belki sadece benim hissettiğim bir durum fakat genele yayarsak yalnız olduğumu düşünmüyorum.
mesela 2001 yılındaki bir olaydan bahsederkenki hissettiklerimle, 1999'daki bir hatıranın zihnimde yarattığı iz çok farklı. evet zihninde iz yaratabilen bir insanım, buraya takılmayın.
milenyum milenyum dediler, ömrümüzü yediler. bana göre 1998 o kadar eski ki yani o derece.
1998 deyince beynimde dönen film siyah beyazken, 2000 deyince aniden blu-ray teknolojisine geçiş yapıyorum. sanki 31 aralık 1999'da saat 23:59'da uzaydan birtakım arsızlar geldi ve bize tanımlanamayan bir şey yaptılar. ulan 2000 yılında doğan yeğenim orta okula gidiyor, kızlara bile asılıyor pezevenk. bu velet daha dün doğmadı mı oğlum, ne içirdiniz lan bana?
hicri takvimmiş, miladi takvimmiş bunlar yalan kardeşim. bana göre yıl işleri 1999'da bitti. 1999'dan sonraki her sene ''1999 + diğer yıl''dır benim için. 2002 ile 2012'nin ne farkı var arkadaş. bi' gidin ya.
belki bundan bi' 40-50 yıl sonra anlaşılacak durum.
60'ların, 70'lerin, 80'lerin, 90'ların; belki de 1900'lerin başına kadar süregelen 10 yıl periyotlu tarihlerin, ayrı ayrı kültürleri ve o dönemde yaşamış olan insanların diğer dönemlerden çok farklı olan yaşayış tarzları vardı. hatta ve hatta, o yıllara ait bestelenen ve söylenen şarkılar bile farklıydı.
günümüze bakacak olursak, dün neysek bugün de oyuz. 2000'lerin kültürünü yansıtan ve 2000'leri bi' önceki yüzyıldan ayıran çok az olgu var.
