanlığı, ab ile müzakerelere hız verdi...
bahis oranlarının açıklanmasının ardından fenerbahçe-galatasaray karşılaşmaları dünyanın sayılı derbileri arasından çıkartıldı...
-- zaytung --
(bkz: asdasdasdasdasdas)
fenerbahçemizin 2 puan kaybettiği maçtır.öncelikle evet galatasaraylılar beraberliğe seviniyorlar çünkü eziktirler.bir de siz 2 2 ye sevinmediniz mi muhahahah diyorlar da biz 2 2 olsaydı şampiyon olucaktık ondan seviniyorduk siz berabere kaldınız ancak bizi 4 puan geriden takip edersiniz ligin orta sıralardaki takımı olmaya devam.maça gittiğimi belirteyim tribün konusunda olum sizi ezdik 2.250 kişi 55 bin kişiyi susturdu diyenler içinde şunu diyorum.maç berabere gidiyor sıkıntılı dakikalar kimse bağırmıyor doğal olarak 2.250 tane adamın maç boyuda yaptığı şey 1 2 3 cimcombom lalalallaay demekten başka birşey değil.bir tane beste söylenmez mi kardeşim bu kadar mı bitmişsiniz.sürekli 55 bin kişi deniliyor fenerbahçe stadı için bağıran kişi sayısı 2 bin olduğu için farketmiyor 55 bin kişi ile 2 bin kişi.maçın sonunda ise sabrinin 3 lü çektirmesi ise tam bir galatasaraylı duruşudur.ligte 9.luğa yükselme şerefine çekilen üçlüye helal olsun demek lazım.ayrıca 11 senedir 1 kere berabere kaldık içimdeki acıyı size anlatamam şuan,bir de galatasaraylı olsam diye düşündüm empati yaptım hakkaten dayanmaz lan yürek 11 senede 1 puan.
sabrinin genç fenerbahçelileri sinirlendiği maçtır. acıdım yahu valla. hepsi götü kalkık bir şekilde stada girer en az 5 atarız falan filan...sonra elleri götünde geri dönerler. galatasarayın 2 puan kaybettiği maçtır. fenerbahçeninde s.k zoruyla 1 puanı kurtarmış, helal.
sonucu fenerli arkadaşlara çok fena koyan maçtır, hemen hagiye bok atmaya başlamışlardır, defans oynuyo dedikleri takımın pozisyonlarına hiç bakma ihtiyacı hissetmezler bu arkadaşlar. bu arada korkunun ecele faydası yok gençler, kadıköy büyünüz bi yere kaçtı, ayrıca 2. devre seyrantepede görüşürüz.
galatasaray'ın çatır çatır, eze eze, düze düze, sike sike ve daha bir çok ikilemeler ile altından alnının akıyla çıktığı maçtır. 2500 kişi 50 bini susturdu. her gün biraz daha abartılan stoch balonu bir tane şut dışında bir halt yapmadı. her gün dalga geçilen pino 3.5 attırdı. içimizdeki almanlar volkan, gökhan* ve maçın en iyilerinden olan yobo olmasaydı 10 atarız dediğiniz galatasaray hücumdaki eksik 3 kaliteli oyuncusuna rağmen 3 atardı.*
bittiğinde karışık duygular yaşamama sebep olan maç. yenecek kadar iyi oynayıp yenemediğimize üzüldüm, bizim için en zor deplasmandan 1 puan aldığımıza sevindim falan. eve dönerken taksi şoförü ile maç muhabbeti yaptım. maç bitmişti benim için. ta ki buradaki fenerlileri görene kadar. ezikmişiz de beraberliğe seviniyormuşuz falan.
madde madde açıklamak istiyorum.
1- bu gözler sami yen'de kupa maçında 3-2 yenilip deplasmanda atılan fazla golle turu geçince bir baba hindi söyleten tuncay gördü. sabri'nin üçlüsüne niye sevinmeyim?
2- arda, kewell ve baros yoktu beyler. niang, stoch ve dia'sız ( ki bence bizim bu üçlü daha kaliteli) gelin bakalım bir bizim eve.
3- biz bir hafta boyunca takımın başına kim geçecekle uğraşmışız. futbolcularımız hain damgası yemiş. takımımızın yürekli top oynadığını gördük. yenilsek bile sevinirdim.
4- belki de en çok sevinilmesi gereken olay ise 10 kat fazla fenerliye karşın tv başında sürekli 3lülerimizi dinlemekti. sahada beraberliği zor kurtardınız belki ama tribünde galip bizdik.
galatasaray'ın ezdiği maçmış.ya bazı insanlar salak ayağına yatıyor ya da ben tribünde maçın 2. yarısını izlemedim başka bişey yaptım.çok komiksiniz lan 9.luk size çok yakışıyor.
küme düşmemeye oynayan anadolu takımı gibi beraberliğe sevinen ezik taraftar, her pozisyonda yerden kalkmayan, zaman geçiren çirkef oyuncular ve daha maç başlamadan beraberliği iyi sonuç olarak gören gese teknik yönetimi; sizin yüzünüzden artık FENERBAHÇE-gs rekabeti bitmiştir. gs 6-0 yenildiğinde bile bu kadar ezilmemişti....
ek: aha bi ezik eksiledi.
