antreman seansı istanbul trafiğini aratmamaktadır. spin atanlar mı dersin, yoldan çıkanlar mı dersin, kaza mı dersin hepsi var. az daha zincirleme kaza bile oluyordu.
red bull takımının vettel 2. sırada ve button'ı sıkıştırırken inanılmaz bir taktik deha sergileyip kendisini pite aldığı ve 3. sırada bitirmesine neden olduğu yarış. rubens de boktan kalkışı ve beraberinde abuk subuk geçiş hamlesi denemeleriyle button'ın ekmeğine yağ sürmüştür. button da yapması gerekeni yapıp sessiz sakin sürmüş ve kazanmıştır. kendisini tebrik ediyor red bull ve rubens'e de saygılarımı sunuyorum.
asıl eğlenceli konuya gelirsek;
ntv'den bu yana formula 1 yarışı sunmayan okay karacan ,kaç zamandır beklediğim gibi, çok keyifli bir sunuş gerçekleştirdi.
şimdi açık konuşalım,yarışı serhan acar sunduğu zaman yarışa daha hakim olarak izliyoruz burası kesin.ancak okay karacan anlatınca ben daha fazla eğleniyorum.Bunda kendisini kişisel olarak sevmemin yanında,yaptığı hataları farkettğindeki içtenliği,heyecanlı anlarda ne hissediyorsa onu yansıtması,arada sırada isyan etmesi,anılardan söz etmesi,ne bileyim bu yarışı bitirirken "biraz sonra çok önemli açıklamalar yapacağım" deyip keh keh gülmesi de etkili etmenler.
Ben yarışlarda böyle tepkiler istiyorum.Yukarıdaki girilerde örnekleri var. "o garajdaki naomi campbell mıydı?" "- kers de yalan oldu zaten" ya da "iki inatçı keçi gibi" cümleler duymak istiyorum. bu yarışta sözü geçmedi ama bayan hakkinen'e selam göndermesini istiyorum. velhasılı serhan acar iyi,hoş da okay karacan anlatınca yarışı arkadaşlarla sohbet havasında geçtiği için seviyorum.
bu kadar.
eğer neden trulli'nin sonucuyla başladım derseniz,severim kendisini de ondan.
