sabah uyandım kimse yok evde yalnız yaşadığımdan mütevellit. açtım baktım buzdolabını 2 tane siyah 1 tane yeşil zeytin ve kurumuş beyaz peynirden başka hiçbir şey kalmamış. sürekli dışarıdan sipariş verdiğim için evde öle şeyler bulunmaz pek. neyse dedim kendi kendime çıkayım dışarda yiyeyim hem hava almış olurum. neyse yaa. of bak elim ayam titriyo hala sinirden. çıktım dışarı maltepe camisi'nin orda çıtırkeyif var orda mı yesem diye düşünüyorum. yok dedim siktiret. sahile ineyim, orda daha elit mekanlar var. soslu bişiler yemiş olurum en azından dedim. indim neyse, alt geçitten falam geçtim. vardım sahile.
gözümde güneş gözlüklerim güneşin olduğu tarafa doğru yürüyorum bir yandan da hayatımı gözden geçirme fırsatını değerlendiriyorum. o teklifi kabul etsem mi yaa? yok yok siktiret seyahati sevmem ben falam diyorum kendi kendime. 2 dakka düşünim şurda diyerekten basketbol oynayan çocukları izlemeye başladım. çok güzel oynuyorlardı. bir tanesi bi sımaç attı varya off. böle nası desem, topu zıplattı yerde kendi sonra koştu arkasını dönüp bastı sımaçı. çok hoşuma gitti ve reaksiyon gösterdim.
"bravo sana, bravooo." diye bağırdım. döndü bana, eyvallah hareketi yaptı. meğer orda ona gıcık olan çocuklar varmış cocuğu dövmeye gelmişler. yanda bekliyorlar. bana döndü biri, sanane lan dedi. pardon? dedim. sanane amına koduğum elin sımacından dedi. hoşuma gittiğini beyan etsem de küfürlerine devam etti. ananın amına pota kurar sımaç basarım o zaman görürsün sımacı dedi bana. ayıp! dedim. terbiyesizlik yapma dedim. bu goştu goştu benim belime doğru atladı füze gibi. hop yere düştük ikimizde. durun diyorum bağırıyorum. arkadaşları falan da üşüştü başımıza. ağzıma ağzıma depik atıyorlar. elimi kapatıyorum suratıma güzel yüzüme bişey olmasın diye. penisimi, hayalarımı sıkıp çeviriyorlar. yapmayın abiler vurmayın diyorum. dinlemiyorlar.
tam 5 dakika dövdüler beni orda. suratımı kapattığım ellerim kenetlenmiş onları ayırmaya falan çalışıyorlar. kandırmaya çalışıyorlar beni suratımı açim diye. biri dedi o ara, "bak bak burda ne var." diye dayanamadım açtım suratımı bakıyorum etrafa salak gibi. anom. suratıma suratıma nası depik atıyolar bi görseniz. kafam geri gidip geliyor. bağırıyorum, "yok mu allahını seven kurtarın beniiiiiiii" diye sonra karşıdan bıyıklı 2-3 tane amca geldi. beni çekip aldılar. çocuklara da vurdular bikaç tane. birini tutmuşlar dövüyolar. durun durun dedim. bi şamar attım çocuğa varya ağzı burnu bertildi hep.
sağolsunlar kurtardılar beni. coplar geldi sonra, biri dedi, "burnun kanıyor." bırak kanasın dedim. bunun hesabını sorarım dedim.
sonra o sımaç atan çocuk geldi yanıma, abi kusura bakma dedi hedefleri bendim. seni beni dövebilmek için kullandılar dedi. olsun dedim genç. senin gibi yeteneklere memleketin ihtiyacı var.
ama çok dövdüler ya. suratımı elimle kapatmasam varya estetik ameliyata ihtiyacım olurdu kesin. penisimin acısı da cabası.
6 kişinin 1 kişiye attığı dayaktır. teke tek gelseler hepsini harcardım ben onların. o derece bitmek tükenmek bilmeyen bir kondisyonum vardır. aşil gibiyim. ama 6 kişi girince yapcak bişi yok. biri sağ bacağımı biri sol bacağımı biri sağ kolumu biri sol kolumu biri de dilimi tutuyordu. daha nasıl dövebileyim ki? öbürküsü de boşluktan vuruyordu işte. sonra ben elden ayaktan düşünce anca yüzümü kapatabildim. yoksa heheyy.