demek istediğimi anlamamış mallara: arkadaşım yenseniz de farketmezdi. beraberliğe razı bir galatasaray ile derbi kavramı oluşmaz. maç sonundaki tabloyu hala unutamıyorum adamlar sevinçten ağlicak yaa.. teyallam
derbidir, hepsi gelir gecer... ama ikinci yaridaki pozisyonda servetin asistiyle kaleci aykut topu kendi kalesine atabilseydi yuzyillar boyunca konusulacakti, ben ona yaniyorum. hatta bence aykut da yanmali. nasil simdi eski milli kaleci yasar 8 yedigi maci anlatip rating yapiyor, aykut da omur boyu anlatir, bizi guldururdu...
futbol adamları hiçbir şeyin kolay olmadığını bilir. taraftar her ne kadar büyük galibiyetler, ya da büyük mağlubiyetler beklese de, teknik adamlar bunun böyle olmadığını bilir.
dün akşam aykut kocamanı endişeye sürükleyen, hagiyi de büyük bir hevesle kadıköye getiren sebeb aslında budur. aykut kocaman eminim ki tüm hafta boyunca futbolcularını ciddiyete davet etmiş, hagi ise göreve geldiği kısa sürede futbolcularına unutulan birkaç sözü fısıldamıştır. hoşgeldin hagi!
kadıköyde üstün oynayan taraf galatasaraydı. fenerbahçe baskı yapmaya çalışırken dahi, galatasaray ne yapmak istediğini biliyor ve bunu uyguluyordu. bunda bir hafta önce koşmayan, önündeki topa müdahele etmekten kaçınan futbolcuların klasik tabirle- tekmeye kafa uzatmaları da büyük rol oynadı.
maçtan sonra bunları konuşmak kolay ama, yine de aykut kocamanın hata yaptığını söylemek lazım. sarılacağı tek şeyin üst düzey mücadele ve agresyon olacağı rakibi karşısında, üstelik aynı rakip, hücumcularından bu kadar da yoksunken, orta sahasını alex ile zayıflatması galatasarayı üstün kılan başlıca sebepti. ama zaten türk futbolu deyince akla gelen şeylerin başında da bu gelmez mi? doksanlı yılların sonundan bu yana anadolu yakasının başı yabancılarıyla, avupa yakasının başı ise yerlileriyle beladadır.
aykut kocamana hatalı dediysem de, bu beladan kurtulmak için yumuşak bir geçiş yapmaya çalıştığını, alexi de bu yüzden oynattığını biliyorum. tıpkı ilk döneminde haginin yaptığı gibi.
hagi de galatasaraya zaman zaman sert, zaman zaman yumuşak geçişler yaptırmıştı ilk döneminde. i̇lk idmanda cezası kesilen ümit karan, yavaş yavaş takımdan bağı kesilen bülent korkmaz, hakan ünsal bunlara örnekti. fakat arada yaptığı çıkışlar başını yakmıştı. gençlerbirliği maçında artık dayanamayıp hakan şükürü oyundan alması, gibi.
galatasaraylıların bilmesi gereken birşey var. bu beraberlik galatasaraylıyı çok sevindirmemeli. öncelikle, ortada kazanılmış bir maç yok, öyleyse galatasaraylı puan kaybına üzülmeli. devamında ise bilmeleri gereken şu ki, galatasarayın problemleri dağ kadar yığılmış durumda. haginin imza töreninde söylediği bir laf bu konuda bize klavuz olabilir; ardaya zamanında yardımcı olmuştum, çıkış yapmasına yardım etmiştim. şimdi aynı yardımı kendisinden bekliyorum.
yani kaptanını göreve çağırıyor hagi, takımın desteğine ihtiyacım var diyor. bu göründüğü kadar basit olmayan, aslında bir o kadar da basit olan bir açıklama. bir nevi rijkaard döneminin özeti niteliğinde.
rijkaard demişken, onun için söylenecek çok fazla şey kalmadı ne yazık ki. çok büyük bir futbol adamı, futboldaki yeri tahmin ettiğinizden dahi büyük, önemli.
bir arkadaşımın örneği, rijkaard dönemini çok iyi açıklar nitelikle aslında. hollandalı görevden alındığı gün, şöyle dedi bana; sen tarlaya ladayla ferrariyi sürsen, hangisi daha iyi gider? ferrari otobanda iyidir, ama ladayla tarlada iş görürsün.
buna ben de bir ekleme yapayım; üstelik tarlada sıçan da bol olur.
güle güle rijkaard ve neeskens. size tarlalar değil, otobanlar yakışır.
galatasaray beraberliğe sevindi diyen kuş beyinliler tek kelime ile aptaldır. bunun üstünden espri sıçmaya kalkanlar ise kendi evinde berabere kaldı diye sevinçten stadı yakanlardır.
aykut a top geldi de biz mi görmedik? konuşuyor futbolcu: yok işte yenmeliydik fenerbahçe camiasına yakışmadı filan: geç o ayakları abicim o akşam galatasaray ardasız, barossuz darma duman etti feneri, onu bunu bilmem tam kadro çıkan fenerbahçe, ölü top organizasyonunuz da yetmedi? yıllarca hiçbir şey yapmadınız duran bir topdan gol, o olmadı selçuk çıksın alalade bir şutla kaleci hatasondan gol atsın, yılda bir kere olur tabi bunlar deplasman bir kere oynanır yok 10 yıl yok 20 yıl, ben biliyorum hadi 10 yılı 25-30 sene arası bir hasretiniz var aman allahım. galatasaray değil fenerbahçe deplasmanda oynadı o maçı.