biten bir yıl daha.
2024 benim için bitişlerin ve yeni başlangıçları yaşandığı bir yıl oldu. çok yıprandım, üç dört yaş yaşlandığımı hissediyorum. bunlara değdi mi bilmiyorum, zaman gösterecek. 2025'in daha sakin, bol gezmeli tozmalı, bol kitap okumalı, bol konserli bir yıl olmasını diliyorum.
psikolojik ve mental olarak daha iyi olduğum ama kışın çok hastalandığım, dayımın vefat ettiği, hayata bakışımın değiştiği, caddebostan'da yüzdüğüm bir yıl oldu. umarım 2025 2024'ü aratmaz. hayatı sorguladığım, tek başına yaşamaya başladığım, üniversiteye devam ettiğim bir yıl oldu. iyi ki eskişehir'e de gittim.
ilk yarısı zorluklarla geçen, son yarısı gezme tozma, sorgulama ve kendi yolumu bulmaya çalıştığım; onsuz da yaşamayı öğrendiğim bir süreç oldu. ara sıra hala yokluyor acısı ama insan her şeye zamanla alışıyor. belki de gözü parkayan, yüzü gülen beni de özlüyorumdur emin değilim. veda ettiklerim oldu kendimden parçalar da dahil. tuhaf bir yıldı. ama içinde seni de barındırdığı için güzel hatırlatacağım.
sevgi, özlem ve çokça anı ile.
leave the city ile bir yılı ardımda bırakmak.
pat ve küt ile.
gassal bitsin de detaylı bir not bırakacağım.
bitti. dizi abartılmış biraz. o yalnızlık duygusu, ölüm korkusu daha derinden işlenebilirmiş. biraz beklenen şeyler oluyor da neyyysee.
canım 2024; işle geldin kalıcı olmadın. sevdiğimden ayırdın. e ben seni neden seveyim?
ilişki içerisindeyken sorunları görüyordum, sona doğru gittiğimizi hissediyordum da bu alarmları tek ben duyuyormuşum gibi geliyordu. sanki sorun yokmuş gibi sakinleştirilsem de, bu karar sonrasında alarmın boşuna olmadığını fark ettim. (5-6 sonra abdj) e tabii gözlem, şerlokluk desen var. tamam goygoyu bir kenara bırakırsak, içimde inşa ettiğim apartman yıkıldı, enkazda kaldım gibi hissettim. ilk 3 ayı ne kıpırdayabildim, ne yiyebildim ne içebildim. hayatta kaldım o süreçte ama yaşayamadım. bilmiyorum kolay güvenebilen, hayatıma kolay birini alabilen biri de değilim. onca aşamadan geçtikten sonra kişi ve ilişki nasıl olur da gelip beni vurabilir? vurabiliyormuş demek. vurdu da. bir parçam her ne kadar ilişkinin zor geldiğini hissedip bırakmak istese de bir parçam sıkı sıkı tutunuyordu. hani bu sadece emek, zaman ile de açıklamamaz bence; ona değer veriyordum, onun varlığını seviyordum, onun başka bir zihin olması farklı şeyleri düşünüp sevmesini seviyordum. sırt çantamı takıp her gün o yeni dünyayı keşfe çıkıyordum. aynı gündüzler aynı gecelerdi belki ama onun mevsimlerini seviyordum. yaprak dökerken sarılıyor, çiçekler açtırıyorduk yüzümüzde. kimi zaman fırtına sonrasında sokaklarımız boşalıyor sonra sesimiz yankılanıp duvarlara çarpıyordu da birbirimizi buluyorduk. kendimizi, birbirimizi kaybetsek camiiden anons yaptırıp kapıda bekliyorduk. sağ veya sol elimizi atıp eheh yapıp tutuşup gidiyorduk. ne oldu bize kısmını çok sorguladım ama cevaba varamadım. belki de varacak yollardan geçmek istemedim, geçersem o soruları belki düşünmeyecektim bir daha, kabullenip yoluma devam