Serap eserin uğradığı alçak saldırı sonrası içler ürperten ölümü, muhsin yazıcıoğlu' nun ülkenin ileri dönemlerini etkileyen şahibeli ölümü, verdiğimiz onca şehit ve habur rezaletidir.
Dünya açısından düşünürsek, michael jacksonın erken ve ansızın gidişi bir neslin bünyesinde aşılması zor üzüntüler bırakmıştır.
sanat dünyasında gazanfer özcan ın vefatı,
futbol dünyasında enke nin intaharı olabilir,
dünya açısından michael jackson un ölümü,
ülkemiz politikası açısından muhsin yazıcıoğlu nun vefatı,
ülkemiz gündeminde yankı bulanlar açısından, pkk lı köpeklerin dünya şampiyonu olmuş milli takım gibi karşılanması, askerlerimizin komutanlarımızın hain gibi gösterilip yargılanması, her sene ki gibi ülkemizin güvencesi olan askerlerimizin şehit olması olaylarının son bulmaması, iktidarın hala yüzümüze baka baka ülkenin içine sıçması,
benim açımdan da, (bkz: dedenin ölmesi/#4466238) olarak sıralayabiliriz*.
ne münevvere yandı yüreğim ne de michael jackson'ın ölümüne. herşeye dayandı da aptal ruhum bir türlü sindiremedi beynim o dağdan inenlerin davullarla zurnalarla karşılanmasını. bir türlü sindiremedi beynim daha hala neden hükümetin 2002'den beri iktidar olduğunu.
Bir yiğit vardı gömdüler şu karşı bayıra...
Arkadan kefenini, gömleğini soydular.
"Aman kalkar!" deyip üstüne taşlar koydular,
Bir yiğit vardı; gömdüler şu karşı bayıra.
Yiğidim, hele anlatıver olup biteni!
Sen dertli, vatan dertli, oturup ağlayalım...
Ağlayıp da sinelerimizi dağlayalım,
Yiğidim, hele anlatıver olup biteni.
Ses ver yiğidim, yoksa beni duymuyor musun!
Yıllar var ki hep hayalinle oynaşıyorum,
Kalkıp geleceğin ümidiyle yaşıyorum...
Ses ver yiğidim, yoksa beni duymuyor musun?!
Sırtımda ardan bir gömlek, yılların vebali,
Ümitle ışıldayan gönlüm, seni bekliyor;
Kah göklerde uçup, kah yerlerde emekliyor.
Sırtımda ardan bir gömlek, yılların vebali.
Her tarafta harab eller, baykuşlara bayram,
Köprüler birbir yıkılmış ve yollar yolcusuz,
Gelip uğrayanı kalmamış çesmeler, susuz..
Her tarafta harab eller, baykuşlara bayram.
iradelerde çatırtı, ruhlarda müthiş şok,
Tarihi yağmaladı bir düzine tarihsiz;
Değerler altüst oldu, mukaddesat sahipsiz,
iradelerde çatırtı, ruhlarda müthiş şok.
Tıpkı rüyalarda olduğu gibi diril, gel!
Beyaz atının üzerinde bir sabah erken;
Gözlerim kapalı ruhumda seni süzerken
Tıpkı rüyalarda olduğu gibi diril, gel!
45 saniyeliğine ünlü olan şehitlerimiz,canlarımız..
muhsin yazıcıoğlu'nun talihsiz ölümü..
bir de en kötüsü, aponun piçlerinin davul zurnayla karşılanması
Amacı bile belli olmayan aptalca bir saldırıda yanarak hastaneye kaldırılan ve hayat mücadelesini 29 günün ardından kaybeden biricik kardeşimiz Serap Eser.
elbette kişiden kişiye değişecek olaylardır. birisi çıkıp ben en çok münevverin katledilişine üzüldüm diyorsa buna hiç bir şey diyemeyiz, o kişinin bam teline dokunan olay bu olmuştur veya yıllardır içinde sakladığı hüznü açığa vuran son darbe olmuştur.ama ben bu senenin en üzücü anlarından birini bu başlığı okuduğum dakikalarda yaşıyorum diyebilirim.
helikopter kazasında ölen bir insan sırf milliyetçi olduğu için şehit ilan edilebilir mi?
veya bu ülkede çağdaşlıktan yana insanlar illa kemalistmidir?
bir kişi hem serap için hem ceylan için üzülemez mi?