bugün

Kılıçdaroğlu'nun bir abd projesi olduğu wikileaks belgelerinde ispatlanmış. Meğer Bunlar hep amerika'nın oyunlarıymış.

görsel

ABD belgelerinde Kılıçdaroğlu

Kaset kumpasıyla oturan Kılıçdaroğlu'yla ilgili Beyaz Saray yazışmaları WikiLeaks'ten çıktı. Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'yi kullanmak isteyenlerce nasıl bir planın parçası olduğu, büyükelçilerin ve düşünce kuruluşlarının raporlarında açıkça anlatılıyor. Eski Büyükelçi Ross Wilson'ın 'gizli' ibareli belgede, 'Baykal'dan kurtulup yerine marjinal şekilde daha sunulabilir bir muhalefet lideri yerleştirmek, Erdoğan'ın AKP'sine karşı daha etkili bir silah olabilir' ifadeleri yer alıyor.

Deniz Baykal’a kurulan kaset kumpası skandalının ardından görevi devralan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir ABD projesi olduğu Wikileaks’teki Amerikan hükümet yazışmalarından, ABD’de devlete yakın düşünce kuruluşlarının raporlarına kadar her yerde açıkça ortaya çıkıyor.

Kılıçdaroğlu bu göreve gelmeden yıllar önce onunla görüşmeye başlayan ABD’li yetkililer zaman içinde Kılıçdaroğlu’nu Baykal’ın alternatifi olabileceği yönünde raporlar gönderdi.

CLiNTON BiLGi TOPLADI

Akşam'ın haberine göre, ABD eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ise göreve gelmesine günler kala Kılıçdaroğlu hakkında tüm bilgileri ve Baykal’la ilişkisi hakkında bilgiler istedi. Düşünce kuruluşlarının raporlarında ise Kılıçdaroğlu’nun ‘kullanılabilecek’ alternatif olduğu ve bağlantı kurulması gerektiğini yazdı. Silkroad Enstitüsü’de açıkça Kılıçdaroğlu’nun Baykal’ı istifaya zorlandıktan sonra yerine getirileceği yazıldı.

BÜYÜKELÇi ROSS WILSON RAPORU: 22 NiSAN 2008

‘BAYKAL’DAN KURTULALIM!’

22 Nisan 2008 tarihinde ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Ross Wilson tarafından aralarında CIA, ABD Savunma Bakanlığı'nın da bulunduğu çok sayıda devlet kurumuna gönderilen ‘Gizli’ ibareli belge: “Baykal’dan kurtulup yerine marjinal şekilde daha sunulabilir bir lideri yerleştirmek Erdoğan’ın AK Parti’ye karşı ordu ya da yargı yoluyla baskı kurmaktan daha etkili bir silah olabilir."

27 Ağustos 2008'de“Türkiye, Üçüncü Ulusal Program Sıçrama derecesinde reformların başlangıcını hedefliyor” başlıklı belgede, Kılıçdaroğlu ile görüşmesine şu sözlerle yer veriyor:

BiLGiLERi SIZDIRMIŞ

“CHP'liler şevke gelmiş, AK Parti’ye karşı çıkmaya kararlı görünüyorlar. Kılıçdaroğlu bize AK Parti’nin, AYM’nin 30 Temmuz’da AK Parti’yi cezalandırması ancak kapatmaması karşısında rektörlerin atanmasında siyasi kriterler kullanarak mesaj verdiğini gösteriyor. Kılıçdaroğlu bize “10-11 hakim AK Parti’nin anti laik faaliyetlerin odağı olduğu yönünde oy kullanmasına karşın AK Parti bildiğini okumaya devam ederek muhalefet dinlemeksizin kontrolsüz önlemler almak için zorluyor."

BÜYÜKELÇi ROBERT PEARSON RAPORU: Neden ben de başbakan olmayayım

30 Mayıs 2003 tarihinde ABD’nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson’in kaleme aldığı ‘CHP reformlara ilişkin taktik bir görüş alıyor’ raporunda Erol Çevikçe’nin ABD’li yetkililere yaptığı açıklamalar yer alıyor: “CHP’nin yerel seçimlerde şansını artırmak için yaptığı her şey doğru." Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Sabri Ergül’e göre de “Baykal, Çiller ve Erbakan'ın başbakan olduğunu gördü ve neden ben de olmayayım demekte. Kazanma şansı en yüksek isimleri aday gösterecek, bu stratejinin Kılıçdaroğlu’nun seçimiyle var olduğunu görüyoruz” dedi.