edecektim. kabullenmek istemedim. bir parçam seni bana karşı savunmaya devam ediyor. avukat paranı da ödemiyorsun, beleşten çalıştırıyorsun güzel iş. tüm bunların yanı sıra, biliyor musun seni çok özlüyorum. seni görmeyeyim diye fotoğrafların hepsini sildim. silerken içim cızbız köfte gibiydi. hani o yanma hissinden kurtulamamak beni o kadar ağlattı ki bir ara ağlamaktan artık gözümden olacağım falan diye düşündüm. seanslardan önce, sonra, toplu taşımada, yemek yerken, komik bir video izleyip sana atamazken, fırsat bulduğum veya bulmadığım her yerde ve şekilde ağladım. musluk bozulmuş kapatamıyorum deyip gidebileceğim bir yer de yoktu. sana gelmek istedim gelmemek için onlarca neden vermiştin bana. nedenlerin durdurdu beni gelemedim (ama istedim) 2024’e veda ediyorum ama 2024’üm sendin benim. seni bırakıp ilerlemeyi hiç istemedim. sensiz bir gün bile düşlememişken sensiz aylar geçmiş ne acı. 2025’in ilk yarısı bitince sensiz bir yıl. yaşanıyormuş. sadece bir parça koptu içimde o kopan parçam neydi bilmiyorum ama enerjim gitti ya, hevesim, isteğim, insanlara merağım. hani 10 sezonluk bir dizi olur bir parçası olursun ya ordaki bir sandalye senindir. o sandalyeyi kaybedince ben kendimi elenmiş saydım ve başka dizilerde kendime sandalye bulmak istemedim. ayakta kaldım. ben o dizide sandalyem olsun istiyordum. fakat her dizinin sonu varmış ve zaman ileriye doğru tek yönlü akarken benim dizim geride kalmış. izlemek istesem final yapmış dizimde aynı bölümleri izleyebilirmişim, yeni bölümler gelemeycek ve reunion çekilmeyecekmiş. biliyor musun? tesadüfi karşılaştığım insanları görünce dünya ne küçükmüş derken, senden en ufak haber alamamak dünya ne büyük yermiş dedirtti. ve ben o koca dünyada senden en ufak iz aradım, bulamadım. boşluklardan boşluklara düştüm, içimdeki boşluğun derinliğinde süzülüyorum. dip neresi yüzey neresi? yönümü kaybettim boşluklar içerisinde boşluğum. 2024 son yarısı gezdim, tozdum eğlendim. tanışmak isteyen de çok insan oldu, tanımak istemedim. biriyle gülmek bile sanki sana ihanet ediyormuşum gibi geldi. sonra hayatına devam ettiğini fark ettim hayatıma devam ettim. işin tuhafı andayım, güldüğüm anlar arttı fakat bir şey eksik ve ben o eksik parçamı bulamıyorum. belki de eksik kalmalı tamamlanmamalıyım. nasıl olacak bilmiyorum ama belki de kabullenmeliyim. olumsuz duygular yaratacak nedenler verseydin belki devam etmem daha kolay olurdu. birini sevgiyle anabiliyor olmak da yıkıcı neden o zaman devamı yok kısmını anlamıyor beyin bu sefer. mezarda olanın yokluğu bile kabullenilmiyorken, yaşayan birinin yokluğunu kabullenmeye akıl sır ermiyor. varsın ermesin ben sana eremedikten sonra dhjf her şeyi unut bana dair ama sana bakarken hep bu anları özleyeceğim hissiyle yaşadım bu kısmı unutma. senle yaşadığım her ana kıymet verdim. 2021-2022-2023-2024 koca koca sayıların içine nerdeyse her güne bir an işledin. e gel de unut hdjfk her gün bir anın yıl dönümüdür muhtemelen ama neyse ki unutkanlığım sayesinde yırtıyorum acı çekmekten.
