insan 20 yaşına gelene kadar, artık büyüyeyim diye yırtınıp dursa da, 20'li yaşlardan sonra yılların su gibi aktığını görünce, 20'li yaşlardan öncesini özlemeye başlar. büyüdüğünü ve yaşlanmaya başladığını üstüste binen sorumluluklarla beraber daha çok anlar insan 20'li yaşlardan sonra.
20'den önce ergen 20'den sonra yetişkin oluyorsunuz. okul bittikten iş hayatı başladıktan 2 yıl sonra kırıştığınızı düşünüyorsunuz. 20li yaşatan önce ne kadar enerjik ne kadar hareketli iseniz 20 den sonra bir okadar tek düze bir okadar durgunsunuzdur. zaman çok şeyler almaya başlar 20 den sonra. yarası derin izler bırakır. belkide bazen olmasını en çok istediğimiz şey 20 den sonra gözümü kapatayım 5'e kadar sayıyım ve tek derdim oyun olsun istersiniz.
20' li yaşlarından öncesi tek derdim eğlenmek, arkadaşlarımla gezmekti, ama 20' den sonrası gerçek beni buldum. hayata dair ' ne yapacağım? ' ve 'nasıl geleceğimi oluşturacağım? ' ile 30'uma gelicem inşaallah..
20 tam bir dönüm noktasıdır. zira bu dönüm noktasında şahsım ve çevremde kim var kim yok dünyada ki adaleti sorgulamaya başlamıştık. evet 20 bir insanın dünyanın aslında adaletsiz ve ne derece sikimsonik bi yer olduğunu anladığı yaştır. öncesine ergen diyip aşağılamak sonrasına yetişkin demek bu yüzdendir aslında.
20 yaşındaysan hayat çok berbat. ben tam bu dönüm noktasındayım. artık kesinlikle o ufak çocuk yok ve ben buna üzülüyorum. ha bi de aşk, karı kız meseleleri var onlara hiç girmeyelim..
insan 20 yaşına kadar bir çok değişim görür.
ilk günlerinde el üstünde tutulur, sonra yerlerde sürünür.
ayaklanmaya başlayınca keşfetmeyi öğrenir.
keşfettikçe de paylaşmayı...
geleceğine doğru adımlar atarken ve koşarken insan omzuna yükledikleriyle büyür.
sırtına yükledikleri onun birikimleri ve vazgeçemeyeceği sorumluluklarıdır.
yaş 20 olunca önce biraz düşündürür.
sonrasında omuzlarına yükledği herşey onu biraz daha yaşlandır.
o güne kadar koşarken insan o günden sonra ya sürünür ya da süründürür.
