ck ve unifeb tarafından 2 aylık bir çalışmanın sonunda hazırlanan türk tribün tarihinin en büyük el yapımı pankartının telsim tribününde açılacağı karşılaşma, anlaşılan kadıköy tarihi günlerinden birini yaşıyorken, mükemmel de bir tribün şov olacak. farklı galibiyetimizle beraber, mabeddeki 52 bin 500 kişiden biri olmak daha da anlam kazanacak, artık iyiden iyiye heyecan bastı be sözlük, yerimde duramıyorum mütemadiyen...
bir galatasaray'lı olarak, fenerbahçe'nin canı gönülden kazanmasını arzu ediyorum bu karşılaşmayı.. ama kesin kazanır gibi iddialı bir yaklaşım getiremem ne yazık ki. hatta bana göre, kağıt üzerindeki isimler üzerinden bir değerlendirme yaparsak, sevilla çok fazla ağır basıyor.
%25 fenerbahçe, %55 sevilla, %20 beraberlik diyebilirim bu karşılaşma için.
bunun tabi ki belli nedenleri var.
bir kere sevilla, kanatlardan oynamayı çok seven, ve bunu da son derece düzgün bir şekilde başarabilen bir ekip.
sol açıktaki genç starları capel, gökhan gönül'ü oldukça zorlar. sıkıntı, gökhan'ın zorlanması değil, capel tehtidi yüzünden hücumda gereken etkinliği gösteremeyecek olmasıdır. deivid'in mutlaka gökhan'la koordineli olması lazım, yardım etmesi lazım..
sağ kanatta ise durum daha kötü. allah'tan bu bölge carlos ile takviye edildi bu sene. ümit özat olsaydı hali nice olurdu, düşünmek bile istemiyorum. kaldı ki carlos, ispanyol futbolunu ve sevilla'yı çok iyi tanıyan bir futbolcu.
bu bölgede oynayan futbolcular; daniel alves ve jesus navas. alves, bir çok sporseverin bildiği üzere şu anda dünyanın en iyi sağ beki olarak gösteriliyor. yani bu bölgede bir bekler savaşı gözlemlenebilir. carlos'u tartışacak kimse yoktur herhalde?
ancak;
sol açık olarak oynayacak fenerbahçe'li futbolcunun, mutlak surette carlos'a destek çıkması lazım. zira bu bölgede tehdit, capel'in diğer kanatta oluşturacağından 2-3 misli daha fazla. hem alves hem de navas çok efektif, çok senkronize. uğur boral ve vederson ise defansif yönü çok zayıf futbolcular. zico nasıl yapacak bilmiyorum ama kanatlara ekstra önlem almak zorunda.
hücum hattı da çok güçlü sevilla'nın. kanoute ve baiano birbirlerini çok iyi tamamlıyorlar. özellikle baiano, uzaktan şutlarda da bir hayli etkili. son derece hızlı ve düzgün şutlar çıkarabiliyor. keza orta sahadaki paulsen de öyle.
ancak savunmaları çok etkili değil. özellikle uzun toplar ile savunma arkasına kezman'ı kaçırmak olası. ki kezman, gününde olursa böyle bir ataktan mutlaka bir tane takar. tabi alex'i unutmamak lazım. zira bu paslar onun ayaklarından çıkacak..
fenerbahce'nin hic kimsenin extra destegine/duasina ihtiyaci olmayan mac.
nitekim fenerbahce'miz kendi bileginin hakkiyla geldigi bu noktadan sonra yine kendi gobegini kendisi kesecektir.
zaten butun fenerbahce camiasi da 'fener'in fener'den baska dostu olmadiginin' son derece bilincindedir.
allah bu bilinci papermoon'da karsilikli yemek yiyip 'kupayi siz alin, ligi biz alalim' diye konusan sozde buyuk diger camialarada nasip eylesin diyor; maci beklemeye devam ediyoruz.
ah be kardeşim ne maçmış. yok "biz destek veriyoruz", "vermiyoruz biz kardeşim", "ihtiyacımız yok size". sanki amk ben galatasaraylı olarak fener'i desteklesem kazanacak da, desteklemesem kazanmayacak. fener'in de ihtiyacı yokmuş, dostu da yokmuş. takım lan bu takım. ne dostu, bütün takımlar rakiptir tabi ki. ben de bir takımı tutuyorsam, sırf türk takımı diye niye rakibimi destekleyeyim, allasen biri açıklasın. tamamen takımsal bir sevgidir bu. tek yürek olmakla falan da maç kazanılmaz(yani seyirciler olarak diyorum, yoksa oyuncuların olması mühim). ortada boru gibi rakip var, bakıyorum da adam gibi değerlendirme yapan tek adam var. devam edin siz böyle, avrupa maçlarında birbirinize bok atın, izlemesi baya zevkli.
