2008 yili cari aciginin 40 milyar dolar beklenmesi

entry12 galeri0
    ?.
  1. 2008 yılı sonu için beklenen cari açığın ( yani ihracat - ithalat + turizm gelirleri + diğer gelirler ) 40 milyar dolar civarında olmasıdır.

    50 milyar dolar ve üzeri olacağına ve finansmanında sıkıntılar olacağına dair görüşler belirtilmekteydi.

    tabii ki 40 milyar dolarlık cari açığın daha da azaltılması gerekmektedir.
    1 ...
  2. ?.
  3. ekonominin akp'si chp'si mhp'si olmaz diyenler iktisattan ne kadar çakıyor bilemiyorum ama. ekonominin akp'si nasıl olur onun en güzel yanıtıdır cari açık kavramı.

    2002 cari açık--> 626 milyon dolar
    2003 cari açık--> 8 milyar dolar
    2004 cari açık--> 15.5 milyar dolar
    2005 cari açık--> 23 milyar dolar
    2006 cari açık--> 31 milyar dolar
    2007 cari açık--> 38 milyar dolar

    2008 tahmini --> 40-45 milyar dolar arası...

    bir de demezler mi daha da azaltılması gerekmektedir diye. şimdiye kadar ne kadar azalttınız ki cari açığı daha da azaltacaksınız. yanlış kur ve ekonomi yönetimi politikaları ile iktidara geldiklerinden beri 6 senede cari açığı 80 kat arttırmış bir Akp yönetimi var karşımızda. evet ekonominin akp'si olmaz.

    yolmaya devam...
    8 ...
  4. ?.
  5. cari açığın savunulacak bir tarafı yoktur.

    ancak 200 milyar dolarlık ekonomi içinde 15 milyar dolarlık cari açık büyük görünebilir , 750 milyar dolarlık ekonomi içinde 40 milyar dolarlık cari açık finansmanı yönünden sıkıntı oluşturmayabilir.
    2 ...
  6. ?.
  7. ?.
  8. dün ihracatçılar meclisinin açıkladığı türkiye'nin 11 aylık ihracat miktarı olan 120 milyar doların üçte birinin boşa gittiğinin işaretidir.
    0 ...
  9. 1.
  10. içinde bulunulan ekonomik konjonktürün yorumlanmasında sanıldığı kadar güvenilir bir parametre olmayan beklentidir.

    şöyle ki, cari açık kabaca, cari yıl içinde dış aleme yapılan satışlar ile dış alemden yapılan ithalat arasındaki olumsuz farktır va yıl içindeki dış alemle girilen maddi iktisadi ilişkilerin kümülatif sonucunu verir. oysa ki, içinde bulunduğumuz sürecin temel belirleyeni likidite daralmasıdır, yani asıl konuşmamız gereken 365 gün boyunca ne yaptığımızdan çok kısa vadede yabancı borç verenlere ne ödemek zorunda olduğumuzdur.

    reel sektörün borç miktarı ve vade dağılımı hakında net bilgiye ulaşmak zor ancak, bankalarımızın sendikasyon geri ödeme takvimleri, bu kredilerin önemli bir kısmının temdit edilemeyeceği göz önünde bulundurularak incelendiğinde, 40 milyar dolarlık cari açıktan daha önemli dertlerimizin olduğu kannatine varılacaktır:

    sırasıyla, Banka/vade/milyon dolar

    Akbank
    Aralık 2008
    550

    Vakıflar Bankası
    Aralık 2008
    500

    Yapı Kredi
    Aralık 2008
    700

    TSKB
    ocak 2009
    40

    Alternatifbank
    Ocak 2009
    135

    Bank Pozitif
    Şubat 2009
    66

    Akbank
    Şubat 2009
    500

    Türk Exim
    Mart 2009
    250

    Bank Asya
    Nisan 2009
    86

    işbank
    Nisan 2009
    900

    TSKB
    Nisan 2009
    105

    Garanti Bankası
    Mayıs 2009
    600

    Akbank
    Haziran 2009
    500

    Vakıflar Bankası
    Temmuz 2009
    750

    Şekerbank
    Temmuz 2009
    80,5

    Tekstilbankası
    Ağustos 2009
    266

    Şekerbank
    Ağustos 2009
    170

    MNG Bank/Turkland Bank A.Ş.
    Ağustos 2009
    75

    Türk Exim
    Ağustos 2009
    175

    Akbank
    Ağustos 2009
    1.000

    işbank
    Eylül 2009
    800

    YKB
    Eylül 2009
    1000

    ha, bu arada o likdite sıkıntısı da cari açığın sonucudur diyenler çıkacaktır.
    evet, haklısınız!..
    0 ...
  11. 2.
  12. 10 aylık cari açık 38 milyar dolar civarındadır.

