Ayıptır günahtır. O insanlar oraya iş yapmak için geliyor ama biz 3 kuruşu fazla görüyoruz. ne demiş atalarımız bal tutan parmağını yalar diye. bir söz daha vardır devlet malı deniz yemeyen domuz. böyle naçizane deyişleri olan bir millet için çok da fark görülmeyen uygulamadır. ironinin götüne koyayım bu da ayrı bir konu tabii ki.
vatandaşa biz yiyemedik buyrun siz yiyin diye düşünmeye sürükleyen hadisedir. vatandaş asgari ücretle geçinmeye çalışırken, vatandaşlık görevini yerine getirmek için sayın vekilleriminizin maaşlarına katkıda bulunmaktır. her vatandaşın görevi ülkesine katkıda(!) bulunmaktır birileri maaş alsın diye.
iktidarıyla muhalefetiyle milletvekillerinin sadece ve sadece kendilerini ilgilendiren konularda birleşmeleri gerçekten manidar. kürsüden, televizyon ekranından ya da miting meydanlarından birbirlerine en ağır hakaretleri eden, dokunulmazlıkları dile getiren, hasmane tutumlarıyla tanınan milletvekilleri, iş kendi çıkarlarına gelince ortak paydada buluşabiliyor. türkiye de açlık sınırı ya da fakirlik sınırı şudur, budur demeye gerek yok. türkiye nin en önemli kurumu meclis i içler acısı hale getirmeleri acıtıyor insanın içini. millet aç iken, vekili tıka basa yiyorsa ve doymuyorsa ayıptır, günahtır, yazıktır.
yerinde haklı olan zamdır. adamlar akşama kadar oylama yapıyor. önlerinde ki elektronik sistemi kullanmayı bilmediklerinden durmadan kollarını kaldırıp indiriyorlar. akşama kadar 5 yasa oylansa 10 kere o kol hareket edecek, haksız mıyım? çok yorucu bir şey bence...
merak ediyorum, bu yasaya hayır oyu veren vekil var mıdır?
milletvekilleri kendilerine, danışmanlarına, sekreterlerine bol kepçeden verdikleri yetmemiş gibi emekliliklerini de garanti altına aldıkları durum.
planlı bir organizasyon komisyonda hazırlanmış gizli gizli günlerce süren komisyon çalışmalarını biliyoruz. en ufak ayrıntısı bir anda hazırlanması mümkün değil. gündem kalabalıklığın yararlanarak bir çırpıda yasayı kabul ettiler 3 ocağa kadar tatile girdiler.
işçiye memura yüzde 2 artı yüzde 2 zam verirken güzel zam oranı devletin imkanları bunlar diyenlerin devlet imkanlarını nasıl kullandıklarını öğrenmiş olduk.
meclis ve bütün siyasi partiler itibarını kaybetmiştir. yazıklar olsun.
bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır
huzurunuzda titriyor - şu milletin hayatıdır
şu milletin ki mustarip, şu milletin ki muhtazır
fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir
şu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir
bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı zi-safa sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray
bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay
bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
gurur-ı ihtişamı var, sürur-ı intikaamı var
bu sofra iltifatınızdan işte ab ü tab umar
sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı can-feza sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
verir zavallı memleket, verir ne varsa, malini
vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini
hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak
yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak
bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak
atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı pür-neva sizin
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
2 yıllık vekilliğe emeklilik hakkı tanıyan yasayı onaylayanları ve bu yasadan yararlananlara buradan alenen sesleniyor; ilan ediyorum "hakkımı helal etmiyorum". fransaya gelene kadar daha neleri protesto etmemiz gerekiyor benim güzel ülkem?
7.770 türk lirası emekli maaşı mı olur lan? benim öz be öz annem. 30 sene çalışmış, çalışırken bel fıtığı olmuş annem 750 lira alıyor. siz orada ne bok yediniz de o kadar para alıyorsunuz?
insanlarla taşak geçmenin başka bir yoludur. ulan millet 700-800 TL emekli maaşı alır, emmime teyze gelen zam % 4-5, adamlar 5.300 TL emekli maaşı alıyor, gelen zam oranı % 43. aypıtır, günahtır. hakkımı helal etmiyorum arkadaş. işçiye, memura, asgari ücretliye yoğun görüşmeler sonucu % 4+4, yok enflasyon düzenlenmesi verirler, kendilerine gelince % 43. hepsini rabbime havale ediyorum.
otumuza bokumuza zam yaparak kendi maaşlarına vs zam yapmanın yolundalar. O mecliste birbirine tekme yumruk saldıran hakaret eden anlaşamayan insanlar mevzu para olduğu zaman hemen aynı safta yer alıyorlar. Çok merak ediyorum bir inşaat işçisinden, bir öğretmenden, bir veznedardan daha fazla daha önemli ne yapıyorlar da 7 küsür milyar para alıyorlar? Şimdi diyecekler ki ee onlar da milletvekili ona göre yaşamları, evleri falan var. Olmasın oğlum olmasın. Onların bizden ne farkı var? bizim oylarımızla gelmiyorlar mı oraya? bir ameleyi bir öğretmeni bir fabrika işçisini temsil etmiyorlar mı? Ne diye bu fark anlamıyorum.
güdülmeye alışmış bir toplum olarak, artık yadırganmayandır. söylendiğinde tepkiyle karşılanabilen güdülmeye alışılmış olmak, üzerinde ciddi olarak düşünülmesi gereken bir konudur. türkiye nereye gidiyor?! apo ya sayın denmesinin serbest olması ndan sonra, ses bile çıkartmamanın ne halde olduğumuzu ifade ediyor olması gerekmiyor mu!!!
ilaçta katılım payı ile ilgili görüşmeler sırasında mecliste araya sıkıştırılıp ışık hızıyla kabul edilen zamdır. sanırım 4 partinin uzlaşacağı yegane konulardan biri de bu olabilirdi ancak. ayrıca sadece zamla da kalmamış enteresan uygulamalar da getirmiş şöyle ki,
"ayrıca bir kişinin milletvekilliği bittikten sonra işsiz ise 4 yıl boyunca sigorta primleri meclis bütçesinden ödenecek. vekillikten sonra bir iş bulursa da sigorta prim farkını meclis karşılayacak."
türk milletinin onuru ayaklar altında çiğnenirken meclise doluşmuş fırsatçıların nelerle uğraştığına bakın...
hey yavrum hey!
dindar, milliyetçi, demokrat farketmiyor avanta oldu mu kuş gibi geçiveriyor yasalar.