fenerbahçe'nin 76-83 kazanıp grup lideri olduğu ve birinci torbadan girmeye hak kazandığı maç. herkes harika oynadı bugün. hepsinin gözlerinden öpmek lazım, gözlerinden. helal olsun size!
fenerbahçe final four'a kalırsa, bir beşiktaşlı olarak bize de sinan erdem yolları gözükür artık.
euroleague in en ilginç grubunun en ilginç maçı olmaya aday olan maçtır. kağıt üzerinde cantu zayıf görünse de bilbao yu filan şansla filan geçtiler adamlar, içerde de fenerbahçe yi epey zorlamışlardı basile ve marconato gibi fosillerle. umarım lighty filan saçmalar ve fenerbahçe gruptan çıkar.
fenerbahçe ülker'in 83-76 kazandığı turkish airlines euroleague a grubu, 10. hafta maçı. böylece fenerbahçe ülker 6 galibiyet, 4 mağlubiyetle grubu lider tamamladı. ngc cantu ise 5 galibiyet, 5 mağlubiyete gerilediler ama grubu 3. sırada tamamlayarak son 16'ya kaldılar. son derece karışık bir grupta yer alıyordu fenerbahçe ülker. bu maçı kaybetseydi son 16'ya kalamadan elenecekti. ama kazanıp grubu lider tamamladı.
ikinci çeyreğin başında da oyundaki denge sürdü. roko leni ukic'in yerine oyuna giren curtis jerrells'in pota altına yüklenerek hücum etmesi hücuma hareketlilik getirse de fenerbahçe ülker ikili oyunların savunmasında yeterince başarılı değildi. hücumda da istikrarlı bir şekilde skor üretemeyince fenerbahçe ülker bir türlü farkı açmayı başaramadı. zaten yapılan top kayıpları da fenerbahçe ülker için büyük bir problem oluşturdu. o yüzden bu çeyrek de sürekli başa baş gitti ve öne çıkan taraf olmadı. ilk yarı da 31-31 eşitlikle sona erdi.
üçüncü çeyreğin başında ngc cantu üst üste 3 üçlük bularak skorda öne geçmeyi başardı. ancak fenerbahçe ülker, pek ortalarda görünmeyen roko leni ukic'in devreye girmesiyle skorda dengeyi kurmayı başardı. bu çeyrekte ngc cantu'yu ayakta tutan şey üçlükler oldu. çok da yüzdeli bir şekilde üçlük soktular. bu üçlükleri durdurmak, maçı kazanmanın da anahtarı olabilirdi. öne çıkan oyuncu da maarten leunen oldu. soktuğu üçlüklerin yanı sıra orta mesafeden bulduğu basketlerle de fenerbahçe ülker'e sorun oldu. bu çeyrekte de skor birbirine çok yakındı ve son çeyreğe 55-55'lik eşitlikle girildi.
son çeyreğe fenerbahçe ülker 8-0'lık bir seriyle başladı. engin atsür ve bojan bogdanovic bu yakalanan seride devreye girdi. bunu da potaya yüklenerek yaptılar. zaten maç boyunca potaya giden oyuncular skor bulmada hiç sıkıntı yaşamadı. bu 8-0'lık serinin hemen ardından fenerbahçe ülker'deki üst üste hatalar ile maç tekrar ortaya geldi. tam da maçı koparma noktasına gelmişlerdi. aslında maç boyunca her iki takım da bu şekilde seriler yakalayamamıştı. maçın en kritik anlarında yakalanan 8-0'lık seri ile maç sonu çok daha kolay gelebilirdi. ama son saniyeye kadar maçın başa baş gideceği maçtan önce de belliydi. bitime 4-5 dakika kala bojan bogdanovic'in bulduğu 2 üçlük son derece kritikti. ardından oğuz savaş'ın bulduğu basket-faul ile son dakikalarda kontrol tekrar fenerbahçe ülker'in eline geçti. yine andrea trinchieri mola alarak takımını ayağa kaldırmaya çalıştı. aynı zamanda fenerbahçe ülker'i de maçtan soğutmayı amaçladı. böylesine kritik anlarda james gist çok gereksiz bir üçlük kullandı. zaten hücumda da kötü bir performans sergiliyordu. ama oğuz savaş gerçekten maç sonunu harika oynadı ve galibiyetin gelmesinde büyük bir rol oynadı. fenerbahçe ülker 83-76 kazanmayı başardı.
fenerbahçe nin bu son maç ve zorlu deplasmanda özellikle de işi bitirme fırsatını kendi evinde bilbao ya karşı kaçırıp kazanma zorunluluğu psikolojisine de rağmen uzun süre denk giden maçta harika bir oyun çıkardığı ve bize unutulmaz bir maç yaşatarak top 16 ya grup birincisi olarak çıktığı maç.
kesin kazanılması gereken maç, öyle bir gurup olduk ki kim ne olacak belli değil. fb ülker kaybederse elenebilir, kazanırsa 4.cü de çıkabilir 1.ci de
ama en azından kazanması top 16 garantisi anlamına geliyor.
fenerin işi buralara nasıl olur da bırakır diye hayıflandığımız maçtır. çok önceden kitlemesi lazımdı o grubu... elenirse yazık olur. çok güzel maçlar çıkardı bu sene çünkü.