neyse bu kadar dramdan sonra sana yeteri kadar teşekkür etmediğimi fark ettim. teşekkürler hayat çizelgemde bana bu anları yaşattığın, bana eşlik ettiğin, senin gibi güzel bir varlığın dünyasını açtığın ve orada beraber hayaller kurup brbr yiyip içip gülüp ağlayıp şarkılar söyleyip filmler yorumlayıp kediler sevip kaldırımlarda mutluluktan sağa sola yalpalanan adımlar atıp saçma sesler çıkarıp karnımız ağrıyana kadar güldüğümüz için. yer yer bana katlandığın süpervizörüm danışmanım akıl kocam sevgilim olduğun için. adventure time simon’ın dediği gibi “her şeydin” senin gidişinle brbr birçok şeye veda ettim. ben bir apartman yıkıldı sanıyordum içimde sonra zoom azaltılınca bir sokak yıkılmış az daha geriye gidince bir semt bir ilçe bir şehir yıkılmış içimde. zordu baş etmesi, ağlayarak baş ediyorum şimdi de bdjkf kütüphanesini onardım şehrin sana dair birkaç yazılı eser kalsın. onun haricinde enkazlara dokunmadım. teşekkürler brbr kurduğumuz şehir ve orada yaşadıklarımız için. umarım yeni yıl ikimiz için de yeni başlangıçlar olur ve bu başlangıçlar bize kalıcı mutluluklar, anılar ve bol neşe getirir. bir boşluk içimde, o bir parçam artık benim ve ömür boyu yaşayacak senin anına.
bu süreçte ve tanıştığımızdan beri yanımda olan sevgili sosyal yumurcak beyfendiye de sonsuz teşekkürler. önceki yıllarda adına güzel şeyler yazmışım. az havalanır falan sanmıştım da çizgisini bozmadı efendi çocukmuş. efendilik prim yapmıyor diyorum da dinlemiyor. neymiş bir gün efendilik kazancakmış. bu çocuk ne olacak bilmiyorum ya kendi dertlerime mi yanayım ona mı? yani dememm o ki onu çok seviyorum. iyi ki var, iyi ki dünyada böyle biri var. 10 gün haber alamasam bile yalnız hissetmem herhalde o varlığını bir yerde sürdürüyor diye ama 10 gün de yok olmasın hani abartmayalım lütfen. umarım dostluğumuz da devam ediyordur gelecekte, e onca yazı yazıyorum senin için 40 yıl hatrımız da olsun, olmazsa da yazdıklarıma bakıp utanırsın umarım. şurda kırk yıl hatır istemişiz çok mu bunu bana çok mu görüyorsun hdjfk of yumo kendi kendime kavga etcem şimdi. neyse evt ne diyorduk 2025’te yeni olaylarımla kafanı şişircem hazırlıklı ol. seviliyorsun çok.
2025 yeni güzel başlangıçlara. umutluyum ve de mutlu olcam inşallah.
kendime de sarıldım çok. olacak olacak her şey çok güzel olacak üzülme sen.
benim için 2019'dan ve corona virüsünden sonra en güzel geçen yıldı. çoğu kişi de aynı şeyi düşünüyormuş. mutlu, sorunsuz, keyifli bir yıl oldu çok şükür. özellikle son yarısı benim için güzel bir seneydi. ancak ne zaman 2025'e girdik, birden herşey daha kötüye gitmeye başladı. keşke hiç bitmeseydi, kalsaydık 2024'te.
Maalesef dayımın öldüğü ama bundan ders aldığım sene. Artık hiçbir şeye sürekli üzülmememe vesile oldu. Eskişehir'e gitmem güzel oldu. Yeni eve taşındım. Kışında hasta oldum ama. 2025 otel yangını faciası dışında 2025 daha mutlu ve huzurlu olduğum bir yıl. Bu yıl bir antalya'ya da gideyim nasıl mutlu olurum. Her yıl güzel şeyler olabiliyor iyi ki. Hayata bakışımı değiştiren yıl.