bugün

dün gece sinemada boş yer bulup arkadaşla izleme şansı yakaladıgım ama yeter be abicim yeter artık şu amerikan abartması diyerek isyan moduna geçtim.
--spoiler--
yıllardır anladık teksiniz büyüksünüz her bir bokta siz bir şekilde kurtarırsınız kendinizi de bu kadar da olmaz. şimdi şanslı bir ailemiz var koca amerika da tek akıllı aile bunlar. ateş topları fırlıyor, yer yarılıyor, köprüler çöküyor, depremlr oluyor, ebesinin .mı yırtılıyor ama bu ailemize hiç bir şey olmuyor. evet şanslılar ölmeyince ölmüyor degil mi ? hele bir başbakanları vardı hiç ölmeyecek sandım. allah tan sel suları geldi de aldı götürdü. o ara arkadaşa bu adam burdan da kurtulur dedim. neticesine film. film oldugu için zaten türkiye ortalıkta yoktu. gemide zirve olaylarında falan. israil de yoktu. bunun sebebini davosta bir daha gelmem diyen başbakanımızın suçu olarak görüyorum. bir daha da gelmem dedi ve durum buraya kadar geldi. bakın bu yüzden türkiye cumhuriyeti kalmadı hepimiz öldük. efeckt olara diyecek bir şey yok ama konu işleyişi olarak çok mantar ve tarafsız. (bkz: knowing)de bu tarz film ama 2012 filmine 10 basar konu olarak ve bakış açısıyla. amerika da yaşayan bir kaç arkadaşım hep derdi çok aptal insanlar ne verirsen onu bilirler diye. aralarından tek kıta kendileri oldugunu sananlar bile varmış. bu filmde onun bir özeti. efeckt olarak güzel ama konu ve tarafsılıgı bakımında bok ötesi bir film. 3 saat bir çok şey boşa işlenmiş.
--spoiler--
22 aralık 2012de hepsinin bos oldugunu gorecegimiz kurgu olayi. insanlık tarihinde her 10 yilda bir kıyamet kopar. 2000 de de koptuk mesela. Mayalar yaşıyor olsaydı gotuyle gulerdi heralde.
türklerin neden o gemiye alınmadığını anlamadığım filmdir. hani amerika'nın müttefiğiydik biz. g.t korkusuna unuttular bizi.

(bkz: bütün felaketlerin amerika nın başına gelmesi)
(bkz: lan biz insan değilmiyiz)
(bkz: şakir koş kıyamet kopuyor)
görsel olarak müthiş bi film.gel gelelim karakterlerin işlediği konular gerçekten çok banel.boşanmıs bi ailenin yaşadığı olaylar.baba-kız ilişkileri.daha orjinal bi sey yaratılabilirdi.film zaten belgesel gibydi.bu yüzden karakterler üzerinde pek fazla durmadım.
adı: (bkz: the efect) olması gereken film.

uzun ve detaylı sayılabilen bir giriş / gelişme bölümü... fakat pat! diye sonuç. film biter... *
-pakistanlı bilim adamının da tam tusunami sırasında cep telefonu ile görüşme yapması tarihi seyirciyi kekleme sahnelerine de adaydır.

-lan hesapta dünya bitti bitecek, bu hıyar gsm şebekesini kullanıyor. "haaaasiktir lan" dememek için bünyem iç çatışmaya giriyordu... hadi iridyum falan olsa neyse.
amerikan propogandasına alışkın bünyeye g8 takviyesi yapılması yeni trendin ne olduğunu gösteriyor. bunun yanına klasik nicholas cage esprilerini uyarlayan j cusack ın oyunculuğu filmi apokaliptik yapının dibine vurduruyor. halkıyla ölüme giden kahraman amerikan başkanı, aile babasının mücadelesi, ultra zengin kesimin bir anda mazlum a dönüşmesi gibi ara sıcakların arasına ana yemek olarak konulan başarılı efektler filmi ciddi anlamda kurtarıyor. kurtarıyor derken, imdb nin 6.7 gibi yüksek bir not vermesi filmi izlenebilire yükseltmiş.
Roland Emmerich yönetmenliğinde çekilen aksiyon dolu bir film. genel eleştirilere katılıyorum amerika her zaman ki gibi dünyayı kurtarıyor buna benzer yüzlercesini izlediğimiz feleket senaryolarından biri bu anlamda kötü. filmin görsel efektleri ise gerçekten çok iyi sizi içine öyle bir çekiyor ki kendinizi bazı sahnelerde sinemanın koltuğuna yapışmış buluyorsunuz. film için aşağı yukarı herkes aynı şeyi söylemiş zaten ama yine de gidip görün kendi tecrübenizi yaşayın. aksiyon severler zaten bu filmi kaçırmayacaklardır.
amerika bittii masonlar amerikadan desteğini çekiyor yeni bir zırha bürünecekler gibi rivayetlerin dolaştığı dönemde gizliden gizliye çin milliyetçiliği yapılmasıyla dikkatleri çeken film.

