2008 pekin olimpiyatları

entry90 galeri2
    90.
  1. atina 2004'e oranla mücadele açısından daha fazla zevk vermiş olimpiyat gibidir. olimpiyatlara daha konsantre olmuş bir evsahibi gördük. ama tabi bunun totaliter bir yönetim tarafından dayatılıyor olma ihtimali yer yer inandırıcılıklarını kaybettirdi. yok "çirkin" kızın saheneye çıkarılmaması filan.. kapanış töreninde kendilerine çiçek verilecek gönüllüler ile birlikte stada giren gülümseyen çocukları gördüm ancak sevimli olmaktan ziyade koşullanmış, bir baskı/göz korkutma altında ve bir robot havasında istenilenleri yapıyorlar gibiydi.. ya da bana öyle geldi bilemiyorum.
    0 ...
  2. 89.
  3. yüzme branşında sürekli dünya rekoru ve olimpiyat rekoru kırılan olimpiyatlar.
    0 ...
  4. 88.
  5. turkce yayın yapmaya baslayan eurosport'un yayıncılıkta, heyecanı, haberleri ve olimpiyat ruhunu yansıtmakta trt'ye fark attıgı olimpiyat oyunlari olarak da hatirlanacaktir aynı zamanda.
    0 ...
  6. 87.
  7. trt'nin yayinciliginin yaninda turk sporcularinin da rezil oldugu olimpiyatlardir. Malesef en iddiali sporcularimiz turk asilli bile degillerdi...
    0 ...
  8. 86.
  9. şu anda kapanış töreninin trt tarafından canlı yayınlanmadığı olimpiyatlar.

    şu anda eurosport'tan izliyorum...

    edit: şu anda trt1 canlı yayına geçmiştir, eh nihayet...
    0 ...
  10. 85.
  11. klasik tanım: çin malı olimpiyattır. 2008 yılında yapılıyordur falan filan.

    2008 Pekin Olimpiyatları geldi de geçiyor bile. Dünyanın bir çok köşesinde gazeteler onlarca sayfa tutan olimpiyat ekleri veriyorlar, rekorlar ve madalyalar tüm sporseverlerde heyecan yaratıyor falan feşmekan, bunları biliyorsunuz zaten.

    Ama muhtemelen bilmediğiniz, ya da bazılarınızın bilmediği garip bir durum var. Bir çoğumuz, olimpiyatların açılış seremonisini ağzımız açık kalarak, kayranlık duyarak izledik. izlediğimiz yerin meşrebine uygun olarak "Abi bu Çinlilerden korkulur"dan, "Helal olsun, ne güzel yapmış eşşoğluları"na kadar değişen reaksiyonlar dinledik, seremoninin ardından bir iki gün daha bunu konuşmaya devam ettik. Hele ki 9 yaşındaki Lin Miaoke nin söylediği şarkı, ekranları başındaki belki de milyarlarca insanın içini titretti.

    (Burada bir parantez açmak istiyorum, ne zaman böyle bütün dünyanın gündemini işgal eden bir hadise gerçekleşse hemen nasıl da "milyarlarca"; insanın bu gösteriyi canlı yayınla izlediğinden bahsediliyor. iyi ama dünyada hayatı boyunca henüz telefonun tuşlarına bile dokunmamış, telefonla tanışmamış milyarın üzerinde, belki iki milyar insan yaşıyorken; nasıl oluyor da oluyor bu iş? Dünyanın neredeyse yarısı, bırakın televizyonu, temiz sudan dahi yoksunken onları unutuveriyoruz da, izlenme rekorlarından bahsederken nasıl oluyor da anında hatırlayıveriyoruz? Bence üzerinde durmaya değer bir konu. işine gelince dünya 5 milyar, iş suya, gıdaya, barınma ve hatta yaşama hakkına gelince tıss. "Bütün dünya Pekin deki açılış törenini izledi" diye bangır bangır bağırıyor televizyonlarımız ama neticede çok çok dünyanın yarısı bunu izlemiş durumda. O halde, içecek suyu, yiyecek yemeği olmayan milyarları dünyadan saymıyor muyuz merak ediyorum. Hayır, saymıyorsak söyleyin; ben de ona göre pozisyon alayım, kafam karışıyor siz 5 milyar 5 milyar dedikçe dünya nüfusu için. Derya Alabora, Masumiyet te "Ne pislik mahluk şu insan" diyor ya hani. Aman aman neyse, kapatıyorum bu haddinden uzun parantezi. Parantez kavramının da içine ettim ya, ayrı mesele. Bak hala.)

