lan zamanında dolarları cebe indirdikleri zaman hiç duyurdular mı bu turizmciler! umarım krizleri, 2001 banka krizine benzer. canımız biraz yanar ama sektör adam gibi yapılanır.
önce insanınıza yabancılar kadar değer verin, en azında bunu öğrenin.
Bodrumda 4 yildizli bir otel icin Avusturya da bir tatil portalindan 1 hafta her sey dahil sistemi ile 470 Euro belirtilen fiyat icin otelin sitesinde 750 Euro civari fiyat verildi. Söz konusu otelin Türkiyede birlikte calistigi ETS Turun sayfasinda da 867 Euro fiyat yer almaktadir. Oteli aradigimda ise internet sayfasindan daha yüksek bir fiyat olan 850 Euro civarinda bir fiyat verildi. Bu fiyat farkini sordugumda, bilgisayar IP numaram yurtdisindan oldugundan 750 civari fiyat verildigini, gercek fiyatin Türk vatandaslari icin belirlenen 850 Euro oldugunu, yabanci acentalara verilen fiyatlarin yabanci turistler icin oldugunu belirttiler. Vatandasligimi sordular. T.C. vatandasi oldugumu belirttigimde, bu sartlar altinda 850 küsür Euroluk fiyat üzerinden rezervasyon yapabileceklerini söylediler.
Yabanci acentalar veya internet üzerinden rezervasyon yaparsam ne olacagini söyledim, otele geldigimde resepsiyonda T.C. vatandasi oldugum belirleneceginden aradaki yaklasik 2 kat farkin tahsil edilecegini belirttiler.
Bu kriz döneminde, hem turist duasina cikip, hem de yillardir oldugu gibi kendi vatandasini "yolunacak kaz" gibi görmekten vazgecmeyen otellere ne denebilir ki? Beter olun!
sanırım bu yıl bir tek çeşme gibi yerli turiste oynayan ege kasabaları kazanacak. gittim gördüm tatil anlayışınız 5 yıldızlı otelden çıkmamak değilse çeşme'de insan gibi ağırlanma da var uygun fiyatlar da var. ha aya yorgi'ye gidip totomu deldiricem mafya kılıklı adamların taşagını yalayacagım diyorsan seni kimse kurtaramaz orası ayrı.
tanım : özellikle türk turisti almayan tum ısletmelerin batmasını dilediğim sezon krizi.
Kuzey kıbrısında bu lige girerek keyfimin tavan yapmasını temeni ettiğim olaydır. ayrıca bugüne kadar yerli turisti keriz olarak 5. sınıf vatandaş gören turizmcilerede hiç acımadığım olaydır. Halen bazı uyanıklar yüksekten fiyat vermeye devam ediyor.
Aslinda hak ettigi sona ulasti. Bir limonlu soda 30 tl fiyatina satiliyorsa diyecek bir sey yok. Tabi teror olaylarinin etkisi var yok degil ama birazda kendileri kasindi. Simdi yerli turistlerin kicini yaliyorlar.
geçen rus bi hatunla konuştum. herkes sochi'ye gidiyor, antalya'dan daha güzel dedi... evet rus bi hatunla yaşadığım tecrübe bununla sınırlı şimdilik...
öyle bir dibe vursun, ekonomiyi öyle bir siksin ki; garsonu, kapıcısı, yandaş şişik otel sahibi, servis şoförü, masörü, dalyarak animatörleri özetle ne kadar yamuk yumuk insan tipi varsa bu sektörde sağlam bir ayar yesinler. şimdi bu akaaaapeli yavşaklar diyecek ki "işte siz gezicisiniz, dış mihraklarla işbirliği içindesiniz". ben de diyorum ki yarrraaaklara gelin, sürüm sürün sürünün, yazarkasalar yağsın meydanlara eyyyyy hortumcular.
içler acısı durumdur.
--spoiler--
19 mayısta 4 günlük tatili değerlendirmek için gittiğim tatil köyünden izlenimlerimi aktarayım; yabancı turist yok değil ama çok az, çoğunluğunu iskandinav ülkelerinin ve ukrayna'nın alt gelir seviyesinde ki aileleri oluşturuyor. yerli turist profili de çok farklı değil. tatil köyünün %30'u faal durumda öyleki 1700 kişiye hizmet verebilecek bir tesis en fazla 600 kişinin yararlanabileceği büyük yemek alanında (bakınız resturant diyemiyorum.) yemek verebilmekte, 3 blok ve 20 villadan sadece 1 blok ve 5 villa misafir kabul etmiş. yemek kalitesi çok kötü, hindi ve tavuk üzerine çalışılıyor, personel sayısı ise neredeyse 1/3 düzeyinde. 4 bar bulunuyor ancak her bardan her istediğini alamıyorsun, plajda kokteyl içmek istersen faal blok'ta faaliyet gösteren teras pub'a... kahve içmek isteryen yemek alanında ki makineye kola bira almak istersen plaj'da ki bara gitmek zorundasın. bulunduğum ilk gün yoğunluktan dolayı yemek esnasında ne oturacak masa ne de yemek alabileceğim bir tabak bulamamak da işin farklı bir yönü. animatörler nasıl olduysa türkçeyi bir anda anımsamış gibi. ancak türk müşteri nasıl eğlenir bilmiyorlar. yabancı turiste yaptıkları sululukları yerli müşteriye yapamadıkları için gün boyu ağzı açık ayran delisi gibi koşturuyorlar. odalara konan şampuan ve sabun bile kalitesizleşmiş. fiyat olarak geçen sezonlardan evet daha hesaplı. ama ne ile ne aldığında çok önemli. yorumlarda okudum. yerli turist için aç gözlü diyorlar ya, o yerli turiste kurban olsunlar. valla zırnık acımıyorum. pastaları ceplerine koymaya çalışan ukraynalıları gördükten sonra asıl yamyam kim bunu iyi irdelemek gerek. yabancı turiste 80 euro dedikleri parasailing yerli turiste 150 tl'ye satmaya çalışan pazarlıkla 70tl'ye inen su sporları merkezi bu krizin en güzel örneğidir. 1700 kişi kapasiteli bir otel 600 kişi ile faaliyet gösteriyorsa şapkayı öne alıp düşünme zamanıdır. doğadan çalınan koca koca beton tesisler ne yazık ki bu sezon çürümeye bırakılmış fakat turizmci hala bu sene fiyat kırarsak şimdi sattığımız fiyata ulaşması 5 sene sürecek telaşında. oysa bilmiyorlar ki artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. ben tatil köyüne gittiğim için pişmanım. çünkü bu sektör vatandaşının değerini bilene kadar bence gidilmemelidir.
