iç açıcı futbol oynamadan gruptan çıkmayı beceren italya' nın elendiği maç. bir yanda sürekli baskı yapan ve gol arayan ispanya, diğer yanda kontrollü oynayan defansif italya... futbol zevki açısından rusya' nın rakibinin ispanya olması sevindirici olmuştur. sürekli gianluigi buffon ile nereye kadar zaten?
atv spikerinin 32 yaşındaki marcos senna' yı 21 yaşındaki genç yetenek olarak tanımladığı karşılaşma. bu kadar da bihaber olmayın be kardeşim şu kadrolardan. böyle rezil olursunuz işte. penaltılarda da genç oyuncu heyecanlandı işte geyikleri döndürerek bizlere söyleyecek fazla birşey bırakmadı sevgili yorumcular..
senna' yı geçip maça gelecek olursak hem kulüp hem de milli takım bazında oldum olası uyuz olduğum italya' nın elenmesi beni fazlasıyla memnun etti. bütün topları şişirin toni' ye o' nun indirdiklerini toplar atarsınız tabi. senin yapacağın taktiğe sıçayım ben donadoni (sevgili luca toni' ye de buradan seslenmek istiyorum bizim memlekette senin gibi tipler için bıyığı var ip üstüne kıvır da sıç üstüne diye bir tabir vardır o bıyıklar ne lan?). son olarak kindar rusların şu ispanya' dan 4-1 biten maçın intikamını fazlasıyla almak isteyeceğini düşündükçe for mother russia diye bağırasım geliyor ama tutuyorum kendimi.
ha olur da finalde ruslarla karşılaşırsak bizden de antalya' nın intikamını almak isteyeceklerdir ama kısmet işte...
keske italya turu atsaydi. biz zamanlar o ülkenin milli damadi oldugum icin , final karsilasmasinda onlar ciksaydi karsimiza bir güzel gecirseydik. grazzaniseliler yine mi türkiye deseydi...
ne kazananı için sevindiğim ne de kaybedeni için üzüldüğüm bir maç oldu. başından sonuna kadar sıkıcıydı (ya da hissedilebilecek bütün duyguları kendi maçlarımızda yaşadığımız için bana öyle geldi). mesela rusya kaybetseydi hollanda'yı desteklememe rağmen rusya için üzülürdüm çünkü hak etmişlerdi kazanmayı ama bu maçta böyle hak etmişti diyebileceğimiz bir taraf olmadı zaten maç da penaltılara kaldı.*
penaltılarda casillas müthişti ama ben casillas'in kurtarmasını değil de italyanların kaçırmasını isterdim.*buffon penaltılarda ters köşeye yattı ama ne olursa olsun o dünyanın en iyi kalecisi.*
bu arada maçın 118-119. dakikalarında yüzümde garip bir gülümseme oluştu.*
ömer üründül'ün david villa'ya ısrarla silva dediği maçtır. maçı iğneyle anlattığına veriyoruz ve bir daha olmamasını temenni ediyoruz. maç ise zevksizdi. ona hiç değinmeyeceğim.