--spoiler--
akın göksu: şimdi tugay ı görüyor ofsayt yok
hayri içler: çok güzel top çok güzel top
akın göksu: en uzakta arif var ona mı gönderecek, sıyrıldı tugay, bravo tugay, yapıyor ortasını bırak! şut! hadi arif vur topa hadi arif vuruyorrr golll!!
hayri içler: goüilll! goil! guil!
--spoiler--
maçın spikeri akin goksu, yorumcusu ise şimdilerde tribün ateşi programında show yapan hayri hicler'di.
hatta zannedersem bu maçta* maçın 90. dakikasında hayri hiçler "dakika 90 ve taç atışı kullanıyoruz, işte avrupalılık böyle bir şey" gibi bir yorum yapıp ilker yasin'i bile gölgede bırakmıştı.
türk takımları içi avrupada milat sayılabilecek bir maçtı. galatasaray'ın aldığı 2-1'lik galibiyet türk takımlarının şampiyonlar ligi'nde elde ettiği ilk zaferdir.
biraz şans eseri olsa da, o sezonun en güçlü takımlarından cruyff'ın "rüya takım" barcelona'sını yenmek hele o günün türk futbolu da düşünüldüğünde rüya gibiydi sanırsam.
galatasaray o sezon paso giydiği o civciv sarısı show tv göğüs reklamlı formayla, barça ise klasik parçalı bordo mavi kappa formayla sahadaydı.
ilk yarıda gelen romario golü "ulan gene koydu herifler" dedirtse de, ikinci yarıda iyi oynayan galatasaray 72. dakikada karşılığını almıştır. ceza sahası içinde balıklama bir dalış ve bir arif erdem klasiği...
kazanılan penaltıyı hakan şükür gole çevirip skora dengeyi getirmiştir : 1-1.
88. dakikada ise ali sami yen stadı yıkılmıştır resmen; arif erdem'in "aşırtma plase" vuruşu barça kalecisi busquets abinin üzerine karpuzlama gitmesine rağmen, bu arkadaş topla beraber touch down(amerikan futbolunda sayı oluyor bu yanılmıyorsam) yapmıştır kendi kalesine. barça gibi bir deve karşı alınmış 2-1 lik galibiyet galatasaray'ın o sezon şampiyonlar liginde aldığı tek galibiyet olmuştur.
en nihayetinde kaleci busquets'in hediyesiyle kazandığımız bir maçtı, yoksa arif erdem'de öyle havadan plaseyle kaleciyi içeri sokacak bir teknik olması söz konusu değildir. öyle ya da böyle, bir dünya devini yenmişizdir.
sonraki maçta old trafford'da manchester united karşısında alınan hezimet bile bu galibiyetin coşkusunu dindirememiştir.