galatasarayın avrupadaki maçlarında bağırmaktan sesi kısılan birisi olaraktan. geçmiş olsun denilesi maçtır. en önemli konu şudur ki servet ve orkun cimbomlulara kapak olsun, hayrını görsünler.
fenerbahçelileri sevilla galibiyetinden daha çok sevindiren maç. kendileri avrupa' nın en büyük pankartı, koreografisi her neyi ise yaptıkları zımbırtıda kurtuluş savaşını anlatmaya çalıştıkları tema üzerinde düşman kuvvetlerine sarı kırmızı şeritler yapıp sona küfürü yiyince " anne bunlar bize küfür ediyo " diye ağlıyorlar, vay a.g ne kadar temizsiniz lan siz.
he bi' de sevilla maçı başlığına yazan diğer takım taraftarları için "gidin başka yere kusun lan" dememişler gibi. bıdı bıdı yapmaya devam ediyorlar. biz alıştık bu hazımsızlıklara gerçi...
galatasarayımıza olan aşkımızı bir nebze olsun azaltmayacak maç, mağlubiyet.
Bir tarif yok bu sevdaya
Sevmek değil ibadet bu adeta
Ne şampiyonluk umrumda ne kupa
Şanlı Cimbom aşkın bir başka...
yeni stad yapılana kadar bu iş böyle. bu kulübün taraftarıyım ayağına yatıp kombine almayan, maçlara gitmeyen, lisanslı ürünleri satın almayıp mali kriz içindeki takıma bir darbe vurupta ağlamak pek gerçekçi gelmiyor bana.
bilimsel değil düşünsel yaklaşacağım bir maç. aslında maça da değil bir takıma yaklaşacağım.
bu takım galatasaray.
2000 yılı uefa şampiyonu ve süper kupa sahibi. Dün bir arkadaş yazmış. övünerek yazmış aslında ama, dikkat edildiğinde sonuç farklı. benim de daha önceden dikkatimi çekmişti ve hatta o belirtilenleri okumadan önce, bir başka fanatik arkadaşa başlığının altına yazdığım entryden sonra muhabbet ederken de bahsettim durumdan. *
peki ne dedim? o galatasaraylı arkadaşımızın belirttiği ve herkesin bildiği gibi, bu takım uefa şampiyonu oldu, sonra çeyrek finale çıktı, sonra 2. tura yükseldi.
burada şu farkedildi mi acaba? olması gereken seri tersten yaşanmış. yani önce gruptan çıkmak, sonra çeyrek finale kalmak, sonra uefa şampiyonu olmak gibi yukarı ivmeli bir trend değil, tam tersi aşağı yönlü bir hareket mevcut.
bu gerçek göz ardı edildiği için de, zamanında önlem alınamadı, alınamadığı için de taraftar, başarısızlığın gizlenmesi amacıyla bir başka takıma7takımlara öfke hatta kin duyar hale getirildi.
Hal böyleyken son yıllarda en iyimiz, en kötümüz durumuna düştü. bu duruma üzülmemek elde değil.
objektif bakıldığında durum kötü. tam terse birden dönmez.kimsenin elinde sihirli değnek yok. ama bu yönetimle olmayacağı da açık.
bakın galatasaray lig şampiyonu olabilir. lig şampiyonu olmak artık mühim değil. yurt içinde 100 yılı aşkın süredir cebelleşiyoruz. ne faydası var? devir dünya takımı olma devri. bu amacı gerçekleştirebilecek, koca ligde sadece 3 takımımız mevcut.
yapılacak şeylerden ilki yapıldı. federasyon değişti. sonuçlarının neler olacağını şimdiden kestirmek zor, bekleyip göreceğiz.
aynı şey iki kulübümüzün yönetimleri tarafından da yapılmalı. geleceği gören alt yapı, tesisleşmeye önem veren yöneticiler gelmeli. herkes kendi işine bakmalı ki, kavga dövüşten ziyade gelişme olsun.
