Halkevleri nin 2 kasım da bir mitingle sonlandıracağı yeni kampanyası. *
6 yıldır AKP nin tek parti hükümeti ile yönetiliyoruz. Bu 6 yılda AKP, Amerika dan ve yerli-yabancı büyük şirketlerden aldığı destekle büyük ekonomik krizler yaşamadan ilerliyor. iktidarda kalabilmek için de onların her dediğini yapıyor, ABD nin dünya halkları üzerindeki baskısına yataklık yapıyor, ülke ekonomisini IMF ye devrediyor, kapitalist sistemin emrettiği biçimde sağlığı, eğitimi, enerjiyi, ulaşımı özelleştirip, yer altı ve yerüstü kaynaklarını peşkeş çekiyor. Ülkeyi ucuz işgücü deposu yapmak için de asgari ücreti 457 YTL yapıyor.
Tüm bu halk düşmanı politikalarını gizleyebilmek için de tarikatları, cemaatleri besliyor, dini değerleri kullanıyor. Kendi medyasını, kontrgerilla cihazını yaratıyor. Belediyelerin olanaklarından faydalanıp, sadaka dağıtıyor.
Oysa biz Halkevciler biliyoruz ki, AKP nin bu halk düşmanı politikalarının engellenmesinin, ortadan kaldırılmasının yolu güçlü bir halk muhalefetinin yaratılmasıyla mümkün.
ABD nin ve AB nin hizmetçisi AKP nin ekonomi politikalarını AKLAMIYORUZ! Ülke ekonomisini IMF ye devreden T.Erdoğan ın, ezberlediği sayılarla bol keseden ahkam kesmesini AKLAMIYORUZ!
Usulsüz harcamaları kanıtlanmış, yolsuzluk ve sahtekarlık dosyaları boynuna asılı, çocuk istismarcısı bir şahsın cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal etmesini AKLAMIYORUZ!
işsizlerin sayısını sürekli arttırarak, patronlara örgütsüz, ucuz emek sağlayan AKP yi AKLAMIYORUZ! işçiler çaresizlikten tersanelerde ölürken, AKP lilerin kendi çocukları için özel yasa çıkarmasını, gemi almasını AKLAMIYORUZ!
Kürt sorunundaki tek çözümü bütün Kürt halkını AKP lileştirmek olan bir projeyi AKLAMIYORUZ! Kürt ve Türk halkının birbirine düşman yapılmasını AKLAMIYORUZ!
Sağlık sorunlarımız üzerinden para kazanmayı amaçlayan, AKP nin sağlık politikalarını AKLAMIYORUZ! Genel Sağlık sigortasını, sağlıkta katkı payını, özel hastaneleri AKLAMIYORUZ!
Parası olmayanın tüm eğitim haklarının elinden alındığı, parası olana ise her türlü eğitim olanağının sağlandığı eğitim sistemini AKLAMIYORUZ! "Dershaneleri kapatacağız" deyip bütün öğrencileri dershanelere mahkum edenleri AKLAMIYORUZ!
Elektriğe, doğal gaza, benzine yapılan zamları AKLAMIYORUZ!
"Daha ucuz enerji" yalanıyla, havamızın, toprağımızın, doğamızın yok edilmesini AKLAMIYORUZ! Nükleer santrali de termik santrali de AKLAMIYORUZ!
"Bir bardak sudan kaç para kazanırım" hesabı yapan, şebeke suyunu kirletip nehirleri, gölleri satışa çıkaran AKP yi AKLAMIYORUZ!
Dubaili şeyhleri, inşaat tekellerini zengin etmek için "kentsel dönüşüm" adı altında başımızdaki damın yıkılmasını AKLAMIYORUZ!
"Askerlik yan gelip yatma yeri değildir" diyen ama kendi çocuklarını yan gelip yatıranları AKLAMIYORUZ!
Karikatürlere bile dokunan ama kendisine dokundurtmayan T.Erdoğan ın ayrıcalığını AKLAMIYORUZ! Halkın anasına söven üslubunu da AKLAMIYORUZ!
Belediyeleri halkın hizmetine değil, büyük şirketlerin çıkarına sunan yerel yönetim icraatlarını AKLAMIYORUZ! Kar etmek için belediyecilik yapanları AKLAMIYORUZ!
Kontrgerilla halk düşmanıdır, eskisi de yenisi de halk düşmanıdır. Ergenekon u da Erdoğankon u da AKLAMIYORUZ!