CENTER FOR AP ANALiZi: 2011

Ortaklıkta önemli bir role sahip

ABD yönetimine yakın Center For American Progress düşünce kuruluşunun 3 Ağustos 2011 tarihli “Türkiye’deki yeni Cumhuriyetçi Parti ile tanışın! Değişen muhalefet katılım için daha ileri seviyede fırsatlar sunuyor” başlıklı bir makale göze çarpıyor. Bu makalede aslında ABD’nin Kılıçdaroğlu’nu hangi gözle gördüğü şu paragraflarla da anlaşılıyor: “Türkiye’nin ana muhalefet partisi olan CHP uzun bir süre sonra ilk kez kendisini yenileyerek Washington’daki siyasi konuşmalara yeniden katılım göstermeye başladı. Bu anlamda yeni CHP içindeki kayma ABD ile nasıl yeni alanlarda katılım fırsat potansiyelleri sunmakta. Her ne kadar CHP muhalefet partisi de olsa en az dört yıl bu pozisyonda kalacağından bu önemli ortaklıkta oynayacağı bir role sahip.”

Basın pohpohladı

ABD’de hükümete en yakın basın-yayın organı olanAmerika’nın Sesi 2011 seçimleri öncesinde AK Parti’den kimseyle röportaj yapmazken Türkiye’de sadece Kılıçdaroğlu’na uğradı ve seçimlerden 5 gün önce CHP’nin vaatlerini ABD kamuoyuna duyurmayı görev bildi.

SiLKROAD RAPORU: 2008: Herşey önceden planlandı!

CHP‘nin başına Kılıçdaroğlu’nun geçeceği, Baykal’ın 2010’daki istifasından iki yıl önce ABD raporunda bile yer aldı. Svante E.Cornell ve Halil Magnus Karavelli tarafından hazırlanan ve ABD yönetimiyle yakın bağları bulunan Silkroad Enstitüsü'nün 75 sayfalık raporda şoke edici bir ifadeye yer veriliyor. 2008 Ekim ayında hazırlanan raporda ‘2023 yılında Türkiye’ başlıklı bölümde CHP’nin başına gelenler ancak bir kahinin tahmin edebileceği şekilde şu şekilde yazılıyor:

AVRUPA DESTEK VERECEK

"Türkiye’nin ‘AK Parti Cumhuriyeti’ olacağı korkusu dağılacak ve laikler yeniden kendilerine güvenecekler. Baykal sonunda istifaya zorlanacak ve yerine 2008 yılında AK Parti içindeki yolsuzluğu ortaya çıkaran Kemal Kılıçdaroğlu getirilecek. CHP modern, Avrupa tarzında merkezci sosyal demokrat parti olacak ve buna Avrupa büyük destek verecek.”

Amerika'ya teminat vermiş

20 Şubat 2009 tarihli, ABD istanbul Başkonsolosluğu’ndan ‘gizli’ ibaresiyle, CIA, ABD Savunma Bakanlığı ve Beyaz Saray’a gönderilen “CHP’nin yolsuzlukla mücadelecisi istanbul Belediyesi koltuğunu hedefliyor” başlıklı doküman: “istanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adayı Kılıçdaroğlu bize AK Parti içindeki yolsuzluğa ilişkin mücadelesini sürdüreceğini, bunun Türkiye’nin bugün yüz yüze kaldığı en büyük problem olduğunu söyledi."

Sorular her şeyi ifşa ediyor

6 Ocak 2009 tarihli ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan, ABD’nin istanbul Başkonsolosluğu’na gönderdiği “Muhalefet üzerine sorular” başlıklı ‘Gizli’ ibareli belgede şu sorulara yer verilmekte: “Yerel seçimlerin ardından muhalefet partisi CHP’nin stratejisi nedir? 2011 Genel Seçimleri öncesinde tabanını genişletmek için ne gibi gelecek planları var? Deniz Baykal’ın parti üzerindeki hakimiyeti ne kadar?

KONGREYE GiDiLECEK Mi?

Baykal’ın liderliğine içeriden herhangi bir olası tehlike var mı? Kongreye gidilecek mi? Baykal’ın CHP’li parlamenter Kılıçdaroğlu ile ilişkisi nedir? istanbul’daki belediye seçimleri sonuçları hakkında CHP’nin görüşü nedir? Baykal, Kılıçdaroğlu’nun popülerliği karşısında kendisini savunabileceğini hangi gerekçelere dayandırıyor? ” Böylece Clinton’in Dışişleri Bakanlığı döneminde Kılıçdaroğlu’na nasıl bakıldığı ve onun için neler yapıldığı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriliyor.

