bizim diyanet için ayırdığımız bütçe ile milletin nasıl kuyruklu yıldıza uzay gemisi indirdiğini yüzümüze cevap niteliğinde çarpılan zihniyeti temsil eder.
latinceden bahseden zihniyetten farksızdır. tüm toplum birleşip fizik kimya mı çalışalım.
toplumların en büyük ihtiyacı geçmişi/tarihi sorgulamak, ders çıkarmak ve geçmişteki bilgilerin üstüne ekleyip onları geliştirmektir. geçmişi yok sayıp nasıl geleceğe ilerleyebilirsin. osmanlıca'nın bizim tarihimizi açıklamamızda ve yorumlamamızda bir katkısı olmayacak mı? olacak. bu durumda zaruri değil.
gören de der ki sırf böyle şeylerle uğraşıp da uzaya gidemiyoruz. bunlarla da uğraşılsın bilimle de. illa gitmek istiyorsan bas üniversiteleri, araştırma binalarını tut orada bu bilimin alimi insanları sars omuzlarından hani bizim uzay mekiğimiz de. ya da git kendin yap.
Gün geldiğinde kendi yarattığı karanlıkta boğulacak zihniyettir. Millet mars a kurduğu ilk koloninin açılışını yaparken bizde başkenti bursa ya mı taşısak yoksa Edirne ye mi? Taşısak Muhabbeti yaparız artık.
osmanlıcadan bahsedemeyen zihniyettir ayrıca. osmanlıcayı sanki dedelerimizin konuştuğu bir dilmiş gibi anlatıyorlar. eğer sizin dedeleriniz sarayda yaşayan bir kimse idiyse, o zaman haklı olabilirsiniz. ama yok, eğer dedeniz bir köylüymüşse, ya da sarayın dışında yaşayan normal bir osmanlı tebaası idiyse (ki bu da toplumun yüzde doksan dokuzu yapıyor) o zaman çok büyük ihtimalle sizin ceddiniz, bugün osmanlıca diye adlandırılan dilden, o dilde yazılan şiirlerden, edebi eserlerden bir sikim anlamayan insanlardı. bu yüzden de "cühela" takımının içinde yer alıyorlardı, yönetime kesinlikle herhangi bir müdahale hakları yoktu.
ulan size "daha fazla okumanız lazım" diyen bir adamı hemen monşer ilan ediyorsunuz, asırlarca sizi kul köle etmiş, "cühela takımı", "dağlı türk" diyerek sizi aşağılamış bir zihniyetin size öğretmeye bile tenezzül etmediği bir yapay dili de baş tacı ediyorsunuz. ne çeşit bir manyaksınız oğlum siz?