sıkıldık, akp iyi düşünmüş ferahladık. ne o öle cebimizde bi' tomar para, bak bak aynı insan. nedir yani biraz da değişiklik olsun değil mi? her nimetinden yararlan, düzenine otur ama her işi istediğin gibi kılıfına uydur. ha sözüm yunus emre'ye değil. onun da ne kadar kökenimizde olduğunu biliyoruz. sadece yapılan çarptırılmaya sesimiz.
her şehirde bulunan liselerin, ilköğretim okullarının, parkların, bulvarların, caddelerin birinin adının atatürk olmasını, her devlet dairesinde, okullarda, sağlık ocaklarında, hastanelerde ve bir çok kurumda atatürkün resminin olmasını yeterli görmeyen rozet atatürkçülerinin karşı çıktığı olaydır.
çok güzel bir uygulamadır. 200 liraları cebime koyarken - ki her ay 25 30 tane koyarım, demek ki 100 liralardan 50 60 tane koyuyorum, düz mantık- hep aklıma yunus emre ve onun manidar sözleri gelecektir.
öncelikle yunus emre'nin dini kişiliğiyle akp'nin siyasetteki din istismarcısı duruşu arasında bağlantı kurarak "klasik tarzda ulusalcı komplosu" üretme ve bunu haykırma refleksini gösteren arkadaşların fikirlerine saygı gösteriyor ve kendilerine heyecanlılık seviyelerine göre "peki abi, çok iyi düşünmüşsün abi, çok uyanıksın abi, tehlikenin farkındasın abi, sensin abi" diyorum.
işin ciddi kısmına gelince, denilebilir ki banknotlar her ülkenin bir yerde vesikalık fotoğrafı gibidir. banknotlarda ülkenin kendi içinde siyasi olarak ne kadar güçlü ve ezici olduğuna ve ne denli yenilmez(!) bir otoriteye sahip olduğuna vurgu yapan komutan ve siyasetçilerinin resminin bulunmasındansa, o ülkenin insani değerlerine ve kültürüne vurgu yapan bilim adamlarının ve sanatçılarının resimlerinin veya çeşitli kültürel simgelerinin bulunması çok daha uygarcadır.
ön yüzünde değil arka yüzünde olsa kimsenin gık etmeyeceği durumdur. yunus emre tabi ki fethullah'la karşılaştırılamaz ancak önümüzdeki yıllarda fethullahı paranın ön yüzüne basarlarsa şaşırmam.
edit: anlaşılan türk lirasının üstünde fethullah'I görmek isteyenler var. onlara sözüm : çok beklersiniz!