WASHiNGTON RAPORU: 2010: Tüm ümitleri Kılıçdaroğlu

Yine ABD hükümetine yakın The Washington Institute’de “2011 yılında ABD-Türkiye ilişkilerini Yeniden Canlandırmak” başlıklı 2010’da hazırlanmış raporda da ABD’nin ‘umudunu!’ Kılıçdaroğlu’na bağladığı şu cümleyle ortaya çıkıyor. “Türkiye’nin mevcut dış politikasında en etkili değişiklik elbette 2011 Temmuz'da gerçekleşecek olan seçimlerden çıkacak sonuçlarda olacaktır. Ekonomik endişeler ve PKK ile sürdürülen mücadele ve PKK’nın terör eylemleri AK Parti’ye olan desteği azaltıyor… Ancak geleceğe iyimser bakmak için elimizdeki en iyi sebep Kılıçdaroğlu’dur.”

http://www.star.com.tr/gu...licdaroglu-haber-1178111/
bir kaynak olarak ha götüm ha star gazetesi aynı şeyin laciverdi.
Hepsi aynı bunların al birini vur ötekine.
Yaw bu chpliler taktıkları at gözlükleriyle nasıl yaşayabiliyorlar insan hayret ediyor.

Kaynak wikileaks haberi yapmaya cesaret eden star.

Gerçekler bunları o kadar korkutuyor ki haberi okuyamıyorlar bile.

Haberi okuyacak kadar yürekleri yokmuş şaka gibi.
Kaynak star gazetesi olunca okuma gereği duymadım.
star ı görür görmez okumadım. Bu arada merak eden varsa zaten bu belgeler yayınlanıyor.

Troll star'ın bu bilgilere istesek ulaşacağımızdan hatta çoktan kontrol edildiğinden haberi yok sanırım?
tamam da gardaş, bu tip siksikilere inanacak olsa toplum, gider 17-25 aralık sürecine inanır. ayrıca wikileaks daha geçtiğimiz ay binlerce belge hazırladı akp ve abd görüşmeleri içeren... onlar neden gazetelerde yer bulmadı? siz sıçınca akım, chp sıçınca bokum... olmaz böyle. hepiniz aynı lacivertsiniz. bilinçli seçmen akp-mhp-chp arasında fark olmadığını zaten biliyor.
malumun ilanıdır. bu kadar kabiliyetsiz bir adamın chp gibi halkı temsil etmeyen, diktatörlük sevdasında demokratik rejimlerde yeri olmaması gereken faşist bir parti de bile başa geçiyor olması şaşırtıcıydı zaten.
he siz wikileaks'i sikliyorsanız birde 15 senedir ülkeyi yönetenlerle ilgili sızıntıları okuyun neler var.
işid'den alınan petroller, titreşimli yüzükler daha neler neler ama onlar montaj demi amk kaypak çomarları.

siz yaver bile fetöcü çıktı deyip " sıfırlayım mı bıbıcım " konuşmalarına montaj diyecek kadar kaypaksınız.
Seçe seçe Kılıçdaroğlunu mu seçmişler. Durum vahim o zaman..
Burdan abd nin rte ye karşı olduğununu anlamamız isteniyor sanırım. *
a partisinden ya da b partisinden olmanız önemli değil. çok basit bir şey soruyorum:

erdoğana karşı kılıçdaroğlu mu daha etkili muhalefet yapar baykal mı?

bu belgelere göre, erdoğana karşı daha etkili olur diye kılıçdaroğlu getirilmiş. buna inanan var mı arkadaşlar?

"ırak tezkeresi geçsin diye baykal indirildi" de ok, "akpye karşı cılız muhalefet için getirildi" de ok ama gerisine sadece aptallar inanır. evet, kılıçdaroğlu abd tarafından getirildi ama nedeni bu sözde belgelerdeki nedenlerden biri değil.
Bir sey olsada bok atsak diyorlar kendi yediklerini dusunmeden. Kendin ak kasik olursun istedigine at boku ama degilsin...
Görünen o ki Chp nin aldığı talimatlardan biri de referandumda hayır verecek olmasıymış.

Zaten abd ve avrupa bu ülkenin hayrına birşey ister mi? Varsa yoksa kendi menfaatleri.
orjinal linki gösteremeyen bir yandaş basın uydurmasıdır.

aynı belgelerde rte ve akp hakkında neler yazmakta bu konuda tek kelime etmezler nedense...
güncel Önemli Başlıklar