Ne güzeldi o zamanlar. Hastalık yoktu ve maske denilen o illet şeyi takmıyorduk. Bir sahil kenarında güneşleniyor denize giriyordum. Uzaktan simiiiit denilen adamı durdurup iki tane simit alarak yemiştim. Heyhat.
Telefon kullanmayı bıraktığım, sosyal medya hesaplarımı kapattığım, interneti çok nadiren kullandığım dolayısıyla bol bol kitap okumaya, doğayla baş başa vakit geçirmeye fırsat bulduğum; bol bol deniz havası aldığım, dört duvar arasından güneşe çıkıp provitamin-D'lerimi çokça D vitaminine dönüştürdüğüm, uzaktaki aile bireylerimle bir arada vakit geçirebildiğim muhteşem ötesi yaz. Zorlu geçen 2 yılımın ardından yaşadığımı hissettim. Muhtemelen dolu dolu geçirebileceğim son yaz oldu bu, tadını çıkarıyorum.