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/30715/+

    Kaldığımız yerden devam edelim efendim: Demiştik ki, 9 yaşındaki Lin Miaoke nin (yukarıdaki fotoda sağda) söylediği şarkı, ekranları başındaki belki de milyarlarca insanın içini titretti. Bir çok insan şu küçük sevimli kız çocuğunun söylediği şarkıdan bahsetti.

    Peki ben size, o küçük sevimli kız çocuğu değildi o şarkıyı söyleyen desem?

    Şarkıyı söyleyen aslında 7 yaşındaki bir başka kız çocuğu; Yang Peiyi ydi. Peki biz neden bu sesin asıl sahibi küçük Yang Peiyi (yukarıdaki fotoda solda)yerine Lin Miaoke yi izledik ekranlarımızda? Yaşı yetip de Milli Vanilli grubunu hatırlamayan var mı? Hani bir başkasının söylediği şarkıyı albümlerine alan, kendileri söylüyormuş gibi yapan, bu ortaya çıkınca da piyasadan sonsuza kadar silinen şu ikiliyi? Hani canım, isimlerinin "Milli Vanilli" olma gerekçesi necip basınımızda "Efendim bir milli bayramda Türkiye ye gelmişler de, sağda solda "milli, milli" laflarını duyunca çok beğenip grup ismi olarak seçmişler" diye açıklanan. (daha sonra bu milli isminin Almanya daki Türkler tarafından grup üyelerine "milli demek pozitif enerji demek" diye anlatıldığı, garibanların da "pozitif enerji" anlamına geldiğini zannettikleri "milli" kelimesini bu yüzden gruplarına isim seçerken kullandıkları ortaya çıkmıştı. Türk kolpasına kurban gitmişler anlayacağınız.


    Yang Peiyi nin şarkıyı söylemesine karşın neden perde arkasında bırakıldığı ve milyarlarca insanın (Bak yine!) şarkıyı sanki Lin Miaoke söylemiş gibi kandırıldığı sorusuna cevap veren Çin yetkililer bu "playback”in sebebini 7 yaşındaki gerçek şarkıcının dişlerinin kırık olmasına bağlıyor. Çin in "milli" prestiji önemli olduğu için oraya "kırık dişli" bir küçük çocuk yerine daha prezantable bir çocuğu çıkarmayı tercih etmişler yani.

    Bu bana, bilumum uluslararası organizasyona ev sahipliği yapan Türkiye’nin, bu organizasyonlarda mihmandar ya da havaalanında davetlileri karşılayacak minikleri seçerken özellikle "sarışın, beyaz tenli, renkli gözlü" olmalarına dikkat etmelerini anımsattı. Vay be! "Ulusal" onur, ne denli bir onurdur ki küçücük kız çocuklarını, henüz süt dişlerini döken bebelerini "bu çirkin, bu güzel" diye ayırabiliyor, milli prestijini bu müstekreh ayrımcılığa bağlayabiliyor. Bre vicdansızlar! ikisi de inci gibi, pırıl pırıl çocuklar, bizim çocuklarımız; bir annenin, bir babanın çocukları. Size mi kaldı güzelini çirkini ayırmak?

    Peki sadece bu mu Pekin Olimpiyatları açılış töreninin falsosu? Bir tane daha var ki o da evlere şenlik. Hatırlarsanız, havai fişek gösterileri de gözlerimizi kamaştırmış, bizi ekran başında hayran bırakmıştı. Şimdi, Crystal Stone Animation şirketinden Gao Xialong, izlediğimiz görüntülerin bilgisayar efekti olduğunu söylüyor. Evet, "kuş yuvasında" gerçekten bir havai fişek gösterisi düzenlenmişti ama bizim ekran başında izlediğimiz gösteri maalesef düzenlenen gerçek gösteriyle alakası yoktu. Gao Xialong, saklamaya çalışmadığı bir gururla, buna bir yıl önce karar verildiğini, havai fişek gösterisini kameralarla görüntülemenin zor olacağı gerekçesiyle "gerçeğe çok yakın" bir üç boyutlu gösteri hazırladıklarını ve bunun hazırlıklarının bir yıldır sürdüğünü söylüyor ve ekliyor: "Görevimizi doğru yapmış olmalıyız ki herkes havai fişek gösterisinin gerçek olduğuna inandı." (Tabii bunu Çince söylüyor herhalde ben de yarım yamalak ingilizce mla çeviriyorum Türkçeye sonra "yok tam olarak öyle dememiş de böyle demiş" diye gelmeyin, bu minvalde bir şeyler işte yahu.)

