yarın başlayacak olan turnuvadır.
şüphesiz avrupa'daki tüm basketbol severlerin gözü burada olacak.
herkesin favorisi tabiki de cska moskova'dır. ama benim gönlüm olympiakos'tan yana.
şimdi takımlara bir göz atalım.
cska: bu sezon yaptığı hamlelerle herkesin bir anda gözünü korkuttular. milos teodosic, nenad krstic, andrei kirilenko ve viktor khryapa bu takımın en önemli parçaları. önlerine geleni ezdiler. ama bilbao ve galatasaray deplasmanlarından çıkamadılar. final four'da bu 4 önemli parça haricinde diğer oyunculardan da katkı almak zorundalar. rusya'nın yükselen değeri alexey shved ve jamont gordon'dan gelecek katkı onları çok rahatlatır. sanırım bu takım için yazılacak fazla bir şey yok.
pana: final four'larda görmeye alıştığımız bir takım. obradovic önderliğinde hep buradalar. bunu bir alışkanlık haline getirmeyi başardılar. pana denilince akla sanırım dimitris diamantidis gelir. her sene olduğu gibi bu sene de takımını sırtlamaya devam ediyor. takımdaki diğer önemli parça şüphesiz mike batiste'tir. bir amerikalı olmasına rağmen avrupa basketbolunu çok iyi öğrendi. yıllardır bu takımın vazgeçilmezlerinden biri. belki de pana için bu final four'un en kilit adamı romain sato olacaktır. çeyrek final serisinde dökülen bu abimiz eğer istanbul'da yine yokları oynarsa pana şampiyonluk beklemesin. katkı alması gereken diğer önemli oyuncular ise nick calathes, kostas kaimakoglou ve efsane sarunas jasikevicius'tur. tecrübe faktörüyle pana'nın burada şampiyonuk kazanması beni yanıltmaz.
barcelona: son yıllarda ispanya'da basketbolun lideri konumundalar. takımın lideri juan carlos navarro bu sezon el'de beklenen performansı verdiğini düşünmüyorum. bir var bir yok. ama burada ona çok iş düşecek. her takımın kalitesini belki de oyun kurucu belirler. marcelinho huertas her ne kadar geçmiş sezonlarını aratsa da bu takımın en önemli parçalarından biri. yapacağı asistler takımına hayat verecektir. her takıma chuck eidson gibi oyunun her alanında katkı veren oyuncular lazım. barca birazcık bu özelliğiyle diğerlerinden sıyrılıyor. avrupa'nın ve günümüz basketbolunun en modern 4 numarası olan erazem lorbek'in pota altında vereceği mücadele bu takımın kaderini belirleyecek. pete mickeal'i de es geçmemek lazım.
olympiakos: sene başında bütçe kısıtlamasına giden bu takımın burada olacağını söyleseler çoğu kişi gülerdi heralde. ama ivkovic gibi bir koç olunca bu imkansızlık ortadan kalkıyor. takımı en önemli yıldızı vassilis spanoulis üzerine kurarak işe başladılar. her ne kadar sene başında çuvallasalar da sonradan takım rayına oturdu. bu adama çok ihtiyaçları var. bu adam olmadan kesinlikle ve kesinlikle olmayacaktır. diğer önemli bir isim her zaman bomba gibi patlamaya hazır olan georgios printezis. ivkovic'in prenslerinden biri. ona da burada çok iş düşüyor. sene başında pota altında sorunları vardı. kyle hines gibi muhteşem bir mücadele örneği gösteren başka bir isim yoktu çember altında. kış aylarında yaptıkları richard dorsey hamlesi belki de onların buraya gelmesini sağladı. bana göre avrupa'nın en iyi 5 numara savunmacısıdır. yine yeni gelen acie law'ın da katkısını es geçmemek gerekir. olympiakos'un en azından bir final görmek istiyorsa pero antic'in ribaund katkısına çok ihtiyacı var.
şirinevler civarına yunan, rus ve ispanyol turist yağmasına sebep olmuştur. sağolsunlar dükkanda yemek namına hiçbişey bırakmamışlardır. bu arada; ispanyollar çok çirkef. lan 4 liralık kokoreçin neyine pazarlık yapıyosun?
panathinaikos'un şanlı direnişine rağmen cska'ya bu yıl üçüncü kez boyun eğmesiyle,olympiakos'un favori barcelona'yı spanoulis önderliğinde geçmesiyla başlamıştır.finalde cska, olympiakos'u tokatlar gibi gözükmektedir ve olympiakos'un tek çıkar yolu canla başla savunma yapıp * rakibi düşük sayıda tutmaktır.
