islamda yeri olmayan belki de sadece Türkiye'de uygulanan eskimiş bir gelenek. islam hoşgörü dinidir. Oruç tutamayan, tutmak istemeyen ve tutanlardan da davulun sesiyle uyanmak istemeyen kimseler vardır. Artık çalar saatler, alarmlar herkesin telefonunda var. Adam senin istediğin saatte kalkmak zorunda mı? Senin gürültünü çekmek zorunda mı? Başkası tutuyorsa ben tutmuyorum belki beni neden rahatsız ediyorsun? Kısacası ramazan davulu 21 yüzyıla yakışmayan, para kazanma amacıyla yapılan islamla yakından uzaktan alakası olmayan bir gelenektir. Malesef ne diyanet işleri ne de hukuk sistemi bu konuda bir fetva yayınlayıp uygulamanın bidat olduğunu söylemiyor. Gelenek din yapılıyor; oysa din ve gelenek ayrı şeydir. Her gelenek çağın gereklerine göre değerlendirilmelidir.
konuyla ilgili soylenecek cok sey varken oncelikle bu zihniyetle hala avrupa birligine girmeye calisan ulkemizin ezikligini gozler onune sermek gerekir kesinlikle.oruc tutana tutmayana saygiyi geciyorum gelenek goreneklerine bagli kalmaksa mesele ramazan davulu calmak olayinda gelenek dedigimiz seyin esasinda mantigini/mantiksizligini dusunmeyi gerektirir.osmanli zamanindan kalma ramazan davulu calma gelenegimiz zamanin sartlarinda calar saat olmadigi uzere geleneklesmis ve suregelmistir.yasam surdukce ilerleyen teknoloji ve gelisen cagimizda ayak uydurmayi gerektirir ki bu mantikla devam edersek ulkemizin/milletimizin bir yere gelemeyecegi apacik ortadir.siz kafasi davuldan farksiz zihniyetliler ici bos ama cok ses cikarmaya devam tokmaklaya tokmaklaya patlaticaz o kafalari bir gun.
ya ne olacağıdı? davulcu beyefendi iftardan sonra kapı kapı dolaşıp kibarca insanlara saatlerini mi kurmasını rica edecekti dedirten insandır. ayrıca davulcu mümkünse roman vatandaşı olsun ki, o nostaljinin tadına varılabilsin.
para kazanmak için davulcunun yaptığı şey. ne çelsın filan gibi saçma sorular soranlar için aydınlatıcı bilgi olur belki; lan kalkıcak olanı var kalmıcak olanı var, gitsin çalmasın, sende illa kalkcaksan kur çalar saatini kalk kardeşim. bir gün valla taşlıcam o davulcuları o olcak.
eskiden çalar saat gibi malzemeler olmadığından inananların sahura kaldırılma yöntemi. zamanla geleneksel kültürümüz olmuş.
tabi bu durumdan anlaşıldığı üzere rahatsız olduklarını beyan edenlerde çıkmaktadır. hatta gece hristiyanda çan çalsa diye başlayanlarda var, çalsında ne için çalacak onu bi de hele, neyse.
normal dinini yaşayan insanlar için davul işi problem değil, onlar zaten o saatte kalkmışlardır. rahatsız olanlar genelde davulcu çalmaya başlamadan hemen önce uykuya dalanlardır, doğal olarak bir rahatsızlık olabilir ama bu kadar büyütecek birşeymidir. bilirsinki heryerde çalsın davullar durumu var (bkz: davuldan rahatsız olan şunlardanda rahatsız oldu).
