stattaki atmosferin müthiş olduğu maçtı. maçtan çıkıp sesi kısılmayan yoktu diyebilirim.
melonun fiziği biraz düzelip biraz iştahlı oynayınca neler yapabileceğini gördük hatırladık. riera harikuladeydi. kabul etmek gerekir ki forvet sıkıntısı var. yani gol sorunundan değil ileride top tutulmuyor.
neyse her şey bir kenara senin sahnen bu be aslanım. sen herkesin zihnine kazımıştın avrupadaki büyüklüğünü. özlemişiz..
an itibariyle neredeyse bütün ingiliz arkadaşlarım arayıp tebrik etti. hatta birisi ''şeytanı cehennemde öldürdünüz haha çok komik '' dedi.
gurur kaynağı maçtı !
galatasaray'ın manchester takımı karşısında almış olduğu galibiyetle toplam 62 puanla turnuva tarihinin en başarılı 21. takımı olduğu maçtır.
maçın ilk yarısı izleme şansım olmadı için ancak 2.yarı yetişebildim ve gayet güzel bir futbol oynayarak 53.dakika da burak yılmaz'ın kafa golüyle öne geçtik. her şey bir yana gerçekten burak yılmaz'ın karaktersizliği ve kendini yere atmasından dolayı gına geldi artık. onun dışında bence maçın en iyileri albert riera, amrabat, hamit altıntop bana göre.
" Made it look easy " derler ya. Bu maç da böyleydi aslında. Galatasaray zor olanı kolay gibi gösterip yaptı. Yedeklerle dahi olsa ManU'yu yenebilmek kolay değildir. Kaldı ki as takımını Old trafford'da yenseydi kimse "şans" diyemeyecekti. Ayrıca Fatih terim'in melo konusundaki ısrarcı tavrının da golü getirdiğini düşünüyorum. Melo'nun hatalarından dolayı rakibe pozisyon da versek; onun sayesinde gol atmayı bildik. Burak da şu çirkef ayakları bırakıp efendi efendi oynasa çok memnun olacağım ayrıca. Güzel, mücadele dolu maçtır. braga'nın yenilmesi onları çok ateşledi. Son maç çok güzel olacak. Haydi hayırlısı bakalım.
felipe melo"nun top geçirmeyen duvar tavrıyla manchester united ikinci yarıda 3 kez üst üste korner kullanmak zorunda kaldı.o anlarda melo"nun bakışı herşeyi anlatıyordu aslında bu maçı kazanıp 3 puanı almayı ne kadar istediğini anlatıyordu
bakışları.
melo"nun bu tavırlarının etkisiyle mi bilemiyorum muslera kalesinde devleşti adeta sağlam kurtarışlar yaptı.
maçın en güzel pozisyonu ise wolwerine hamit"in topun gelişine çaktığı ve üst direğe isabet ederek kaçan mutlak gol pozisyonuydu. o pozisyonda kaleci topu tutsa bile topla beraber kaleye gömülürdü o kadar sert bir şuttu.
alex ferguson ise mal gibi kadroyla maça çıkışının cezasını çekti ya da gs"nin bu azmi ve ortaya koyduğu oyun karşısında
yapılabilecek fazla birşey yoktu. ferguson resmen hıncını ağzındaki sakızdan çıkardı.
galatasaray'ın işi büyük ölçüde kotardığı ve grup ikinciliğini cebe indirdiği maç. böyle maçların detayı olmaz.
işi küçümsemek adına asla değil ama hani bizim medya sistem sistem diyor ya yıllardır amk, haah işte manu o sistem nasılmış dün bize bir kez daha öğretti, hem de 18-20 yaş grubu bir tayfanın gözümüze soktuğu pas trafiği, oyun anlayışı ile.
gerisi laf-ü güzaf.
yolu açık olsun ezeli rakibin. umarım biz de yarın fransa cenahlarından 1 puan ile döner son maçımıza formalite için çıkarız.
Yıllarca konuşulacak muhteşem bir koreografi gösterisinin yapılacağı ancak koreografinin UEFA yetkililerine takıldığı maç olmuştur.
Maalesef koreografi değiştirildiği için, farklı bir koreografi 3D si yapıldı.
