bir fenerbahçeli olarak yenilelim ama hep böyle oynayalım dedirten maçtır. bu maçı, geçen sezon daumla duran toplarla alınan 1-0'lık galibiyetlere tercih ederim. eminim çoğu fenerbahçeli böyle düşünüyodur. takım heyecan veriyor aga. umut veriyor. bu akşam ki maçta andre santos'un yerinde daha iyi bir sol bek olsaydı(caner erkin demek isterdi gönül, ama malesef diyemiyorum) kaybetmezdi fenerbahçe. kadıköyde bu kadar iştahlı oynarsak paoku rahat geçeriz düşüncesindeyim.
ve son olarak cristian baroni... su olsan içilmez, 31 olsan çekilmezsin amına koyım...
Hak edenin kazandığı, Fenerbahçe'min ilerde başına gelecekleri göstermek adına hafiften s.o.s verdiği maç olmuştur.
Bir Fenerbahçe'li olarak, Trabzon Spor'u can-ı gönülden kutlarım.
taraftarının, futbolcusunun, yönetiminin, ve en önemlisi hocasının inandığı takdirde trabzonspor' un neler yapabileceğini gözler önüne seren maç olmuştur. maçın kilit adamları hakkındaki gözlerim şöyledir.
yattara: pazubandının hakkını fazlasıyla vermiştir ve sahadan sildiği sol beklerin arasına santos' u da eklemiştir. hoşgeldin karaoğlan.
stoch: yedekte olduğunu gördüğüm anda sevinmiştim bir trabzonsporlu olarak lakin semih' in sakatlanmasından sonra sahaya girerek bu sevincimi kursağımda bırakmıştır. yaptığı asist çok klastı. iyi topçu.
serkan: kademe anlayışını inanılmaz derecede arttırmış bu adam. ataklara da destek vererek oynadığı pozisyonun hakkını veriyor. stoch oyuna girdikten sonra zorlansa da yıkılmamıştır. azmini ise anlatmaya gerek yok sanırım.
mert: ilk yediği şanssız golden sonra morali daha yerine gelmeden yattara' nın kurbanı olmuştur. ama kurtardığı penaltı maçın son dakikaya kadar heyecanlı geçmesini sağlamıştır. bi de allah var yakışıklı çocuk*.
colman: bir orta saha oyuncusunda en çok dikkat ettiğim şey ne kadar soğukkanlı olduğudur. bu adam cool oyun tarzına bir de bu özelliği ekleyince harika bir şey çıkıyor ortaya. ha arada abarttığı da oluyor ama iyi ki varsın be bandanalı adam.
glowacki: tam bir buz adam. bildiğin mimik yok lan. ağır bir oyuncu olmasına rağmen rakiplerinin bunu kullanmasına izin vermiyor. lugano' ya vurdurduğu kafa topunun gol olmasını 1 dk. içerisinde affettirip büyük bir sempati kazandı ama sakatlanması üzdü. liverpool maçında yokmuş. geçmiş olsun.
lugano: her ne kadar zaman zaman antipatik hareketler yapsa da büyük topçu bu adam. süper lig' e fazla ama iyi ki var.
trabzonspor un hakederek kazandığı karşılaşma. aykut hoca stoch la maça başlasaydı belki de daha farklı bir fenerbahçe izleyebilirdik. sağlık olsun ne diyelim.
trabzon'a olmayan bir penaltının uydurulduğu ve fenerbahçe'nin buz gibi penaltısının verilmediği maçtır. olsun, bazı bukalemunsporlular gibi ortalığı yıkacak değiliz, tebrik ederiz trabzon'u fenerbahçe'den nispeten daha vasat bir oyun sergileseler de kazandıkları için.
tuttuğum takımın şampiyon olacağına şiddetle inancım var bu maçtan sonra. trabzon erken form tuttu eğer ki aynı şekilde devam ederse. önüne geçebilene aşk olsun.
seyir zevkinin üst düzey derecede olduğu maç olarak tarihteki yerini alacaktır.
alex ve stoch'suz başlayan fenerbahçe çift forvetle sahadaydı. aykut kocaman'ın oluşturmak isteği oyun yapısıydı bu. önde basan sürekli hücumu düşünen bir kadro ile avni aker'de sahaya çıktılar. lakin hesaba katılmayan iki unsur ısrarla kendini göstermekte.