--spoiler--
mesaimi bitirip evime gidiyorum ,ne işverenler için ne de sektör için üzülüyorum . çalışanlardan hiç söz etmiyorum bile ,daha ucuz iş gücü için istihdam ettikleri personele girecek olursak konunun içinden çıkamayız.
neyse cidden beter olsunlar ,bir sektör çalışanı olarak dileğim bu .
Bu işin içinde olmasam inanırdım kriz olduğuna. Çalıştığım otele, yerli yabancı fark etmeksizin köpek gibi turist geliyor. iş sadece biraz yenilik ve inovasyona bakar.
Tamam bu işten ekmek yiyoruz lâkin kriz varsada sikimde değil yani.
Zira yüz bulur bulmaz bizi silken yabancıyı silken yerliye köpek çeken barzoların yokolması şart.Lahmacun 40 tele kriz geldi girdi göte. Bunlara verilen teşvik kurtarma filan da haram olsun verilmesin arkadaş benim param. Yansın alayı.
yorlo torosto foyot çokoyorlor diyerek ağzındakini çıkarmadan konuşan götverenleri bize göstermiş krizdir.
lan götü boklu zekanla sen düşünme. ekonomiden zerre anlamaz bunlar. ülkeye gelen turizm parasının bir gün kendi işini de etkileyeceğini anlamayacak kadar sikik bir insana gelip burada açıklama yapılmaz zaten. bunları siyanür ile zehirleyeceksin ki, ülkenin kamburu gitsin.
Bir turizmci olarak üzüldüğüm ama bir turist olarak oh olsun diyen insanlara hak verdiğim krizdir. Yazılanlara bakıldığında genel olarak 2 nedenden insanların bu kadar nefret dolu oldukları görülüyor.
1- Bizi adam yerine koymadılar : yüzde yüz katıldığım şikayettir. gerek işim olması nedeni ile gerek iyi kötü harcayabilecek param olması nedeni ile bodrum, çeşme gibi yerlerde eşek yükü ile para verilip girilen beachlere gittiğimde personelin size kesinlikle insan gözü ile değil, hangisinin daha çok parası varsa ona yavşayayım diye baktığını, giriş parası verdiğiniz ve gittiğinizde bomboş olan plajda sadece en arkadaki şezlonglara oturabileceğinizin, önlerin hepsinin rezerve olduğunun beğenmiyorsan siktirip git der gibi bir ses tonu ile söylendiği, ama ben x in (mekanın sahibi) arkadaşıyım deyip aradığınızda bir anda en önlerin hepsinin müsait olup emrin var mı abi moduna geçildiği , yani paran yoksa siktir git muamelesi yapanların şimdi ağlıyor olduğunu görünce müthiş bir haz duymamak mümkün değil.
2- Yunan adalarına giderim daha ucuz : Yunan adalarının çoğunu görmüş biri olarak diyebilirim ki , işin bu kısmı bir miktar doğru olmakla beraber tam olarak gerçeği yansıtmıyor ve türkiyeye haksızlık yapılıyor. Öncelikle karşılaştırmanın doğru yapılması gerekir. Bodum'un en bilinen otelinin fiyatı ile (gecelik 500 euro) yunanistanın sıradan bir adasının konaklama fiyatını karşılaşıtırıp o paraya şunu yaparım diyemezsiniz. her şeyin yolunda olduğu geçen sene de yine herhangi bir yunan adasında kalabileceğiniz fiyata ( 50-60 euro, 2 kişi) türkiye'de yine aynı standartta bir otelde kalabilirdiniz. içki fiyatları hariç her konuda elma ile elma, armut ile armut karşılaştırılsa fiyat farkının çok yüksek olmadığı görülür. Yunanistan ile aramızdaki en ciddi fark adamların en luks beach'inin bile girişte ya para istememesi, ya da 2-3 euro istemesi ( bir de otopark parası diye bir şey yok, isteyeni döverler muhtemelen).
Ben ne yapacağım : Kriz olmasaydı bile bu sene 4.,5. defa bodrum'a gideceğime aynı parayı verir daha önce gitmediğim , türklerin çok gitmediği adalara giderim diye düşünüyordum. yine aynı şeyi yapacağım. ama bunun sebebi çok ucuz olması değil, muhtemelen aynı maliyete yeni bir yer görecek olmam.