Şimdi gelelim asıl konuya! hani şu as takımla gelseler yenemezdiniz diyen futbol dehalarına. (kuş, 7 yaşında, arkadaşları ona einstein diyor.)
biz bu şampiyonlar ligi grup maçlarının ilkini old trafford'da manchester united'ın as takımına karşı yapmadık mı? deplasmanda hemde?
o maçta belkide tarihinin en bunaltıcı maçını yaşatan yine bu galatasaray değil miydi manu'ya?
fergusonun, ingiliz basınının hatta dünya basınının da kabul ettiği, hakemin maçı galatasaray'ın alehine katlettiği o maç hani?
bırakınız bu yedek takım ağızlarını efendiler,
galatasaray sıfır çeker dediniz puan aldık,
galibiyeti yok son sırada dediniz galibiyet aldık,
gruptan çıkamaz dediniz %80 onu da hallettik evelallah,
manchester'ı yenemez dediniz manchester'a grupta ilk malubiyetini tattırdık.
ee şimdi de çıkmış "amaa yedek takım yeaa" diye zırlamayın lan zırlamayın lan, zırlamayın amk!
mensup olduğu takımının da layık olduğu gibi büyüklüğünü gösterip galatasaray'ı ve onun büyük taraftarını tebrik eden rakip taraftarları (özellikle fenerbahçelileri) gönülden kutluyorum (lafım size değil). fenerbahçe'ye gruptan çıkmaları ve yollarına kayıpsız devam etmeleri için göğüslerindeki türk bayrağı aşkına destek veriyoruz. sizde fransızların eline verin de neşelenelim hadi yavrularım.
not: allahlık topraklık galatasaray'lıyım, hastasıyım, değil ikinci lige, amatöre bile düşse mahalle arasında desteklerim sarı kırmızı armasına kurban olduklarım la canınızı yirin!
galatasaray'ın 3 puan aldığı maç. başka bir önemi de yok. 50 yıl geçse de 20 kasım 2012'yi manu'yu yendik diye hatırlamam. ha galatasaray'a yedeklerini yendiniz diye laf atanlar sizin yendiğiniz takımlar as takım mıydı?
birileri ilk maçta ezilir 5 yer kendi evinde yedekleri 3-0 yener
birileri ilk maçta başabaş oynar, şansı yaver gitse maçı kazanabilir adama 11 kişi ile defans yaptırır 1-0 mağlup olur ikinci maçta yedeklerde olsa aslanlar gibi yine oynunu oynar ve galip gelir. bu durumda birilerine her zaman koyar.
'' manu yedekleriyle geldi, cimbom o yüzden yendi, yoksa nah yenerdi ' falan diyenler oltraford da oynanan maçı da unutmasınlar. as'lara kök söktürdü galatasaray.. sarı kırmızıyı karalamaya çalışanlar önce kendi renklerine baksınlar.
galatasarayın hakederek kazandığı ve sonuç olarak manchester united ı yendiği maçtır. fenerbahçeliyim.
(Not : A2 takımı yenmek, yedekleri yenmek doğrudur ancak sonuçta manchester united ı yenmiştir, galatasaraylı arkadaşların kızmamaları eğri oturup doğru konuşmaları gerekmektedir, neden çünkü fenerbahçe nin de tuncay ın 3 golü ile manchester united ı yendiği maçta aynı lafları kendileri etmiş, yok yedekler geldi paftakım vs.vs. lafları dönmüştür ki bu medyada da dönmüştür bolca gs nin şansı medyada bu laflar fazla dönmemiştir.)
(Edit: gerçekler yazılınca birilerine fena dokunuyor heralde, eksiler coşuyor, tamam yavrum hep siz haklı siz en iyisiniz siz müthişsiniz oldu mu )
galatasaray'ın Şl maçlarında kehanetlerim genellikle doğru çıkıyor. ama her seferinde golü atacak kişileri tutturamıyorum. dünkü maça ilk yarı, maç sonucu ve skor tahmini oynasaydım iyi para alırdım heralde.
maça gelirsek dünden aklımda kalanlar; melo'nun taraftarı gazlaması ve ardından gelen gol, hamit'in direkte patlayan topu** ve fatih terim'in su şişesiyle olan enstantanesi. maç içinde hem hırsı hem aksiyonu hem korkuyu hem komediyi yaşadım. hepsi bi arada mükemmel bi film gibiydi. iyi final sürprizli olmadı, boşu boşuna ters köşeye yatırmanın alemi yok. şu braga'yı da yenelim bir üst tura çıkalım.