milletin ifil ifil hindi cam agaci arayacagi yilbasinin 10 gün öncesi olacak. Burada korkulacak sey götü boktan bir teori degil hayvan nesillerinin ve bitki örtüsünün yok olmasi. Biz kücükken cok önceden kelebekler icinde kosardik, bunu benim çocugum yapamiyor ve yapamayacakta sözlük! iste biz böyle seylerden korkmaliyiz. Sen adam akilli dinine bagli yasalara saygili yasa ( ataistlerde kanuna bagli yasasinlar yeter ) gerisini salla. Kiyamet tarihini kestirmek sizemi kaldi lan? Ben ( hasa) allah olsam 4 ay geri alirim o tarihi, götlük degilmi amina koyim yaparim, alayininda yaz tatilinin icine sicarim.
Marduk' mu? Peh. . . Ondan bendede var evelallah.
Mayalar sonsuza kadar takvim yapamaz ya. Adamlar bir gün bitirecekti bu takvimi. Buda bizim 21 aralık 2012 gününe tekavül etti. Ancak insanoğlu illa bir cinslik arayacak işin içinde. Yok kıyamet, yok uzaylı. oTURUN lan oturduğunuz yerde. Bir bok olmayacak. Garanti veriyorum. 22 aralık 2012 sabahı kalkıp şöyle diyeceksiniz "Dur lan bi haberlere bakıyım. inşallah birşey olmamıştır.". Bakacaksınız ki hiç bir şey yok. Tv.'de yine aynı şeyler. "Ben uçabiliyorum şahitlerim var-10.dalga bugün gerçekleşti-Nayır nolamaz...-Kimsesiiiz yanlııızııım..." tv.'yi kapattığınızda ise herzamanki normal hayatınıza döneceksiniz. Bu sefer yeni bir tarih atılır ortaya ne biliyim 12 temmuz 2051. Sizde yine korkarak beklersiniz mal gibi. Yani birşey olacağı yok. Kimse geleceği bilemez.
eylül 2012'de büyük bir güneş fırtınası beklenmekteymiş, 1 eylül 1859'da gerçekleşmiş daha bir düşük versiyonu ve telgraf hatları çökmüş, 2012 eylülünde de gerçekleştiği takdirde -ki, gerçekleşme olasılığı varmış- bu fırtınayla beraber oluşacak elektromanyetik etkiyle tüm mobil şebekeler, elektrik sistemleri, radyo televizyon yayınları vesair çökecekmiş. eğer bu fırtına kuzey amerika ve avrupa'yı vurduğu takdirde çöken altyapıyı onarmanın en az 20 yıl alacağı söyleniyor. gerçi ne 20 yılı, biz onarmaya başladıktan 3 ay sonra 21 aralık 2012. çok fazla yorulmayacağız yani.
mantıklı bir küresel felaket senaryosunun başlangıç günü olarak verilen tarih.
elektriğin olmadığı bir dünyada kendi bokumuzda boğulacağımız garanti. başta çeşitli ilaçlar sayesinde sağlıklı yaşayabilen insanlar olmak üzere, zayıf olan kitleler takır takır dökülecek, sonra açlık kalan güçsüzleri süpürüp atacaktır. hiç bir modern tarım aracının olmadığı dünya, kaç kişiyi besleyebilir ki?
patronların bol küfür yiyeceği hatların tıkanacağı sevgililerin aeeey beni niye aramadın geyikleri yapacakları benim ise sevdiceği ertesi gün arayıp ahahah ölmedik hani n'oldu diyeceğim bunu derken cama bakıp kafamla yer değiştirmek üzere olan bilmem kaç zilyon tonluk meteoru göreceğim gündür.**
milenyum felaketi senaryosu nedeni ile lise son sınıftayken okulumda kurulmasına sebep olunan ki beni de kurucu üye diye okul yönetimine şikayet ettikleri, 16. hilal poga tarikatının intikam amaçlı ortaya atmış olabileceği senaryoyu sembolize eden tarih.
"1 eylül 1859'da gerçekleşmiş daha bir düşük versiyonu ve telgraf hatları çökmüş"
güneş fırtınasının yarattığı elektromanyetik gürültü 1859'daki telgraf hatlarını çökertebilir, hatta anasını bile zker ama günümüzde SNR oranını dengeleyecek bir sürü teoriler ve pratik uygulamalar varken sistemin çökeceği için üzülmeyin. zira bu snr oranlarının düzeltilebildiği(özellikle uydu haberleşmede) radyasyon ve gürültü şiddeti o kadar yüksektir ki, dünya üzerine bu radyasyon miktarı ulaşsa zaten hepimiz ölürüz.
Eğer tahmin edildiği kadar kuvvetli bir emp ye maruz kalmamız halinde, herhalde ilk korkmamız gereken oluşacak ani sağlık sorunlarıdır (şiddetli baş ağrıları, beyin kanamaları ve ciddi nörolojik bozukluklar gibi). Yanılmıyorsam emp kısa bir süre için elektriksel iletiyi bloke eder. Yada dalga olarak sürdüğü müddetçe, dolayısıyla elektrik iletimi geri gelecektir. Bu açıdan, sorun özellikle depolama aygıtlarındaki (verilerin kaydedildiği harddiskler) geri dönüşümsüz zarar olarak düşünülebilir. ve böyle birşey gerçekten olacaksa, nasa tabiki halka söylememe yolunu seçecektir. Çünkü bu olası senaryodan akla hayale gelmeyen maddi kazançlar sağlanabilir ve bir kaos ortamı oluşabilir.