fenerbahce taraftarı avrupa kupalarında daima ezeli rakipleri galatasaray ın arkasında kalmanın ezikliğini hep yaşamış buna karşın yine galatasaray a karsı ezeli rekabette yaşattıgı buyuk ustunlukle teselli bulmustur...her tur oncesınde abartılı fenerbahce medyasının gazına gelen fenerbahce lokum gibi kura laflarının ardından 90 lı yıllarda sigma olomouc,steaua bucharest,atalanta,cannes,mtk budapeste ve dinamo kiev gibi takımlara hep aynı şekilde daha kendi bişey olamadan rakibi kucumseyerek,kendini dev aynasında gorerek elenmiştir...hala anlattıkları manchester city zaferi,bir de kendi evinde 40 yıldır yenilmeyen manchester united ı old trafford da elvir bolic in goluyle 1-0 yendikleri macları unutmamak gerekir elbette...2000 li yıllardan sonra ise artık dayanamayan fenerbahce,galatasaray ı yakalamak ugruna cok buyuk transferler yapmaya baslamıs az da olsa avrupa da sukse yapmayı basarmıstır...ornegin gectigimiz sezon avrupa da oldukca umut veren bir futbol sergileyen fenerbahce ispanya ligi nde dusme hattindan kacamayan celta vigo ya yenilerek gruptan avantajli cikma sansini yitirmis,bunun sonrasinda ise hollandanin az alkmaar takimina sansiz rovans maci sonunda elenmekten kurtulamamistir.
bu sezon ise,fenerbahce nin altın yılı oldu.medyanın neler yazdıgını çok fazla kafasına takmadan her maçı büyük bir ciddiyetle oynadılar.kadroları da aynı dogrultuda geçtigimiz yıllardan daha güçlü...önceden balon transferler yapıp sadece transfer sampiyonu olan fenerbahce takımı,kadrosunda bulunan tecrubeli yabancıların yanına dunya futbolunun gelmiş geçmis en iyi sol bek oyuncularından birini,roberto carlos u ekledi...şampiyonlar liginde kolay sayılabilcek bir gruptan hakederek çıktılar.psv eindhoven ve cska moscova takımları boylesine guclu kadroya ve vizyona sahip fenerbahce takımına dogrusunu soylemek gerekirse direnemediler.
ancak fenerbahce taraftarları gordugum kadarıyla yine o 90 ların başındaki tutumlarını göstermeye başladılar.tarihlerindeki en buyuk basarıyı ilk defa gruptan çıkarak yaşayan fenerbahce taraftarları daha once 3.tur bile görememisti.ancak abartılı fenerbahce medyası bu aslan gibi takımı yine pohpohlayarak bulutların üzerine çıkardı maalesef,avrupanın yeni prensi soylemleriyle...arkadaslar kendinize gelin,rakip sevilla.
sevilla,psv eindhoven gibi her sene şampiyonlar ligine katılması garanti olan hollanda ligi nden gelmiyor.cska moscova gibi bir rus takımı da degil.avrupa kupalarındaki başarıları,ispanya ligindeki başarıları oldukca guclu bir takım olduklarını zaten gösteriyor.ama benim en buyuk destekcim ve tahmınlerımı kullanırken dikkate aldıgım olgu,daima tecrube * olmustur.özellikle gruplardan çıktıktan sonra tecrube ve iki takım arasındaki vizyon farkı maçın kırılma anlarında çok önemlidir.ve takımınızın oyundan dustugunu dakika dakika yasarsınız.
fenerbahce nin buyuk basarıları yakalaması ıcın once kendilerini dev aynasında goren yazarlarını bir de daha olmadan, oldum demekten vazgecmeyen yoneticilerini hatta taraftarlarını degistirmesi lazımdır...
sevilla,fenerbahce yi eleyecektir.avrupa nın yeni prensi olmadıgını,bu soylemin bu kadar ucuz olmadıgını maalesef gösterecektir,bundan ciddi anlamda hiçbir kuskum yok.ama fenerbahce nin bu sene kazandıkları gelecek yıllar adına umut vermekte yani bu turdan kazanclı cıkmaları lazım.elenseler bile...tıpkı az alkmaar serisinde yaptıkları gibi.
dip not:fenerbahce nin kadıkoy deki maçı gol yemeden kazanmasını imkansız olarak görüyorum.inter macını örnek gösterenlere sevilla nın hucum gucunun daha yuksek oldugunu,hatta utanmadan sevilla nın inter den bana göre daha iyi bir takım * oldugunu söylüyorum.
hala 8-10 sene öncesindeki başarıyla övünenlerin fenerbahçe taraftarını kendini dev aynasında görmekle itham etmelerine sebebiyet vermiş müsabaka, neymiş efendim fenerbahçe galatasaray'ın arkasında kalmanın ezikliğini yaşıyormuş, gülerler adam be, ergun gürsoy değil miydi fenerbahçe bizi her alanda geçti diyen...
