kim ne derse dersin objektif olarak bakıldığında başarılı bir savunma yapmaktadır. hakimin iddianameyi 4 gün okuttuktan sonra aziz yıldırım'ın savunmasına yaptığı taciz hangi vicdana sığar onu da herkes kendi yanıtlayabilir.
--spoiler--
"Sivasspor maçının hiçbir tapesinde şike konuşması yoktur. Mecnun Beyle maç öncesi konuşmaların hepsi maç biletleriyle ilgiliydi... iddianame öyle bir haldeki sanki kulüp başkanımı hiç konuşmayacak. Ne Konuşursa suç oluyor... Sivas maçında yemekte görüntülenen çantada bilet vardı. Bunu Sivas Valisi dahil herkes biliyordu...Şike oyuncularla yapılır. Başkanlar aralarında şike yapsa ne olur. Sahada oyuncular oynar...Biz, Trabzonsporun yapacağı şike ve teşvik çalışmalarını önlemek için bazı görüşmeler yaptık... Mehmet Yıldız 82. dakikada oyuna girdi. Şike olsa baştan oynardı. Zaten girince de asist yaptı... (Bu arada Başkanımız iddia edildiği gibi, Sivasta elbise çantasında para taşınamayacağını uygulamalı olarak Mahkeme Heyetine gösterdi. Abdullah Başakı yanına çağıran Başkan Yıldırım, ilhan Ekşioğlunun elbise çantasına bu paranın giremeyeceğini temsili olarak anlattı. Başkanımız Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Başkanı ve yönetimini bu duruma düşüren emniyet yetkililerinin özür dilemesi gerektiğini söyledi. Sivasspor maçının görüntülerini mahkemeye sunan Başkan Yıldırım, "Satın aldığımız kaleciye bakın neler çıkarıyor. Volkan da Sivas maçında hatalı gol yedi. O da mı şike yaptı. Biz bunları hak etmedik Sayın Başkan" dedi. Başkan Yıldırım, Sivasspor kalecisi Korcanın Selçuktan yediği hatalı golün şike golü olarak tanımlanmasının haksızlık olduğunu söyleyerek, dünya futbolunda marka olmuş kalecilerin yediği bu tip benzer golleri Mahkeme Heyetine sundu. Başkanımız Aziz Yıldırımın Mahkemeye sunduğu görüntüler arasında Kalecimiz Volkan Demirelin Schalke maçında yediği gol de var.
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekincinin Başkanımızdan savunmasını 15 dakikada Toparlamasını istemesi üzerine Başkanımız, "105 yıllık bir kulübü yargılıyorsunuz. Burada herşeyi net olarak açıklamalıyız" dedi. ...
--spoiler--
aziz yıldırım, seyit içgül ile seyit kalender'in emniyet tarafından katıştırıldığını ispatladı. bu emniyet oldukça komikmiş.bir de sanat eseri demezler mi şu çifte iddianamelere. ulan bunun her tarafı sanat eseri olsa ne yazar. her tarafı çarpışıklık dolu * .
aziz yıldırım ayrıca korcan'ın kurtarışlarını gösterdi.
selçuk'un attığı golü gösterdi hemen ardından Volkan'ın yediği hatalı gol de gösterildi (Sivas maçında tabi).
sonra şakayla karışık volkan'a "bu kaleci maçı satmış!" dedi. herkesi gülümsetti bu olay. gülümsetti de artık bir şeyler ortaya çıkarılıyor. Aziz yıldırım hem delilli hem de görsel olarak kendini savunuyor. çok kişinin kellesi gidecek mike!
o değilde daha 4-5 maç savunabilen Aziz Yıldırım'a hakimin dediği laf "15 dakika veriyorum size"
lan bu nedir? 8 ay konuşmamış adam bugünü bekliyor, savunacak kendisini, hakim engelliyor. 15 dakikadan fazla vermem istersen 3 ay sonrasına erteleyeyim diyor. aklındaki o zaten. ne kadar uzatabilirse o kar. Aziz Yıldırım ne demişti? Mayıs'tan önce çıkamayız hayal kurmayın demişti. 3 ay sonrada Mayıs'a denk geliyor zaten (gülüşmeler).
bizim gibi ülkelerde önce suç yaratılır. sonra ona uygun deliller üretilir.
işte aziz yıldırım bu düzeni deşifre ediyor şimdi. çok şeyler değişecek çok. belki bu davanın ertesine özel yetkili mahkeme olayı da kökten kaldırılır.
savunma zorla bitirilmiştir.aylardır cemaat komplosu diyenlere götümle gülen ben ağzı açık takip ediyorum davayı.bir fenerbahçeli olarak aylardır aklımda acabayla dolaştığım,aziz yıldırım'dan şüphelendiğim için her ne kadar kendisi bunu göremeyecek bile olsa kendisinden özür dilerim.bu saatten sonra yargıda reform,adil yargı diyenlere tek cevabım: siktir git olur.