ilk olarak santos ve bilica tarafından korunmaya çalışan sol bek, ikincisi ise cristian'ın değişken performansı. bilica ve santos'un savunmasında görev yaptığı sol taraf, adeta rakip takımın sağ kanadı için bulunmaz bir nimetti maç boyunca. ayrıca trabzonspor'da sağ kanatta görev yapan ibrahim yattara ve serkan balcı'nın ekmeğine yağ sürecek cinsteydi.
fenerbahçe şansızca yediği ilk ogolün ardından ikinci golüde kanayan yarası sol kanattan yedi. santos ve bilica'dan rahatlıkla sıyrılan yattara ikinci golü aşırtma bir vuruşla kazandırdı takımına.
ikinci golden sonra yeterince sirkelenen fenerbahçe atak yapmaya başladı. gökhan gönül'ün attığı topa son anda müdahale eden semih ve yaptığı ortayla lugano'ya ilk golü attırdı. gol sevinci uzun sürmedi ve yine bir duran toptan savunmanın boş bıraktığı üç trabzonlu oyuncudan biri olan Glowacki takımını 3-1 öne geçirdi.
golden sonra nükseden semih'in sakatlığı ile stoch oyuna girdi. stoch'la beraber baskıyı arttıran fenerbahçe mehmet topuz'la golü bularak skoru 3-2 ye taşıdı. ve ilk yarı böyle sonuçlandı.
ikinci yarı iki takımda atak yapmakta ısrarcıydı. trabzonspor ısrarla sağ kanattan hücum ettikçe bilica ve santos'un yetersizliği gözler önündeydi. trabzonda teofilo ve yattara sağ kanattan gelen ortaları cömertçe harcadı, bu beceriksizlikler sadece guiza'dan beklenirdi oysa.
69.dakika ise bünyamin gezer'in tek hatası olarak maç kayıtlarındaydı. colman'ın gözler önünde kendini yere atmasını penaltı olarak yorumladı. kendisinin kullandığı atış genç kaleci mert günok tarafından kurtarıldı. bu kurtarış kendisine olan güveni arttırdı. süperlig'de ilk defa 90 dakika oynayan şansız kalecinin yediği 3 golde de pek bir hatası yoktu.
mehmet topuz'un yerine giren selçuk şahin ve cristian'ın yerine oyuna giren alex de skoru değiştiremedi. maç 3-2 ev sahibi ekibin üstünlüğü ile sona erdi...
niang beklenildiği gibi topu ayağında tutabilen, arkadaşlarına fazlasıyla pozisyon yaratan, boş alan açan bir oyuncu. fenerbahçe aradığı hücumcuyu bulmuşa benziyor. ama sol beki kan ağlarken güzel günler beklemek fazlaca pollyannacılık olur. gökçek wederson'un kulüpen ayrılması, caner'in istenilen düzeyde olmayışı fenerbahçe'nin canını sıkacağa benziyor.
trabzonspor ise ligdeki en hazır takım görüntüsünde. perşembe günü oynacakları liverpool maçından turu geçmeleri bizler için şaşırtıcı bir sonuç olmayacaktır.
maçın kısa bir değerlendirmesi;maça iyi başlayan taraf trabzonspor'du.hatta 14. dakikada kullanılan serbest vuruş sonucunda mehmet topuz'un kendi kalesine doğru gönderdiği ve recep çetin'in göteborg maçında kendi kalesine attığı golden * daha güzel olan bir golle 1-0 öne geçtiler.bundan iki dakika sonra fenerbahçe defansının arkasına sarkan yattara genç kaleci mert'in üzerinden topu aşırdı ve skoru 2-0 yaptı.daha sonra fenerbahçe skoru 2-1'e getirdi.fakat,2 dakika sonra bir frikik sonucu glowacki'nin kafa vuruşuyla skor 3-1'e geldi.ilk yarının ve maçın son golü ise 40. dakika'da mehmet topuz'dan geldi.o dakikadan sonra panikleyen trabzonspor hem hücum da etkisiz kaldı hem de fenerbahçe'ye çok sayıda gol pozisyonu verdi.
işin özeti aslında şudur:trabzonspor 40. dakikaya kadar çok iyi oynadı.fakat,3-2'den sonra panikledi.
klasik deyimle heyecanlı, bol pozisyonlu, taş gibi 2 takımın karşılaştığı maçtı.
trabzon adına
eksiler;
3 yıldır çözüm bulunamayan sol kanat, onurun ilk yarı kötü gününde olması ve maçın sonlarına doğru yapılan presten dolayı ayakta kalamamak.
artılar;
kadrodaki istikrarın vermiş olduğu özgüven. karşısındaki kalecinin kötü gününde olması. yattaranın 60 lara kadar iyi oynaması (-ki bayadır oynamıyordu) selçuk colman ve ceyhunun inanılmaz formu.
fenerbahçe adına
eksiler;
şansız sakatlıklar sonucu gelen kötü kaleci. semihin sakatlanması diyicem ama stoch girince daha bi iyi oynadı takım. defansın yetersizliği ve cristianla dos santosun bu takımda olmaması gerekliliği. hücum oyuncularının defansa yeterli destek verememesi (niang, semih, stoch, özer, mehmet topuz)
artıları;
niang ın vücudunu iyi kullanıp devamlı arkadan gelenlere top dağıtması veya boş alan yaratmsı. orta sahanın devamlı dirençli kalması (topuz-selçuk değişikliği ile semih-stoch değişikliği).
aykutun oyun mantalitesini bu maçta beğendim ama deplasmandaki maçlarda bu sistemle oynamaması lazım. iç saha maçlarında böyle oynarsan rakibi göçertirsin. alexiz başlamak bana görede mantıklıydı zira özer hurmacı onun yapabileceğinden fazlasını yaptı. koskoca maç boyunca tek dokunuşu beklemek yerine ben özeri tercih ederim. adam canavar gibi koşuyor. defansa da ara sıra yardım ediyor.
şenol güneş oyunu zaten maçtan önce okumuşta hocam sorması ayıptır bir şey soracağım. alanzinho yattara ve teo ile başlarsan ortadaki 3 lünün( colman selçuk ceyhun) anası öpülür. niye umut değil de alanzinho. orta sahaya daha fazla destek veren adamlara ihtiyaç var. tamam barça vari bir oyun sistemini çok güzel oynatıyorsun ama lütfen en azından orta sahaya yardım edecek adamları oynat. bi kanatta yattara varsa diğerinde umut olsun, bir kanatta alanzinho varsa diğerinde gabric olsun. bu detayları kaçırma hocam. takım hücuma ağır kalkıyor. zaten ikinci yarının ilk 20 dakikası trabzon 3 gol (ikisi duran toptan attı) attığı ilk yarıdan daha iyi oynadı. 3 tane net gol kaçırdı ki hepsi kale ağzından.
sonuna kadar hakedenin kazandığı bir maç oldu. onur kıvrak ikinci yarı (ilk yarı çok kötüydü bence) kendine gelince ve şenol güneş uykudan uyanıp fiziki olarak bitmiş bir yattara'yı oyundan alınca trabzonspor sonuca ulaşmasını bildi. 2-0'dan sonra bastırmaya devam etseydi maç farka gidebilirdi. o bu değil trabzonspor bu gol attıktan sonra geri çekilme hastalığından kurtulursa galatasarayı da beşiktaşı da yener. hatta şampiyonluğa kadar gider düşüncesindeyim.
kendilerine liverpool karşısında başarılar dilerim ve bugün bana kazandırdıkları 65 lira için de teşekkür ederim.
hakedeninin kazandığı bir maçtı. zaten baroni'nin olduğu bir orta saha ve kanat adamı olmayan topuz ve özerden kurulu bir sistemde takır takır çalışıp, organize bir atak gerçekleştiren bir takım beklenemez.
bir fenerbahçeli olarak trabzonspor'u tebrik ettiğim, futbol dolu maç. her türlü sonuç ile bitebilecek bir karşılaşmaydı, gerçekten çoktandır bu kadar zevkli bir maç izlemedim. takımım yenildiği için biraz buruk içim, ama stoch ve niang'ı izledikçe gelecek haftalar için umudum arttı. bazı notlara değinecek olursak;
niang: kaç kaplan gücünde olduğunu hala kestiremediğim kara bir boğa vardı sahada. adam neredeyse tüm kafa toplarını aldı + dakika 88 de hala boşa kaçıyordu. kaleye sırtı dönük iken çok iyi. ancak ileride yalnız kaldığı için pek pozisyon bulamadı. fakat çok iyi transfer. güiza'dan sonra ilaç gibi gelecek sanki. ohh miss.
stoch: ikinci golü onun ateşi ile attık. mehmet topuz'a çıkardığı ara pas çok iyiydi. ancak tam hırslanmışken ilk yarı bitti. ikinci yarıya da tutuk başladı. fazla topla buluşamadı.
baroni: bir an önce sözleşmesi feshedilmesi gereken futbolcu. tek bir olumlu hareketi olmadığı gibi, her an rakip takımın futbolcularını ciddi şekilde sakatlayıp, kendi takımını da 10 kişi bırakabilir. selçuk şahin'i aratıyor bize. o derece.
