Arkadaşlarla anlaşılıp gecenin bi vakti hedefe koyulan arkadaş kişisinin duvarına baştan aşağı onlarca yazı girildiği dönemdir. Salak salak sözlerden gereksiz itiraflara, canım çok tatlısın annenlere selamlar'a kadar birçok şey yazılır, o arkadaş kişisi de uyanıp bilmem kaç tane bildirimle karşılaşınca delirirdi. Bi de tek tek silmesi gerektiğinden o arada duygu ve düşüncelerini dile getirmek için epey vakti olurdu hey gidi.
Bir de Twitter ve instagram da olmadığından "ne düşünüyorsun" kutucuğu anlamlı sözlerle, müthiş tespitlerle coşturulurdu. Zaman tünelinin vuku bulmasıyla - ki tekrar tekrar allah belasını versin - eski gönderileri nasıl sileceğimizi şaşırır hale geldik sonradan.
Şimdilerdeyse tamamen etkinlik takibi, okul duyuruları ve gezilen yerler için albüm oluşturmak için kullandığım sitedir kendisi.
çete savaşları diye bir oyun vardı ilk zamanlar. sırf bu oyunu oynayabilmek için facebook'a kayıt olmuştum. zaten ilk kayıt olduğumda da facebook'u böyle üyelik alıp oyun oynama sitesi sanıyordum. oyundaki arkadaşlarımı ekliyordum hep. daha sonra sosyal hesap olarak kullanmaya başladım.
dokunmatik olmayan tuşlu nokia markalı telefonlarımızla girerdik sıra altlarında. ne günlerdi be.
Duvar ve duvardan duvara gibi nefis özelliklerin olduğu, bölümleri taşıyarak istediğiniz yere yerleştirebildiğiniz bugünkünden çok daha zevkli bir facebook'tu.