adama sormazlar mı kardeşim senin takımın 8 senedir neden avrupa'da yok, bilmez misin ki başarılarını tekrar edemeyen zamanın büyük takımları silinip gitmişlerdir, görmez misin tromso gibi mahalle takımı bile denemeyecek bir köy takımına elendiğini, gidip 21 şubat 2008 leverkusen galatasaray maçı başlığına bunları yazacak kadar alçalalım mı yani, sizin seviyenize mi inelim, bu yıl başka takımlara bel bağlaya bağlaya gruptan çıktığını ve helsinborg avustria wien gibi takımları yenemediğini de mi göremezsin, neyse mevzu bahis fenerbahçe olunca kılıç kesilen klavyenizden nasıl bir eziklik yaşadığınızı görebiliyoruz, farketmiyoruz sanmayın...
netice itibariyle; iki cümlesinden birinde fenerbahçe'ye sataşacak ve aklınca ayar vermeye kalkışacak kadar ezilmiş arkadaşlara diyorum ki; fenerbahçemiz, siz ve sizin gibi içten pazarlıklı "ulan şunlar yenilse de makaramızı yapsak" zihniyetindekilere inat sevilla'yı eleyecek, biz buna inanıyoruz ve biliyoruz ki biz bu inancımızı her vurguladığımızda siz daha da kahroluyorsunuz, beter olun !
-------
milyonlarca taraftarın yan yana
bağırıyorlar hep beraber kol kola
adınla, takımınla, taraftarınla
en büyük sensin kanarya...
fener'in büyük olasılıkla kaybetmeyeceği maçtır. fenerbahçe'm ne kadar büyük bir takım olduğunu birkez daha kanıtlıyacaktır yani en azından öyle ümid ediyoruz. hava muhalefeti nedeniyle gidemeyeceğimden dolayı üzüldüğüm maçtır aynı zamanda. haydi fener göster kendini.**
sonuçta sevilla inter kadar dev bir kadroya sahip değil. ee onu fenerbahçe yenmişti o zaman yarın da sevilla'yı yenebilir ama bu pek de kolay değil. bence muhtemelen az gollü bir maç olacaktır fakat ilk golü sevilla atarsa bunu değiştirebilir ve maç rayından çıkabilir.
son olarak bence maçın berabere bitme olasılığı gayet yüksektir.
fenerbahçenin bizi yanıltmayacağı maçtır diye umuyorum, gerçi bu sene bizi bayağı yanıltılar gidip psv'yi inter'i falan yendiler, hey fener kendine gel avrupadaki istikrarlı ezikliğine devam et. *
sonucu her ne olursa olsun elit takımların mücadelesidir. bir tanesi avrupa'nın yükselen değeri sevilladır diğeri de piyasa değeri 1 milyar dolar'In üzerinde olan dünya çapındaki nadir kulüplerden fenerbahçedir. bu bağlamda ayak takımlarının eleştirisinden de, sövgüsünden de, hasetinden de tenzih edilmesi gereken mücadeledir. bazılarının yorumlarını okuyorum da, aklıma şu pankart geliyor.
"fransız da olursun yunan da senin sorunun tohumunda"
sevilla'nın cok güçlü bir takım olduğu düşünülerek bos yere korkulan mactır.sevilla'nın cok güçlü bir takım olduğunu iddia etmek sacmalıktır. orta dereceli bir avrupa takımıdır. fakat tam da fenerbahcenin zayıf olduğu noktalar sevilla'nın güçlü olduğu noktalardır. sayet fenerbahce kanatlardaki dengeyi bozamassa çok gollü gececek mactır. volkan'ın formu(!) ortada. altan'dan yediği ikinci gölü küme takımlarının kalecisi yemez. asırı motivasyonla belki fenerbahce pozisyon dahi vermeden macı bitirebilir fakat aynı sey rövanş için geçerli olmaz. fener evinde ne kadar güçlüyse sevilla da evinde o kadar güçlü, tam anlamıyla iç saha takımı. fenerin gol yemeden 2 farklı kazanması yeterli 1 farklı galibiyet tur için yeterli olmayacağı kanaatindeyim. iman gücüyle biz uefa'yı aldık aynısını fenerbahce de yapar inşallah.
kalbi türkiye için atan ve fanatik futbol taraftarı olmayan her türkün fenerbahçe' nin kazanmasını istediği maç. fenerbahçe gol yemeden kazanırsa ispanya' da oynanacak rövanş için büyük avantaj elde eder. ancak ortada bir gerçek var ki, sevilla avrupa' da son iki sezonun en formda ekiplerinden biri. fenerbahçe doksan dakika boyunca sabırla mücadele etmeli ve oyun disiplininden kopmamalıdır, kadrosu bunun için yeterlidir.
bir galatasaraylı olarak kalbim sevilla karşısında fenerbahçe için atacak.
her türk gibi * benimde heyacanlanmama sebebiyet veren avrupa mücadelesidir. avrupalıyla hiç bir kulvarda mücadele edemeyen biz türklerin, bir şekilde bari sporda onlarla boy ölçüşebiliyo olması ve akabinde de boyunun uzun gelmesi beni ziyadesiyle memnun edecektir. burada hangi takımı tuttuğundan, formaların üzerindeki renklerden ziyade, formalarının göğsündeki ay yıldızlı bayrak mühimdir.
(bkz: muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur)