bu maçın kaybının en büyük sorumlusu carlos carvalhal denen adamdır. tamam kiev deplasmanında 1 puan önemlidir eyvallah.
ama sen teknik direktör olarak takımına korkalığı aşılarsan o topçuların ayakları ileri gitmez, rakip kaleye gitmez. zaten
adamları eksik yakalayacağımız pozisyonlarda bile topu alan istisnasız yana ve geriye oynadı. kağnı gibi oynuyoruz, ruh yok.
en güvendiğimiz adamlar ernst ve necip'in bile temposu yerlerde. carvalhal utanmasa oyuncu değişiklik hakkı dolduğunda
tribünden vakit geçirmek beşiktaş formalı birini bulup onu da sokacak oyuna. bank asya takımları bile böyle yönetilmez.
bütün takım ver topu q7'ye ver simao'ya birşeyler yapsın mantığında takım oyunu diye birşey yok. son saniye golünden sonra
sinirden ertem şener'in çıkardığı ahh ahh, off şeklindeki orgazmik seslere gülmekten başka bir şey yapamadım
(bkz: sinirden gülmek)
necip; ne bok yiyon olum sen, siktir git mınhinho, top oynamasını öğren
m.aurelio; lan dmc misin sol bek misin göbek misin ne boksun ben anlamadım sustum sustum sonunda dayanamadım, lan it koşmaya mecalin yok siktir git amk r.betisine
edu; la bu adam mahalla maçındaki dayılara benziyor, la iki dakka koş be, bu ne lan, giyinmiş iki kat vücut var diye kasılıo mınakodum.
böyle top oynanırmı arkadaş, insanda bi ruh, bi arzu olur. sizin oynayacağınız topun ceddini sikiyim.
kendini avrupa futbolu ve takımlarıyla kıyaslayan ülkemizin, büyük takımlarından birinin maçı. Kardeşim adamlar ş.ligi gediklisi. Şu maç 5-0 dı normalde. Senin futbol anlayışın bu kadar işte. Türk futbolu dünyada ilk 20 ye giremez. Liglerin kalitesi anlamında. isveç milli takımı gelir çakar. Ukrayna takımı klüp takımına çakar. E kimi yenicen a.q ? diye sorarlar adama.
eğer dinamo kiev şanslı olsaydı beşiktaş bugün ikinci bir 8-0 faciası yaşardı. 1-0 lık mağlubiyete sevinmeleri gerekirken üzüntü niye? beşiktaş kim, kiev'den puan çıkarmak kim? ha ibrahim akın dinamo kiev'e transfer olursa durum değişir tabii. *
Tanım I : Son saniye golü ile beşiktaşımın mağlubiyeti ile sonuçlanan maçtır.
Tanım II : Son saniye golü gelmeseydi de, ezik oyundan dolayı beşiktaşımın tüm taraftarının kendilerini mağlup hissedecekleri maçtır.
beşiktaş taraftarı "yıllarca iyi oynadık yenildik, bu seferde ezik oynasaydık da puan alsaydık" demez, diyemez. çünkü beşiktaş taraftarı sevgisini aşkını tabelaya bağlamaz. hatta tabelayı görmez. Koy sahaya yüreğini, istersen 4 ye, 5 ye, 8 ye. ama koy yüreğini o sahaya.
Sonuç I : carvalhal ile olmaz. tabi ki ona kızmıyorum. sorumlusu onu getirenlerdir.
Sonuç II : demirören kimseyi yanıltmadı. bir sene aradan sonra boktan yabancı transfer politikasına geri dönmüştür.
carvalhal için ayrı bir paragraf açmak istiyorum;
stoke city maçında uzun, ağır ve hantal futbolcular ile kurulu rakibin göbeğine vücudunu iyi kullanan, top saklamayı bilen ama top sürme veya boşluklara kaçma özelliği olmayan edu'yu koyup, hızlı, seri holosoyu son 10 dakikaya kadar yanında oturttun.
hemen ardından ligde puanı olmayan, moral olarak bitkin ve en önemli futbolcusu olan olcandan yoksun gaziantep'e, öncelikle gol yememeyi düşüneceklerini bu yüzden kapanacaklarını düşünemeyip, kapalı rakibin ortasına geniş alanlarda oynayan holoskoyu tek başına bıraktın. hatta lig sonuncusu takıma karşı iki forvetle çıkma cesaretini bile gösteremedin.
hepsini geçtim, bu sene bir maçında bile karekterli bir takım izletemedin.
ya beşiktaş sen ne verem bi takımsın. lan golü yiceksen 15 de ye 50 de ye hadi 80 de ye amk. umutlandırırsın umutlandırırsın her seferinde göte getirirsin bizi lan. niye böylesin olum sen ya? sevinmek için sevmedik diye hep üzülelim stres mi yaşayalım amına kodumun dünyasında biz ya?
manuel fernandes'in süre alamadığı karşılaşma. necip'in her altığı topu geriye oynamaktan başka bir bok yapmadığı bir karşılaşma. ulan necip, senin oynadığın futbolu ben de oynarım; madem orada banko oynuyorsun biraz geliştir kendini arkadaş. fernandes olsaydı senin yerinde en az 4-5 kez yardırıp giderdi dikine.
bir de bu edu denen adam 75 dakika boyunca ne yaptı ne etti ben anlamadım. son 5 maçtır aynı durum ve hala adam ilk 11 başlamaya devam ediyor.