ne yazik ki katildigim tespittir. gun icinde dahi sikca aklima gelir ve uzulurum bu duruma. cidden bayagi bir can sikar. eskiden her sey ne guzeldi. biz buyuduk ve kirlendi dunya diye bir soz vardir ya hani, 80 lerin sonunda 90larin basinda cocuk olanlara daha bir koyar bu cumle. degerler yer degistiriyor artik. + ve - yuz seksen derece yer degistirmis durumda. kotuler daha sık kazanir oldu artik. genel manada samimiyet her kulvarda azalmis durumda. saflik ve durustluk, medeniyet gibi tek disi kalmis 2000'li yillarda. Sonumuz hayrola diyip, kotunun iyisiyle avunmak lazim gelir. elde avucta kalanlarin kiymeti bilinmesi gerekir.
nostalji tutkusudur o kadar. her insan yaşadığı dönemin öncesini biraz özlemle anar, bu anlaşılır birşey. soğukluk, güvensizlik tamam da 90'larla karşılaştırma yaparken "ekonomi berbat" lafını kullanmak komik oluyor. 90'lar türkiye cumhuriyeti tarihinin en berbat ekonomi yönetiminin olduğu yıllardır...
küresel ısınmayla tezat oluşturan rezil bir soğukluktur.
80 lerin güzelliğini yaşayan biri olarak hiç böyle hayal etmemiştim bugünleri.
bu kadar pislik,
bu kadar aşağılık,
bu kadar vurdumduymaz,bu kadar acımasız,
olabileceği aklıma gelmemişti toplumun.
amına koyayım.
teknolojinin ağır hasarları. sosyal ve fikirleri olan bireyler yerine, sanal ve medyada söyleneni yemeye başlamış bir toplum. hazıra konmak sanırım adı. tabağındakini yiyip doymak, farklı düşüncelere ekmeğini bandırmak fikri yerine beynini yormadan dikte edileni zikr etmek ve belleğe kazımak zamanı. 21. yüzyılı kaldıramadık sanırım. yerel ve kırsal bir şekilde ilkel hayatlarımızda mutlu ve düşünerek yaşarken, global ve küreselleşen evrende gittikçe yalnızlaşmaya başladğımız zaman bu zaman. ne güzel kitaplar vardı dostlar, onlar hala var.