çalışana 3 kuruş maaş verirsen, elindeki bütün devlete ait işleri satarsan, telefon, benzin, internet doğalgaz faturalarında dünyanın en pahalısıysan, tabiki batmazsın.
evdeki televizyonu, buzdolabını satıp paramız var demek gibidir. Türkiye'deki onlarca kurumu sattıktan sonra, ekonomimiz iyi demek ne derece doğrudur, bundan on yıl sonra durum ne olacak, gibi soruları beraberinde getiren büyümedir. büyüyen şeyler var fakat bu ekonomi mi, yoksa birilerinin cüzdanı mı, orası muamma.
3 dönem üst üste başbakan olan ve dördüncüsü için hazırlanan büyük başbakan recep tayyip erdoğan ve kurmaylarının büyük fedakarlıklarla kurdukları ekonomik sistemin işlediğini gösteren kanıtlardır.
ihracat yapmak için daha fazla ithalata gereksinimi olan, bu nedenle cari açığı her geçen gün daha da artan sağlıksız bir ekonominin şişmek olarak tanımlanan genişlemesidir. balon gibi yani.
gerçek potansiyelimizi gösteremeyeceğimiz büyümedir, olursa. yıllardır tüysüz yetimin hakkı ayakkabı kutularına girmese kim bilir daha ne kadar büyürdük biz.
Çok ciddi derecede sanayimizin başarılı olması. Hatta çoğu yapamadıkları parçaları bizim Ankara ostim de mühendislik firması ve atölyesi olarak üretmemizdir. Öyleki almanların yapamadığı çoğu talaşlı imalatı dötümle yaparım. Sadece lazım olan bir cnc,torna,freze,autocad programı ve benim zekam. 2014 yılında yapılan işlerede şapka çıkarmak gerekir. bknz ıpart destekli süt tesisleri. inşaat ve sanayi can demektir kan demektir. Çoğu mimar,mühendise,emekçiye,işçiye istihdam demektir. Biz büyük ülkeyiz.
Ortalama yıllık geliri 20 bin avro olan avrupa sıkıntı da, ama 30 milyonluk nüfusu ayda 1000 liranın altında yaşamak zorunda olan türkiye büyüdü ?.e sorarlar ozaman, kimin kucağında büyüdün ?.