yusuf atılgan ın aylak adam kitabında geçer bu sözün aslı 28 yaşındaydı ve tedirgindi.
bu tedirginliği doğuştan mı getirmiştim yoksa ruhumdaki koca bir boşluk muydu beni hep kemiren. ödüllü bir bulmaca gibi ruhum boşluklarla kaplı ve cevapları belki de çok uzaklarda saklı. belki yaşanacak yıllar kadar uzak, belki gidilecek kilometrelerde belki de uzay boşluğunda biyerde. küçük bir kız çocuğuyum hala. belki yaş 22 ama bu tedirginlik denilen şey ruhumun giymekten hiç sıkılmadığı bi elbise gibi. ve o kadar inceki kış günleri hep çok üşütür beni. ruhum titriyor şimdi ve hastalanmanın eşiğinde olsa bile çıkarmak istemiyor üstünden. bense kaygı içinde bekliyorum, nezle olsa bile benim ruhum 2 hafta kalkmaz yataktan biliyorum. hassaslığıdır belki de ruhumun hep tetikte bekleme sebebi.şimdi umut paltosunu uzatıyorum ruhuma ki giysin de alışkanlıklarından kurtulsun. madem çıkarmicak üstünden bu inceleri umut paltosuyla kapatsın üşüyen yerlerini. titremesin artık ruhum. titredicekçe büzülüyor çünkü.
giy artık şu paltoyu be ruhum giy de dimdik yürüyelim yolumuza