biz yine birbirimizi kızdıralım ama, maçlara da kol kola gidelim. demir parmaklıkların ardından seyretmek zorunda olmayalım.
bu yazım hiç bir şekilde herhangi bir takımın taraftarı kimliğiyle yazılmamıştır. 1-5 lik sonuç kötü olabilir ama, teknik olarak 0-1 lik sonuçtan hiç bir farkı yoktur. Söylenmek istenen maçın sonucunun değil, türk futbolunun geldiği noktanın vehametidir.
bu kadar yatırım bir başka spor dalına yapılsa çok daha büyük başarılar elde edilirdi. bunun kabahati futbolumuzu yönetenlerdedir.
yıllar yılı galatasaray kıskançlığı tavana vurmuş ve sonuçta büyük bir nefrete dönüşmüş malum takım taraftarlarının, bitiş düdüğü ardından salyalar saçarak demeçler vermeye başladığı maçtır. bu kişiler kıçlarına kına yaksındır. 2 hafta sonra beter olacaklardır. (bkz: aha buraya yazıyorum)
not : zaten uefa kupası nedir ki, aldık da n'oldu?
kalli'yi bu takımın başına koyup, hiç bir eylemini sorgulama gereği duymayan "muazzam" yöneticilerimizin, dedelerini de alıp gitmeleri gerektiği gerçeğini tokat gibi çarpmıştır. rakip kim? bayer leverkusen.. takımda adler ve sırık forvetleri dışında şöyle alıp da galatasaray'a koysak iş yapar denebilecek bir adamları var mı? yok.. sonuç? hezimet.. sorumlusu kim? yönetim ve kalli a.ş.. olan kime oldu? genç yıldız adayları ve taraftarlara..
bundan sonra ne olacak? aynı tas aynı hamam..
fatih terim'in devre arasında 'bereberlik yapıp tur atlarız' dediği maçta olmuştur. hoca hala kendi ekolünün ve ruhunun varolduğunu zannetmektedir.
galatasary taraftarının ise; 70'lik açıp,avrupa fatihi dvd'sini koyup eskiyi yad etmesine vesile olmuş maçtır da diyebiliriz.
üzülüp, lanet okumaya sebep veren skorla sona ermiş karşılaşmadır. lanet okuma sebebi bellidir, 5 tane yedik. üzüntü sebebi de yenilgiye değil, vatandaşlarımızı diri diri yakan almanları, o statta galip gelemeyerek yakamayışımızdır.
bu maçın sonucuna sevinenlerin de * allah, tuttugu takimininin basini yakarak cezalandirmasi tek dilegimdir.
5-0'a geldikten sonra muhtemelen istanbul'dan maça giden bir grup oksijen yakıcının gurbetçileri örgütlemesiyle galatasaray tribünlerinin almanya'da bile fenerbahçe'ye ve aziz yıldırım'a ana avrat küfretmeye başladığı gözlemlenmiş maçtır. gördük ki fenerbahçe sevgisi de nefreti de sınır tanımıyor. sevilla maçına tribünlerde Galatasaray'ın G'sini duymadık. oyunumuza baktık, sevincimiz vardı üzüntülerimiz oldu, stresli ve rahat anlarımız oldu ama sadece ve sadece fenerbahçeyle ilgilendik. siz de lütfen takımınızın oyununa bakın, eğlencenize bakın. ha tek eğlenceniz fenerbahçe'ye ana avrat küfretmekse mikropluklarınızı da alın ve defolun gidin türk futbolundan.
bazı yazarlar yüzünden 4 martta sevilla'yı tutmamam sebeb verecek maçtır, bu biryerleri kalkmış kardeşlerimizi sevilla maçindan sonrada böyle görmek isteriz.
