son yarım saate kadar miting alanında bizzat bulundum, kalan zamanda ise bir dersanenin balkonunda dinledim. hatırı sayılır katılım olmasına rağmen ne mhp'nin abarttığı gibi onbinlerce, ne de akp'nin küçülttüğü gibi birkaç bin kişi değildi. Bursa kent meydanı alanını bilenler kalabalığı tahmin edebilir.
yaklaşık 2,5 saat konuşma yapan devlet bahçeli her sözünde hümanist iktidara, komisyoncu bdp'ye, katil apo'ya, kukla pkk'ya çaktı. miting alanında bulunan insanların milli hassasiyetlerini kullanarak yüklendikçe yüklendi ve arzu ettiği reaksiyonu fazlasıyla aldı. Vatanın bölünmesinden tutun da, vatanserlikten, vatana ihanetten, misak-ı milli sınırlarına kadar birçok konuda beylik laflar etti. Fakat miting süresince terörün çözümüne dair tek kelime etmedi, öneride bulunmadı. "bu halk size yetki verdi, halktan aldığınız yetkiyi kullanın" şeklinde biz söz edip, topu yine hükümete atarak kendince pratik çözümü buldu.
"vur de vuralım, öl de ölelim" sloganını atanlar iktidarın abarttığı gibi çok büyük kitleler değildi. Aksine birkaç yüz kişiden oluşan küçük bir gruptu. iktidarından muhalefetine sürekli birbirilerinin açıklarını kolladıkları için, akp'de bu kozu sonuna kadar kullanıyor. Devlet bahçeli istemeden de olsa iktidarın ekmeğine bal sürmüştür. vatan-millet-sakarya nidalarıyla türk milletini sokağa dökme tehditleri savurarak konuşmasına devam eden devlet bahçeli'de halkın milli duygularını sömürmüştür.
mitingden sonra herkes "vur de vuralım, öl de ölelim" sloganına takıldı. ben ise, sunucunun devlet bahçeli'ye ithafen "türkmen beyi" yakıştırmasına takıldım. sesli güldüm.
özetle: devlet bahçeli'nin bursa mitingi halkın gazını almak, milliyetçi hareketin ve ülkücülerin ölmediği mesajını vermek için düzenlenmiştir. mesaj yerini bulmuşmudur bilmem ama abartıldığı kadar vahim bir durum olmadığı kanaatindeyim.
barışı bozmak isteyenlerin mitingiymiş.
bak bak bak.
kiminle barış yapıyoruz yiğidim?
barış kürtlerle yapılıyorsa buna gerek yok, çünkü kürtlerle savaş halinde değiliz.
yok, binlerce insanı katleden terör örgütüyle barışıyorsak; bunun adı barış değil, teslimiyettir.
teslimiyetçi tayfanın kimler olduğu belli: akpliler, kürt ırkçıları, liberal tosunlar.
savaş çıkarsa nereye kaçarız diye düşünen tayfa.
iyiki kurtuluş savaşında yoktunuz ibneler.
evinizde yatırırdınız düşman askerini.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Bursa'da düzenlediği Kuruluş Mitingi'ne AKP hükümeti'nin tüm engellemelerine rağmen resmi rakamlara göre üzeri aranan tam 350.000 vatandaşımız katıldı.
Emniyet'ten yapılan açıklamya göre bu sayı Bursa için bir rekor...
BU ADAM NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR ANLAYAN VARMI?.
Teröristler "biz çekiliyoruz" diyor, Bahceli ise Bursa'da: "olur mu öyle şey, asla kabul edemeyiz" diyor..
müthiş bir kalabalığın olduğunu görünce bir nebze de olsa ümitlenmemi sağlamış mitingdir. milliyetçi hareket partisi ve onun bilge lideri devlet bahçeli türk milletinin teminatıdır. bunu bursa halkı açık bir şekilde göstermiştir.
