geçen hafta topa müdahalesi olmayan mehmet topal'a sarı kart verilmedi. çünkü linnes mehmet'in ayağının altında geziyordu. açın okuyun. trabzonspor'un resmi yayın organı fotomaç gidip almanlara sordu, onlar bile sarı kart yok dediler...
futbol ayakta oynanır, eğer mal gibi yerlerde yatarsanız ayakta kalan adama karşı avantajınızı kaybedersiniz, bu kadar basittir...
erkek gibi ayağa kalkıp top oynamadığımız sürece avrupa'da bir sik elde edemeyeceğiz. ondan sonra yok hakemler bizi yaktı filan. her maçtan sonra, her boku hakemde arayan şu ağlak zihniyetten nefret ediyorum, ulan pazartesiden perşembeye kimsede geri vites yok, millet döner bıçağına kafa atarak girer; cumartesi, pazar, pazartesi herkes koala amk...
ben fenerli'yim, bizimkiler konuştuğunda da nefret ediyorum. avrupa futbolunun kerterizi bizim ülkede cüneyt çakır'dır. onun yönettiği gibi maç oynamaya başladığımızda, bir ihtimal belki...
böyle o düştü, bu kalktı, yok efendim maçlar tekrarlansın filan gibi salak saçma şeylerle yine bir arpa yol gidemeyeceğiz...
edit: bu pozisyonda bir sikim yok, hele ki kırmızı hiç yok. çünkü iki futbolcuda ayakta ve aynı topa koşuyorlar. futbolun fıtratında vardır. ikisi de topa giriyorlar ve haliyle böyle bitiyor pozisyon. premier lig'de sarı bile vermezler buna. hadi çok kastınız burada en fazla sarı çıkar. kasıt yok...
edit 2: hiçbir sikim yok derken; kart manasında. yoksa faul elbette. anlamayan olur filan...
hafta boyunca ağlayan galatasaray'ın aldığı ödüldür.
dk 19 maç 1-1 galatasaray 19. dakikadan itibaren 10 kişi kalacaktı. sarı verildi maç devam etti ve kayserisporlu tiago lopes penaltı yaptırarak kariyerindeki üçüncü kez galatasaray maçlarında kırmızı gördü. kayserispor'un net penaltıları firikikleri çalınmadı.
süreç hep aynı. üç büyüklerden biri ağlıyor, sonraki hafta emzik verip susturuyorlar.
türkiye süper ligi komple şaibeli bir lig. her şey dizayn edilmiş. anadolu takımlarıysa figüran.