geçmişi hatırlatan maçtır. barcelona'dan 4 yedik,man. utd.'dan 4 yedik,chelsea'den 5 yedik,dortmundtan 4 yedik,bayern munih'den 4 yedik. Lakin yılmadık, içimizde fesat olmuşmasına izin vermedik.Bazılarının hayal bile edemeyeceği şekilde 1989 yılında monaco'yu eleyip yarı final oynadık. o zamanda paramız yoktu,insan gibi altyapımız bile yoktu. ne oldu yarı finalden sonra? avrupaya rezil olduk gelenden gidenden 4-5 yedik.sonrasında ise yakaladığımız fırsatı değerlendirip avrupa'nın prensi değil,kralı olduk. Yine aynı süreçteyiz.bir kaç yıl süreyle hezimete hazır olmamız lazım,tabii ki güzel günlerinin geleceğini bilerek.
Bir şeyin daha bilincinde olmamız gerek hani 89'da çomak sokoymaya çalışanlar vardı ya. hani 99'da çomak sokmaya çalışanlar vardı ya. onlar hala varlar,ezelden beri aynılar. ezelden beri başarısızlar ve öyle kalacaklar. Boşuna doğmadı "1907 de dogdular,milenyuma geldik hala aynılar" tezahüratı. Neyse..
Öküz bir cuhelanın biri demişki; " siz gurbetçilerimizi hüsrana uğrattınız,rezil ettiniz"
adama sorarlar köln'de monacoyu sen mi eledin? juventus'u 2-0 sen mi yendin? hertha berlin'i 4-1 sen mi yendin? dortmund'u 2-0 sen mi yendin? sen hayatında barcelona'ya 2 gol attın mı ? hemde nou campta ? gurbetçinin yüzü bizim sayemizde güldü öküz !
izin ver,izin verin sevilla galibiyetini alkışlayalım.ezelden beri yaptıklarınızı yine tekrarlama devam ederseniz sonunuz yine aynı olacak. bir yıl avrupa'da 3-4 galibiyet alıpta prens olan yok !
ümit karan için çok kötü oldu zira adam sion'u 5 golle geçtikten sonra uefa kupasını da alabileceklerini iddia etmişti.yapma etme ümit o havayla bu söylenir mi 5 lerler adamı sonra dedim de inandıramadım.
kocaman geçmişler olsun öncelikle. şahsımın bile galatasaray'ın kesin tur atlayacağını düşündüğüm maçtır esasen ama tüm beklentilerin boşa çıktığı umutları her zamanki gibi gelecek sezona bırakan gurbetçileri perişan eden amiyane tabirle hezimettir.bunların dışında hersey bir kenara dün fenerbahçemin şampiyonlar ligi ön eleme turunda eze eze yendiği anderlechtbordeaux'ta elendi. galatasarayımızın ali sami yencehenneminde yenildiği helsinborg ise dün evinde grupta 2 maçta da madara ettiğimiz psv eindoven takımına elendi. bunları ölçüt almak ne kadar doğru tartışılır ama aradaki kalite farkının baya açıldığı ortadadır.**
günler öncesinden fenerbahce-sevilla maçıyla ilgili atıp tutan, bir nevi "müneccim pipisi yemiş insan" tadında entrileriyle ortalıkta arz-ı endam genç kardeşlerimin hala susmayacağı, bu seferde olayı başka yerinden yakalamak suretiyle asenalığa bürüneceği, gurbetçi yurdum insanının yüzünü kızartan hatta daşşak oğlanına çevirecek, geçmiş başarılarıyla yaşamakta ısrarcı, sıradan avrupa takımının hezimetiyle sonuçlanan, kimseye kapak olmayacak maç.
galatasaray futbol takımının ne kadar overrated bir takım olduğunu, gücünün ancak konya'ya rize'ye yettiğini gösteren maç. istediğiniz kadar eksi oy verebilirsiniz gençler, ama bu 11 metin'in, yengeç dansının çok gerisinde olduğu gerçeğini değiştirmeyecek..