özer: çok formsuzdu bu maç. aykut kocaman'dan torpilli olması dışında, pek bir fonksiyonu olmayacak gibi. iyi hatırlıyorum, bir pozisyonda takım atağa kalkarken, rakibe bacak arası atmaya çalışırken topu kaptırdı ve rakip yüzde yüz golü kaçırdı yattara ile. kendi kasetlerini izlemesi lazım.
yattara: tarafsız bir gözle izlediğiniz vakit, zevk alacağınız, ligimizdeki -bana göre- en iyi sağ kanat oyuncusu. bu maçta da çok iyiydi. attı, attırdı ve kaçırdı. üzerine düşeni fazlası ile yaptı. maçı o kopardı.
bünyamin gezer: kaybedince hemen suçu onun üzerine atmış gibi olacak ama, giray'ın niang'ı arkadan çekip düşürdüğü pozisyon penaltı gibime geldi. tartışılsın.
martı: maçın geç başlamasına sebep olan hayvan. bünyamin gezer kendisine katıla katıla güldü, stres attı. nihayet, 2 görevli tarafından yakalanarak saha dışına salıverildi.
uzun lafın kısası, evet kaybettiğimiz için üzgünüm ama, ben inanıyorum ki bu sene yeni transferlerimiz çok can yakacak. ayrıca trabzon da bu sene şampiyonluğa oynuyor gibi. sağlık olsun, önümüzdeki maçlara bakacağız.
yenilmemize rağmen çok güzel bir maç olmuştur. heyecanlı ve en önemlisi uyutmayan maç olmuştur. fenerbahçe de değişim olduğu bariz belli. geçen sene olsa 3-1 lik skor 5 e giderdi ama şimdi sahada pes etmeyen bir fenerbahçe vardı. bu iyi bir şey. yenilin ama mücadele edin de gönlümüzü alın misali. fenrbahçe'nin defans sıkıntısı olduğu, santos'u bu gevşekliği ile babamın bile geçeceği bariz meydanda bide kenardan görseler bunu. baroni desen bir bok yapmıyordu şimdi aleyhimize çalışmaya başladı. bir de baroni'den kurtulsak iyi olacak. selçuk şahin'i aratıyor o derece bir oyuncu yani... stoch aykut'un kararına kurban gitmiş olsa da oyuna girdi ve ortalığı hareketlendirdi.
alex'e gelirsek bu adam çok şanssız gerçekten. sürekli teknik adamların fantezisine kurban gidiyor. ah be aykut hoca severiz seni ama bu özer'e daha ne kadar dayanacaksın. bu adamdan alex yapmaya çalışma artık. alex dururken onu sahaya sürmek olur mu, hele iki pas yapamıyorsa bu adam.
kaleci mert'e gelirsek; iyi bir kaleci olacak zamanla. ilk kez yüksek tansiyonlu bir maçta sahaya çıkması dezavantajdı. hata yaptı ama hatasını penaltı kurtararak telafi etti. bünyamin'i hem kurtardı hem de ona koca bir kapak yaptı. ayrıca o faltaşı gibi gözleriyle niang'ın pozisyonu nasıl göremedi hakem hayret doğrusu.
son söz; semih'e çok üzülüyorum gerçekten. tam iyi giderken sakatlanması çok kötü oldu. asistini yapmıştı sıra gole gelmişti derken olmadı. umarım ciddi bir şeyi yoktur. özetle eksiklerin yanı sıra fenerbahçe'de iyiye giden gelişmeler var umarım kalıcı olur, umarım aykut hoca fantezi yapmaya devam etmez.
iki takımın da, zayıf yönlerine rağmen, bu sene ligi domine etme şanslarının yüksek olduğunu düşündüren karşılaşma olmuştur. Hakem, özellikle penaltı pozisyonlarında bariz bir şekilde yanlış kararlar vermiştir, o ayrı.
iki kaliteli futbol oynayan takımın zevk veren mücadelesi oldu.
trabzon şampiyonluğun çok büyük adayı, ama ben fener adına da ümitlendim bu maçtan sonra. hele ki beşiktaş ve cimbom bu haldeyken.
