geçen hafta elano'nun dinlendirilmesiyle alakalı olarak yemeden içmeden eleştiri yapanlara,
akabinde "dos santos bakın çatır çatır nasıl oynayacak" diyip k.ç üstü oturanlara,
twente'ye kendi sahasında yenilip, panathinaikos da takım mı diyenlere,
ali güneş'in plonjonuna ve son adamı yere düşürmesine "abi topumuzu kesti" benzetmesi yapanlara nonda'nın mcuk hareketi yaptığı maçtır.
keita'in centilmenlik için rakibe attığı taç atışının peşinden koşarak ne kadar kişilikli bir oyuncu olduğunu gösterdiği karşılaşma . (bkz: centilmenlik)
galatasaray'ın baskısını arttırdığını gördüğümüz karşılaşma. lakin aynı şey geçen sene kocaelispor maçında da olmuş ve kocaeli kontradan 5. golü bulmuştu. galatasaray, maça ağırlığını koyduğu zaman arkada müthiş boşluklar bırakıyor. buda o maçın bir benzeri olacak izlenimi bırakıyor insanda.
hakem ilker meral'in bu kez galatasaray'a yardım ettiği maç olmuştur. beraberlik golü öncesi emre aşık'ın andre moritz'e yaptığı faulü görmezden gelmiştir.
Galatasaray'lıların maç başlamadan hakeme saldırmaya başladığı maçtır. Maç esnasında sarı vermedi, kırmızı vermedi, penaltı vermedi, hakem allah belanı versin, tayyip takımını kurtar vb. zırvaları çokça yaşamaktayız.
Kasımpaşa idi her sene ligin ilk 6 haftası her maçı * penaltılarla kurtaran ya o bakımdan...
Peşin edit: Maçı izlemiyorum. Lakin GS'lilerin konuşmalarından da her şeyi anlıyoruz...
galatasaray'ın etkisini iyiden iyiye artırdığı, shabani nonda ile şiir gibi bir de gol bulduğu maç. normal süreyle 25 dakikadan fazla var, şimdi skor 1-1.