    Görünen o ki, yukarıda yazdığım hileler dünya basınında geniş ölçüde yer aldığı halde yine de kimsenin umurunda değil. Ekranlarımızın başına kurulup izlediğimiz şeylerin "gerçekle" ilgisi olmadığını kabullenmemizden mi ileri geliyor bu yoksa artık "gerçek" dediğimiz şeyin kabuk değiştirmesinden mi bilemiyorum. Anlı şanlı kültürel araştırmalar uzmanları, iletişim teorisyenleri ve sosyologlar dururken konuyu daha fazla irdelemek bana düşmez. Ama illa bu konu hakkında bir şey söylemek gerekirse ben kendi payıma herkesin bu "yalan dünyadan" memnun olduğunu düşünüyorum. Hafriyat sanat grubunun "Yalan Dünya" eleştirisi bu noktada yerini buluyor sanırım. Sergilerini gezdiğimde kafam basmamıştı ama şimdi biraz uyanır gibi oldum.

    Çin i ya da Çin deki olimpiyat komitesini tebrik etmek istiyorum. Yabancı devlet adamlarını karşılamak için renkli gözlü çocuklar arayan bürokratlarımızı, bütün reklam filmlerinde sarışın çocuklar oynatmaya kararlı reklamcılarımızı ve bu çılgınlığa kapılarak saçlarını sarıya boyatan, renkli lenslerle gezen kızlarımızı da tebrik ediyorum. Bu yalan dünyaya çarçabuk adapte oldukları, bizi şaşkınlık ve yalnızlık içinde bırakan imajlar dünyasını gün geçtikçe büyüttükleri için.

    Ah. Keşke yeteri kadar kafam basaydı da size daha afili, şöyle ekran başında izlediğimiz birinci körfez savaşından girip Simone filmine konan, iran ın ajanslara dağıttığı photoshoplu füze fotoğraflarından çıkıp Stalin in kendisini Lenin in bütün fotoğraflarına yancı olarak eklemesine ve Troçki yi sildirmesine varan derli toplu bir analizler bütünü sunabilseydim; araya iki Matrix, bir Baudrillard esansı attırabilseydim. Ne ki o zaman ben de bütün bu sahte imajlar dünyasına kendimce bir ekleme yapmış olurdum gibi geliyor.

    Emeği geçen herkesi tekrar tebrik ediyorum. izlediğimiz şeylerin büyük çoğunluğunun yalan olduğunu bir kez daha ispatladıkları, bize televizyon ve gazetelere inanmamak gerektiğini bir kez daha öğrettikleri için.

    Sevgili dostum Alpaslan Osmanoğlu, uzun yıllar önce "inanma" işini bıraktı. Öyle ki geçen gün "Olum bu Amerika diye bir ülke gerçekten var mı? Bence yoktur öyle bir ülke" diyecek kadar ileri gitmiş durumda. Şimdi ben de onun sorduğu bu soruyu tekrar düşünüyorum:

    Gerçekten olimpiyat diye bir şey var mı, oluyor mu yahu? Baron Kubertin senin baron gibi ben, Baron ne hem? Olimpiyatlarda, görünen o ki, Baron Kubertin den çok Baron Münchausen in etkisi var. Çok uzun yazı oldu, hala okuyor musunuz? Bakın bunu yakıştıramadım işte size: Devir gözden geçirme, göz atma, şöyle bir bakma devri.

    barış uygur
    1 ...
  12. 84.
  13. eğer yarın bisiklet yarışına katılacak sporcumuz bir sürpriz yapmazsa olimpiyatların madalya tablosunda 1 4 3 olarak tamamladık.