"bu gemileri bu kadar kısa sürede sadece çinliler yapabilirdi" gibi bir cümleyi hangi akla hizmet filme koyabilirler ki başka türlü?

efektlerin güzelliği ile dikkat çeken film olmuş ayrıca. son sahnelerde farklı bir tip kamera kullanmış olmaları da dikkatimi çekti, bir an gözlerim mi bozuldu yoksa demeye başlamıştım sonradan farkedebildim 3 boyutlu çekim yapmaya çalışmışlar gibi geldi bana. ama filmin ilk sahnelerinde farklı kamera son sahnelerde farklı kamera hoş olmamış gibi geldi bana.
ciddi anlamda kötü bir film. hayır çok kör gözüne parmağım şeklinde olmadıkça bu tarz hollywood filmlerinin amerikan propogandası şeklinde eleştirilmesine karşıyım. ne olacaktı şekerim, cüneyt arkın mı kurtaracaktı dünyayı? bir amerikan filmi olması yanında bahsettiğimiz ülke de amerika, yani bir doğal felaket durumunda bütün dünyanın el açacağı ülke o. bu sebepten geçelim ıvır zıvır propoganda filmi geyiklerini, propoganda falan yok, üstelik bir sinema filminin politik izler taşıması gibi bir gerekçe hiç yok. politika isteyen belgesel izlesin falan..

ama herşey bir yana çok çok kötü bir film olmuş. evet görsellik tavan yapmış bu filmde, hakkını teslim etmek şart. o köprülerden, binalardan dökülen insanlar sanki üstümüze üstümüze geldi arkadaş. iyi güzel de yeterli mi bu bir sinema filmi için? izlemeyenler için söyleyeyim, atv'de zırt pırt yayınlanan delta harekatı tarzı filmler kadar "özgün" bir senaryo vardı filmde.

not: son sözüm sana amerikan sineması. evliliğin yürümeyeceği aşikarsa o çocukları yapmayın lütfen. bir de hep mi babalar suçlu be, pöf!
dünyanın sonu olarak belirtilen günü 21 aralık 2012 yani cuma günü olarak tanıtan film böylece ciddi bir müslüman izleyici kitlesi elde etmiştir.
bok gibi film. görsellik açısından zengin ancak yine klişelerden sıyrılamamış bir film izlemiş olmanın haklı eleştirisini yapıyorum; olmamış.

klişeleri ortaya koyarak filmi beğenmediğimi belirttim. çünkü filmde; daha önceki emsalleriyle aynı sahnelere ve aynı sonuçlara mütemadiyen şahit oldum. resmen ezbere çekilmiş, birazcık efekt serpiştirilerek seyircinin önüne sunulmuş bu film. açılan derin kanyonların hakkını vermeliyim ancak, müthiş bir oyunculuk performansı gördük kendilerinden. bravo.

ne dünya yok oldu, ne de tüm insanlık. bi oldurun be abi. gözünüzü seveyim.
film bence vakit kaybı değil. fakat oyunculuk efektlerin yanında figüran kalıyor. abuk subuk diyaloglar var. mantıksız eylemler var. çoğu zaman komik bile değiller. işin eğlencesine bakmak lazım tabi, ben o rus adamdan ve woody harrelson'ın karakterinden accayip keyif aldım mesela. fakat bu adam, bu yönetmen, ısrarla görsel efekte sırtını dayayıp (ki bunu yenilikçi bir anlayışla da yaptığını söyleyemeyiz, sinemaya yeni bir ifade alanı yarattığını düşünmüyorum, düşünene de bırak allasen derim) kaç filmdir diğer unsurları hiçe sayıyor. oyunculuktan senaryodan değil insanların ilginçliklerinden, ya da bentley'den falan kuruyor filmin altyapısını. klasik dağılmış aileyi de oturtmuş ortaya, dünya yıkılırken aile birleşicek, bak bak. köpeği de kurtardı son anda. neyse ki john cusack olayın farkında biraz, yalaklıktan ödün vermiyor. filme giderken bunları bilerek gidiyoruz tabi ne desek boş, afişte de yazdığı gibi: bizi uyarmışlardı.
tami tamina 1 sene bu filmi bekledim ve tam anlamiyla olmasa da fiyasko bir film.
Böyle bir filme böyle bir senaryo hic gitmemis. Beklentinin altinda olmasina ragmen aksiyon senaryolari muhtesem ötesi bir film. yaklasik 3 saat süren bu filmde bolca aksiyon yasayabiliyor ve gelecekte "eger olursa" diye düsünürken; sonunun gercekten de filmin sonu gibi happy end ile bitmeyecegini hayal ettirebiliyor.
film abartilmis mi? filmdir abartilabilinir. Fakat yine de senaryoyu cozutturmanin bir alemi yoktu. Hic yoktan bir cogunun ölmesini beklerken (hayale göre bile ters), bir cogunun kurtulmasi ve sonuna dogru ask ve mesk meseleleri de konu alininca tamamen tema disina tasmis bir film halini almis.
filimin ilk bütün bölümü ve ikinci bölümün baslangicina kadar hersey yolunda, yorumum sadece sonlara dogru uzatmalara oynamasi.
herseye ragmen izlemeye deger, güzel bir film.
kimseye bakmayın gidin. efektler bir harika. şunu da unutmayın (bkz: 2012 filmini eleştiren dinci yobaz) anlayan anladı.
olmuş bu. Sadece Görsel şölen için bile izlenebilirliği var.
Yılbaşı gecesi eğlence yapamayacağımız yıl.

-abi 2012 ye girmemize bi dakika kaldı.
+Biz mi gircez o mu gircek acaba?
(bkz: Independence Day) ve (bkz: War of the Worlds) gibi görsel şölen sunan amerikan filmi. günümüz teknojojisini, bilgisayarın gelişimini ve saireyi saymassak şu, hemen satırlarımın başında yazan iki filmden daha da kötü olmuştur.

filmin sonlarına doğru gerçek su ile yapılmış sahnelerdeki yavanlık ve basitlik bariz bir şekilde belli olmaktadır... mükkemmel bir göz be efekt bilgisine sahip olmaya gerek bile kalmadan hemde.

reklamının iyi yapılmış olan ama hayal kırıklığı yaratan filmlerden. sadece görüntü var, başka da hiç bir albenisi yok.

--spoiler--
-susuuun !! suuuussuuuuuunnnn!!!... m o t o r... ç a l ı ş! "grııınnnnn".
--spoiler--
fragmanların toplamı filmdir. fazlası yok. fragmanların akla getirdiği, merak edilen soruları da cevaplarsak filme gitmeye gerek de yok:

--spoiler--
1) kıyamet meteor çarpması vesaireden dolayı değil, güneşteki patlamadan dolayı oluyor. nicolas cage'in son filmi knowing te de aynı konu işlenmişti, filmde güneşteki patlama dünyayı kavurmaktaydı.. ancak bu filmde ne hikmetse dünya ateş topuna dönmüyor, her nedense bu patlama yerküreyi es geçerek dünyanın magmasına etki ediyor. magma büyüyor, ve kıtalar sıvı magma üzerinde kaymaya başlıyor, depremler başlıyor.
2) kıyamet ilk önce los angeles ta başlıyor. o yüzden "uçakla kaçıyorlar ama nereye inecekler ki" düşüncesine cevap veriliyor. diğer yerler o an için sağlam.
3) meğerse bazı dünya ülkeleri 3 yıl önceden bu kıyameti anlıyor, ve tsunamiye dayanacak gemiler inşa ediyor. işte fragmanda sürekli felaketten kaçan kahramanlar bu gemilere ulaşmaya çalışıyor. ve tahmin edin? wait for it! ulaşıyorlar sonunda..
4) peki ama bu her tür canlı ve insanı barındıran gemiler nereye gidecek sularla kaplanmış dünyada? işte yerküre yeni kıtalar yarattığı için depremler sonrasında, felaketler sonrasında su altında kalmayan yere varıyorlar. film bunun için ümit burnu'nu layık görmüş.
(bkz: waterworld)
5) evet ayrılmış karı koca yeniden barışıyor.
--spoiler--
12. ayının 12. gününde nikah patlaması olacak yıl.
türkiyenin dış borcunun biteceği yıl .

http://www.tumgazeteler.com/?a=2449453

(bkz: kıyamet alametleri)
doldur cepleri namık şeklinde yapılan amerikan filmlerinin ilham kaynağı yıl.
güzel görsel efektleriyle; beğenmeyenlerin halt ettiği film. ***
nuh tufanının modernize edilmiş hali tadında bir filmdi. görsel efektlerine hayran olmamak elde değil.
maya takviminin bittiği yıldır. sadece bu yüzden pek çok insan kıyametin bu tarihte kopacağını düşünmektedir. Çok zeki birisinin filmini yapıp para bastığı filmdir aynı zamanda.
filmin fragmanında ki "mayalar bizi uyarmıştı, onları dinlemeliydik" kısmına bayılıyorum ya. lan dinleyip napcaktın, kıyamet kopuyo anasını satiim.