Konu ile alakası olsun diye örnek vermek gerekirse.Birleşik arap emirliklerinde yaşıyorum ve davul diye birşey yok hatta camilerde evlerin hemen dibinde değil.Bunun neden böyle olduğunu sözlükte bilmeye herkesin hakkı var.Bae çok turistik bir yer ve çok turist insan yaşıyor ve çalışmak için bu ülkeye gelenlerin sayısıda fazla.Ha ayrıca sömürülmesininde payı yokmu tabiki var ama burada arapların gözü önünde yemek yiyen gayrimüslimlerde var değerli arkadaşlar.çoğu şeyi 4 4 lük olan ülkede bile böyle bir sorun çıkabiliyor aniden.bizim ülkede herşey yolundaymış gibi bu konunun bu kadar gündeme getirilmesi bir o kadar garip.yani sözüm o ki.Bu sorunda çözülür ama temele inmek gerek...
namazda gözü olmayanın ezanda kulağı olmadığı gibi, oruçta gözü olmayanın da davulda kulağı olmayacağını bilen şahıstır. artı; o saatlerde derin bir uykunun sıcacık koynundayken, her ev için * onbeş saniye duyulma süresi olan bir sesten uyanan insan da var mıdır bilmem. *
Bence gelenek görenek olarak çalınması gerekir ne kadar istemesende bunlar bizim türk benliklerimizdir .. Uzaklaştıkca birşeyler kaybederiz. Bence 211yy da olsa çalınsın.
davulu ramazan boyunca duyuyoruz da teravih ve yatsının mega hoparlörlerle civar evleri titretecek şiddetle mahalleye yayın edilmesi.
takriben 40 dk kadar felaket bir ses kirliliği.
eksileyip bik-bik edeceklere bir ufak örnek vereyim; iran'da ne davul ne ezan olayı var.insanları rahatsız ettiği için bu uygulamalardan vazgeçilmiş.
para kazanmak için bu ayı dört gözle bekleyen, eli davul tutabilen, paraya ihtiyacı olan bir insandır. Asıl suçlanması gereken bu adamlar değil, her türlü sapır saçma şeyi bize "gelenek" adıyla kakalamaya çalışan bu saygısızlığa izin veren belediyelerdir.
1- Müslüman olmak zorunda mıyım?
2- Olsam bile oruç tutmak zorunda mıyım?
3- bebeğim uyuyor. O da mı oruç tutmak zorunda?
4- yaşlı insanım var evde. Zaten zor uyuyor, bir de onu kaldırıyorsun.
5- sen oruç tutarken önünde yemek yiyen insanları "saygısız" olarak nitelendiriyorsun. peki bunu yapan sen değil misin?
kısacası saygısızlıktır, terbiyesizliktir. Kalkmak isteyen her türlü kalkıyor zaten. çalar saat var, kundaktı bebeğin bile cep telefonu var. Onun bile çalar saati var. Senin davulun zaten uyanacakları bile deli etmeye yarıyor ancak. 2.5 saat önceden kimi kaldırıyorsun arkadaşım sen sahura? bırak da 1 saat daha uyuyayım tutacaksam bile.
peki rahatsız oluyoruz ve ne yapıyoruz? En yakın emniyet müdürlüğünü arayıp şikayet ediyoruz, değil mi? işte edince yurdum polis memuru size şöylesine ibretlik bir mesaj veriyor: "kardeşim, burası türkiye. Geleneklerimizle yaşayan insanlarız biz. sen de burada yaşayacaksan alış buna. Yaşatacağız bunu"
Böyle bir ülkede yaşıyoruz işte gençler. Olaya adli yönden bakmayan, gelenekleri ile olayı değerlendiren polis memurlarımız var bizim. Yani biz bu kafayla nice yüzyıllar saygı nedir bilmeden, insanlık nedir anlayamadan yaşayıp gideceğiz. Eğer ki birileri çocuklarımızı acilen "insan" olmak konusunda eğitmezse...
gelenekleri yaşatma çabasıdır ancak bu gelenekler o dönemin koşullarından kaynaklandığından artık zamanını doldurmuştur bence. birileri illaki yaşatmak istiyorsa çalar saat değil çalar dovul yaptırsınlar. biri bunu keşfetmeli.