bizzat yerinde izlediğimiz maç olmuştur. ancak kale arkasından artık ne kadar izlenebiliyorsa o derece zevk alabildik maçtan. hele bir de 2.ci yarı golü kimin attığını anca bilgi mesajı gelince öğrendik tribünce. bazı kendini bilmez kekolar kafamda ki yeşil kırmızı bereye laf edip onu çıkarmamı söylediler. neden? diye sorduğumda öyle istiyorlar yukardakiler içinde ''kırmızı'' var dediler *. sinirlendim bayağa bir ama işte adamlar kalabalık yapacak bir şey yok zaten bir ara birbirlerine de girdiler. neyse bunlar kötü taraflarıydı tabi soğuğu ve donma olayını da katalım buna. işte fenerimiz 3 puanı almıştır vasat bir oyunla, bizim açımızdan mini bir sözlük zirvesi * olmuştur ve de fenerimizi 100.cü yılda izleme imkanı bulmuşuzdur.
kezman yaptığı açıklamada "hakeme değil futbolcuya f*ck you dedim. türkiye'de herkesin ağzında a.. koyayım lafı var. Bu sözler adrenalin yüksek olduğu için çıkıyor. Gerçekten küfür gibi algılanmamalı." demiştir.
eğer bu kadarcık küfüre en az 2-3 maç ceza alırsa çok yazık olacaktır. millet daha neler neler diyo saha içinde.
fenerbahçemizin hakeme rağmen kazandığı maç olmuştur...
maçın başında, ceza sahası çevresinde kezmana yapılan 3 tane yüzde yüzlük faul, kezmanın sayılmayan golü, gençlerbirliği futbolcularına tanınan gereksiz tolerans ve her şeye rağmen alınan 3 puan...
demek ki adnan polat ve haluk ulusoy derslerini iyi çalışamamışlar, bir daha hakem seçerken daha dikkatli davranırlar artık...
bizzat atatürk stadından pink floyd, derek ve diger arkadaslarla seyrettigim mac olmustur...baya bi donmusuzdur hava sartları itibariyle o ayrı! ama fener de bizi hani ısıtamamıstır bazı dakikalar haric! fener cok iyi mi oynamıstır kesinlikle hayır ama bence kötü de oynamamıstır. idare etmiştir zaten forma girmesi de biraz zaman alacaktır zaten eksiklikler de vardı... can defansta aksamaktadır bu macta da görülmüştür. deniz şaşkınlıgını korumaktadır. kezman iyi niyetli ama faydası da olmamaktadır! gene ne varsa tuncay da vardır! herseye ragmen fenerbahceyi seyretmek güzeldi yumruk sovu olsun bagırması cagırması, küfür de oldu! ama cidden katılmadık! hatta "bir ermeni öldü onbinler yürüdü sehitler ölünce neden kimse yoktu " gibisinden tezahüratlar da oldu ama tasvip etmedik, katılamdık sözlükce! güzel mactı ve atmosferdi anlayacagınız... üç puanı kaptık önümüze bakıyoruz...*
uzun süredir sözlüğü saran ve her galatasaray başlığına saldıran yazar kardeşin ardından izlediğim ve futbolla ilgili bilgilerimi ve ilgimi sorguladığım maçtır. fenerbahçe 2 - 1 kazanmıştır ve kötü oynamıştır. dünkü erciyesspor - galatasaray maçının ardından, sorgu sual sistemimi tıkır tıkır işleten maçtır. volkan' ın burnunun dibinden vızır vızır geçen toplar ve erhan' ın direkten dönen şutunun ardından fenerbahçe nasıl gol attı? galatasaray benzer durumda neden gol atamadı? kadrosu milyon dolarlık oyunculardan kurulu bir takımın bu kadar yetersiz oynamaya hakkı var mı? galatasaray da zevk vermiyor. bu durumda, yazdığım son maç başlığıdır. futboldan zevk almak yalan oldu demek ki.
volkan demirel'in jöleli saçlarıyla 35 metreden gol yediği, ve top kaleye gelirken aman saçlarım bozulmasın diyerekten plonjon yapmadığı, deniz barış denen insan evladının topu mütemadiyen kafasına göre havaya diktiği tuncay şanlı'nın ise her topa deliler gibi koşup mücadele ederekten kalbimize bir kez daha taht kurduğu ve 3 puanı izmir'de yine mateja kezman'nın atılması münasebetiyle 10 kişi kalmamıza rağmen kazandığımız maçtır.
adnan polat'ın kahin olmadığını sadece ters motivasyon yaratmaya çalışan bir adam olduğunu gösteren maç olacaktır. fenerbahçenin rahat alacağı bir maçtır. geçen maçın zor alınmış olması, futbolcuları işi sıkı tutmaya zorlayacaktır. diğer taraftan gençlerbirliği gibi orta sınıf takımların haftada 3 maç oynama gibi bir potansiyelleri yoktur. (bkz beşiktaş-vestelmanisaspor lig-kupa maçı)