    yıl sonunda 50 milyar doları aşacak , finansman sıkıntısı çekecek diye kara tablolar çizenler yanılmıştır.

    ayrıca bankaların sendikasyon kredileri hakkında ise bankalar 2008 sonunda sendikasyon kredilerini sorun çıkmadan rahatlıkla yenilemişlerdir.
    1 ...
  13. 3.
  14. Türkiye, 2008 yılını 41.4 milyar dolarlık cari işlemler açığıyla kapatmıştır.
    1 ...
  15. 4.
  16. açığımızın sadece bir kısmıdır.

    ekleyelim

    (bkz: 8 milyar dolari oder yola devam ederiz)
    0 ...
  17. 5.
  18. öncelikle, cari açığın gsmh içerisindeki oranına bakılarak bir yargıya varılması gerekir,

    2002 yılında 1 milyar dolar civarında cari açık varken gsmh 220 milyar dolar civarında idi,
    2007 yılında ise 38 milyar dolarlık cari açıkla türkiye, 650 milyar dolarlık bir gsmh'ye sahipti,

    ekonomi büyüyecektir, cari açık oluşabilir, ancak önemli olan ekonomiyi krize sürmeden, açığın sürdürülebilirliğidir.
    0 ...
  19. 6.
  20. cari açığın 41 milyar dolar olmasından öte o açığın ekonomide nasıl bir büyüklüğe denk geldiğine bakmak gerekir. sonuça 14 trilyonluk amerikan ekonomisi 41 milyar dolar açık verse muhteşem bir başarı olur eminim. cari açık milli gelirin %5 inden fazlasına denk geliyorsa o ekonomi sağlıklı bir ekonomi değildir. sağlıklı olmadığı gibi kriz riski olan bir ekonomidir. bizim ekonomimizde bu oran son zamanlarda ki döviz kuru artışına rağmen yanılmıyorsam %7 nin de üzerindedir. akp bu zamana kadar bu cariği açığı sıcak para ve özelleştirme geliriyle finanse etti. bu politikayla da enflasyon ve büyüme olumluymuş gibi gösterildi. yüksek reel faziler sıcak parayı çekti, o para kuru baskıladı ve neticesinde türk lirası suni olarak değer kazandı.
    şimdi ise dünyada bir kriz hakim. artan döviz kuru ve nakit sıkışıklı dolayısıyla eskisi kadar sıcak para girmesi mümkün değil. yani uzun bir süre döviz kuru eskisi gibi düşük seviyelerde seyredemez( tabii arap sermayesi veya yeşil sermaye girişi işleri değiştirebilir). özelleştirmeden elde edilebilecek gelir de eskisi gibi olamaz. çünkü satılacak pek bir şey kalmadı. eh tüm dünya da işçi çıkarırken, üretimi durdururken zaten düşük bir miktarda yapılan dolaylı yatırımlarında artmasını beklemek pek mümkün görünmüyor. bu nedenle ekonominin rayına oturması normal şartlarda ihtimal dışı. zaten o yüzden akp de imf nin kıçının dibinden ayrılamıyor. rte nin dediği gibi öyle 8 milyar dolar öder yola devam ederiz şeklinde bir politika göz boyamaktan öteye gitmez. zaten aklı selim olan herkes madem ödeyebiliyosun neden imf ile anlaşmak için çırpınıyosun diye sorar. mevcut durumun tek olumlu tarafı döviz kurundaki artış nedeniyle cari açığın eskisi gibi devasa bir yükseliş hızında olmayacağı. ama ekonomide de büyümenin yavaşlamasının hatta küçülmenin konuşulduğu bir ortamda bu ne kadar avantaj sayılır bilemem.
    özetleyebilirsek bizi bombok günlerin beklediğini söylemek maalesef yanlış olmaz.
    0 ...
  21. 7.
© 2025 uludağ sözlük