mantığın temel bir gidişi vardır, onun dışına çıkarsan mantıksız olan her şey de onun dışında olduğu için kabul etmek zorunda kalırsın. o yüzden bir müslümanın mağarada peygamberinin melek gördüğüne inanmasıyla bir hrisityanın isa nın tanrı olduğuna inanması arasında mantık çizgisi yönünden bir fark yoktur. cin, peri, huri artık neyse hepsi aynıdır. bir şey ya mantıklıdır ya değildir. üçüncü halin imkansızlığı.
o yüzden cancağızlarım, bir dinci kafaya bir şey anlatmak zordur çünkü biriyle anlaşabilmek için aynı gerçekçi tabanda en azından bir uyum olması lazım.
biri suyun kaynaması için ısınması gerekir der diğeri muhammed ayı yardı diye ortalarda dolanır. bu kafayla bir materyalist tabanda anlaşmak mümkün olmuyor. oraya göre su peygamber hokus pokus yapsa da kaynardı. mantık yok çünkü.
Milletin inancını sorgulamak bize düşmez fakat kendi inancımdan ben sorumluyumdur. Bana göre bunlara inanan insanlara küçüklüklerinden bunlar empoze edilmiştir. inanmamanızı öneririm akıl sağlığı açısından.
lakin bilimin olduğu bir dünyada tanrı'nın varlığından veya bu varlığın tamamlayıcı unsurlarından söz edemeyiz diye bir kural var mı emin değilim.
yani "hem bir yaratıcı olabilir, hem o yaratıcının dünyasında olan biten bilimle açıklanabilir, hem de o yaratıcının bilimle belki açıklamakta zorlanacağımız veya eksik kalacağımız tamamlayıcı unsurları olabilir" fikri bana çok uzak veya bilimle tersi kanıtlanabilir gelmiyor.
hani ben mesela hem fiziğe inanıp hem de bir yaratıcıya ve onun iradesi çerçevesinde olup bizim açıklamakta zorlanacağımız şeylerin de gerçekleşebileceğine inanabilirim.