"Bebek Katiline Özgürlük" mitinglerine, teröristlere kol kanat geren AKP hükümeti, MHP'nin Bursa mitingine katılımın düşük olması için elinden geleni yaptı.Susurluk ilçesinde Aydın ve izmir bölgesinden gelen araçların geçişine izin verilmezken, arabalı vapur seferleri de iptal edildi. Mitingin başlamasının ardından ise canlı yayın yapan kanallara aynı anda yayın kestirildi. NTV, CNN TÜRK ve TRT haber bunlardan bazıları... Antalya, Burdur, Isparta'dan gelen 34 otobüs Kütahya'da bekletildi. Tüm engellemelere rağmen mitinge resmi rakamlara göre (350 bin) vatandaş katıldı. kaynak : http://www.sonkale.org/hu...ngi-ne-darbe-h199633.html
mhp ve politikaları hakkında değerlendirme yapmayacağım fakat vatandaşın katılımı açısından dikkate değer bir miting olmuş. son zamanlarda yaşanan ve açıkça bölünmenin arifesine gelmiş ülkenin durumuna vatandaşın tepkisi net olmuştur. her ne kadar polis tarafından engellenmeye çalışılmış*, sözde yayın organlarınca gizlenmeye çalışılmış olsa da yoğun katılım vatandaşın artık o medyanın ve iktidarın yalanlarına inanmamaya başladığının göstergesi. yıllardan beri süregelen ülkenin geleceği endişesi, iktidar arayışı tavan yapmış durumda.
aracımda türkmen ve türk bayrağı asılı olduğu için ceza yediğim mitingtir. birde itiraz edince gözaltına almaya kalkıştılar. polislerin ikisininde şiveleri bozuktu! kürt polisi ay-yıldızlı üniforma ardına gizlenmiş!
bazı bölünme meraklılarını tatmin etmemiş miting. diyarbakır'da barış mitingi yapılmış? türk bayrağı olmadan mı barış mitingi yapıldı, 30 bin kişinin katilinin posterleri açılarak mı barış mitingi yapıldı. al sana türk bayraklı miting! terör olmazsa mhp bitermiş. hatırlatma mhp 1969 yılında kuruldu. pkk'dan 9 yıl önce kurulmuş bir siyasi parti nasıl terörden beslenir. olası terör etkinliğine karşı 9 sene önceden kurmuşlar partiyi adamlar müneccim. alana gelen kişiler azdı demiş bazıları; evet azdı feribot, vapur seferleri kaldırıldı, karayolu kapatıldı, mitingin arkasına belediye, devlet desteği verilmedi. herşeye rağmen iyi oldu bu miting!
(bkz: türkiye türklerindir)
hatırlatma:anayasa madde 66; türk cumhuriyeti ile vatandaşlık bağı bulunan herkes türktür. buradaki türk etnik unsuru değil bütün halkı temsil eder.
"vur de vuralım öl de ölelim" sloganlarına onun da zamanı gelecek cevabını veren bahçeliye dava açılırsa şaşırmıyacağım mitingdi. ee genelkurmay başkanından terör örgütü lideri, teröristen de gizli tanık olan bir ülkede şaşırılmaz herhalde muhalefet liderine terörist muamelesi yapılması.
mecliste türk milleti'nin iradesi ile en çok oy alan partiler akp ve chp'dir. boru değil neredeyse %80 ediyor oyları. bu iki parti de sorunun çözümünden yanadır. mhp'nin yaptığı ekmek teknesi davasıdır. sırf terör olaylarına tepki koyduğunu sanarak mhp'ye oy veren büyük bir kitle var. bu kitleyi kaybetmeme çabasıdır bu. o kitleye şirin görünme davasıdır. bir dönem daha kendini meclise atabilme davasıdır.
ben bir sosyalist olarak mhp'nin bu ekmek kavgasına saygı duyuyorum. neticede bizde ekmek kavgası kutsaldır.
''bdp nin diyarbakır'da yaptığı mitinge atıfta bulunan bazı şahısların 50 bin kişi toplanınca sevinç göz yaşlarına boğulduğu miting.
emsal verdiğin mitinge 2 milyona yakın kişi katılmıştı.
iki miting arasındaki en önemli fark; diyarbakır'da barış istenirken ve barış umuduna sevinilirken, bu mitingde ise savaş naraları atılmıştır. bu ülkede asıl kan isteyen ve kanla beslenenlerin de kimler olduğunu anlamış oldu.
çözüm süreci taraflı tarafsız şiddetin durması açısından kamuoyunda birçok kimsenin takdirini kazanan olaylar silsilesine dönüşmüşken ve tam anlamıyla olmasa da sükunet biraz olsun sağlanmışken mhp'nin bu reaksiyonu akıllara 2007'de ki cumhuriyet mitinglerini getirmiştir.
o zaman da vatan bayrak üzerinden gösterilen bu reaksiyon daha sonra kamuoyu nezdinde haklı görülmemiş ve miting düzenleme komitesindekiler -nur serter vb. hariç- kendi partilerinde bile tutunamamışlardır.
mhp artık elinde ki pimi bence çekmiştir.eğer olurda çözüm süreci olumlu sonuçlanır kamuoyunun beklentilerini karşılarsa mhp yönetimi siyaset arenasında bir daha bunun hesabını veremez.