    eh buna da şükür...
    0 ...
  14. 83.
  15. sporculara verilen ödüllerin burada pazarda satılan yapma çiçeklerlerle aynı fabrikanın ürünü olduklarından şüphelendiğim organizasyon. çin malı lan!
    0 ...
  16. 82.
  17. jamaika milli marşının hafızalarımıza kazınmasına yol açan olimpiyat.
    0 ...
  18. 81.
  19. web sayfasında, ana sayfanın fransa'da diğer sayfaların çin'de bir serverda host edildiği organizasyon.
    0 ...
  20. 80.
  21. 79.
  22. ülke olarak madalya tablosunda 1 2 1 yaptığımız olimpiyatlardır.

    mübarek toto kağıdı gibi...
    0 ...
  23. 78.
  24. bayanlar çekiç atmada da olimpiyat rekorunun kırıldığı olimpiyat.
    0 ...
  25. 77.
  26. beklediğimden çok daha keyifli geçen, son derece keyifli yarışmalara sahne olan olimpiyattır. bir de sanırım bu kadar çok rekorun kırıldığı olimpiyat azdır. yüzme de kırılmayan rekor kalmadı zaten herhalde.

    şu 2020'yi bir alsak ya, istanbul'da, dünyanın başkentinde ağırlasak dünyayı, kaynaştırsak halkları birbirine, bir boğaz turu atsa konuklar, bisiklet yarışı, maraton koşusu boğaziçi köprüsünden geçse, bir barış çağrısı yapılsa asyadan avrupaya, çinlilerin "tek dünya, tek rüya" şeklindeki saçma sloganlarına karşılık, "tek dünya, milyarlarca rüya" olsa sloganımız, herkesin rüyalarının gerçek olacağı bir dünya hayal etsek beraber.. umut var mı diye sorarsanız yok tabi, bu örümcek kafalar umut mu bırakır insanda.
    1 ...
  27. 76.
  28. madalya açısından tam bir felaket ya$adığımız olimpiyatlardır. 2004 atina olimpiyatları'nda aldığımız 10 madalyanın üstüne çıkmayı beklerken bu sayıya bile ulaşamadık. üç beş başarı bile sayılamayacak $eylere sevinmekyeiz yurtça.
    0 ...
  29. 75.
  30. madalyaların 60% lık kısmının çin ve abd arasında paylaşıldığı ve pek çok rekorun kırıldığı 24 ağustos ta sona erecek olimpiyat.
    0 ...
  31. 74.
  32. türk sporcuların rezil rüsva olduğu, çin'de düzenlenmiş sportif faaliyetler bütünü.
    birçok ülkeden katılım sağlanmış, madalyaların %90ını amerikalı sporcular kazanmıştır.
    0 ...
  33. 73.
  34. trt3 spikeri yarmistir:

    aman sayin seyirciler sakin ayrilmayin ekran basindan birazdan mükemmel hareketler var. trambolinde bayanlar finali birazdan.

    az degil valla. agzinin tadini da biliyo sefersiz. bi elinde mikrofon diger elinde saksafon mübarek...
    2 ...
  35. 72.
  36. yarış başlamadan önce yapılan tuhaf ısınma - dans hareketleri, birinci gelen yarışmacının son 10 metreyi göbek atarak koşması ve buna rağmen dünya rekoru kırması, ikinci gelenin birinci gelenden daha çok sevinmesi, dereceye girenlerin tuhaf sevinme hareketleri gibi nedenlerle, * 100 metre finalindeki tüm sporcuların uyarıcı ilaç aldığına kanat getirdiğim olimpiyat.

    (bkz: testlerde çıkmayan gelişmiş doping ilaçları)
    0 ...
  37. 71.
  38. phelps in daha gerçekleştirmeyi tamamlamadığı 8 altın madalya ile usain bolt un 100 metre ve henüz gerçekleştirmediği 200 metre sprint rekoru ile anımsanacak olimpiyat.
    0 ...
  39. 70.
  40. rekorların olimpiyatı olabilecek bir olimpiyat. gelen geçen bütün dallarda dünya veya olimpiyat rekoru kırıyor.
    0 ...
  41. 69.
  42. oyuncularimiza çin büyüsü yapmıs olmalarından süphelendigim made in china olimpiyatları.
    0 ...
  43. 68.
  44. rekor sporcu sayısıyla katıldığımız ancak maalesef umduğumuzu bulamadığımız olimpiyat oyunları.
    0 ...
  45. 67.
  46. 66.
  47. pek izlemedim ama sanirim michael phelps diye bir ulke var madalya sayisinda kesin ilk 3'e girer.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük