radyo dinlemekle geri kalmışlık arasında bağlantı kuran ilkel önerme.
bir yamyamın akşam yemeğini mikrodalga fırında ısıtması onun ilerlediğini göstermez.
21 yy da hala radyo dinleyen insan, halen yemek yiyen insandır, halen yürüyen insadır, helen giyinen insandır.
bazı şeylerin modasının geçemyeceğini bilen insadır ve araç kullanırken mesela, diğer insanların nasıl müzik dinlediğini merak eden insandır.
Bazı yayıncılar kendini dinletir , yapabileceğiniz pek bir şey yoktur, bağımlılık gibidir.
örnek:
cem arslan
Dj hakan gündüz
Serdar Gökalp
asıl adını gizleyen melon şapka (Bu arada bilen bilir tabii kim olduğunu)
ceyhun Yılmaz
Kupacı Sevil (sevil nurgül kılınç)
Yavuz Seçkin
... gibi
zevk meselesidir efendim. ikinci lig maçlarını radyodan takip etmek kadar güzel bir olay var mıdır? hele ki son haftalar düşme veya şampiyonluk mücadelesi, bir oraya bir buraya bağlanan telefonlar..
zevk sahibi bir insandır.Çünkü radyo dinlemenin farklı bir albenisi vardır.o roman,hikaye okumak gibidir;anlatılanları hayalgücümüz ile resmeder,güler,ağlar,romanımızın ya da öykümüzün sayfalarını çevirirken 'radyodan' istek parçamızın çalındığı hissini yaşarız.
radyocuyum. çocukluğumdan beri dinlerim ve dinleyeceğim. radyo candır.dinlerken başka bir çok şey yapılabilmektedir. mal gibi bakmayı gerektirmez. sessizliğe sesdir, yalnızlığa dost.
bakış açımızı değiştirirsek belki de 24 saat radyo çalan evde yaşayan insandır. olamaz mı yani. evin sessiz olmasını sevmeyen insandır. arada sırada yıllardır dinlemediği şarkı çıkar "anasını avradını işte buydu" diyerek koşar radyonun yanına mutlu mesut dinler, geri gelir.
(bkz: gece yarısı girilen entryler)
21 yy da radyo dinlenmemesi gerektiği konusunda yasak olmadığını bilen ve mp3 dinlemekten bir süre sonra sıkılan farklı seçenekler arayan insandır. mp3 ü olduğu için kendini zengin zanneden yazar söylemlerine takmayacak kadar da akıllıdır. radyo dinlemek bir kültürdür herkese tavsiye edilir.