"Demokrasi bizim için bir amaç değil, araçtır. Amacımıza ulaşana kadar demokrasiye bağlıyız" diyen T.Erdoğan ın, demokratik sistemde var olmasını AKLAMIYORUZ!
Kendilerine akp değil, AK parti dedirterek aklanacaklarını sananları AKLAMIYORUZ!
Amerika nın, Avrupa nın söylediği yol tek yol değildir, doğru da değildir. Halktan yana ekonomik programlar HAKKIMIZ!
Emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin kirli oyunlarını bozmak HAKKIMIZ! Ortadoğu ve Kafkasya halklarının eşit, özgür ve barış içinde yaşaması HAKLARIDIR!
Tembel ve beceriksiz olduğumuz için işsiz değiliz. insanca yaşayabilecek bir ücret, güvenceli ve sendikalı bir iş HAKKIMIZ!
Toplu sözleşme, kıdem tazminatı, adil bir emeklilik HAKKIMIZ!
Kürt halkı olarak kendi dilimizi kullanmak, kültürümüzü yaşamak ve siyasi temsilcilerimizi seçmek HAKKIMIZ! Türk halkı olarak birlikte, kardeşçe yaşamak HAKKIMIZ!
Hastalıklarımız fırsat olarak görülemez, sağlıktan para kazanılamaz. Parasız, nitelikli, ulaşılabilir sağlık hizmeti HAKKIMIZ!
Cahillik bizim de çocuklarımızın da kaderi değil. Eşit, nitelikli, parasız eğitim HAKKIMIZ!
Isınmak, aydınlanmak, pişirmek için yani insanca yaşamaya yetecek enerjiyi parasız kullanmak HAKKIMIZ!
Doğayı tahrip etmeden, doğayla uyum içinde yaşamak, bizim, çocuklarımızın ve torunlarımızın HAKKIDIR!
Nehirlerimiz, göllerimiz, denizlerimiz, AKP nin değil, bizimdir. SATILAMAZ! Temiz suya ücretsiz erişim ve kullanım HAKKIMIZ!
Rant hesabı, şirket yararı, partidaş çıkarı için değil, halk için adil, kalıcı ve sosyal bir kent yapılanması HAKKIMIZ!
Kardan yana değil halktan yana belediyecilik HAKKIMIZ!
içilebilir şebeke suyu HAKKIMIZ!
Çabuk, rahat, ücretsiz ulaşım HAKKIMIZ!
Temiz bir çevrede yaşamak HAKKIMIZ!
Kendi kültürümüz kadar, farklı kültürleri de yaşatmak HAKKIMIZ!
Bilgilenmek, denetlemek, hesap sormak HAKKIMIZ!
Özgür sosyal yaşam HAKKIMIZ!
Bilimin yol göstericiliğinde yaşamak HAKKIMIZ!
Farklılıklarımızı korurken eşit olmak HAKKIMIZ!
Onların demokrasisini değil, kendi doğrudan demokrasimizi, halkın demokrasisini kurmak HAKKIMIZ!
HAKLARIMIZ iÇiN HAK-LAYACAK, HAKLARIMIZI ALACAĞIZ.
maaşlara sözde enflasyon oranında zam yapan ama bunun dışındakilere kafalarına göre zam yapan sistemi ve yöneticilerini,
çevrecinin daniskasıyıp diye bağırıp, kyatoya gelince sesi kesilenleri,
milyonyarca insana iş, aş, barınma, eğitim imkanı sağlamaktan acizken, en az üçtane doğurun diye zırvalayan şahısları,
demokratik bir ülkede olması gerektiği gibi halkın tepkisini ortaya koyacağı ve umarız ki bu tepkiyi ortaya koyarken polis copu yemeyeceği, biber gazı ile ağlamayacağı, panzer suyuyla ıslanmayacağı miting olacaktır.
tabi bu haklama konusundaki demokratik hakkını kullanan halkımızın zinde güçleri göreve çağırmadan bu haklamayı önce meydanlarda, sonra da sandıkta yapmaları gerekmektedir ki demokratik olarak kullanmaları gereken bu hakları ile çelişmesinler. ve tabi ülkeyi satma, vatan hainliği gibi ucuz tezlerle değil, halkı soymaya yeltenen çıkarcıların ipliğini pazara dökerek yapsınlar bunu.
sonuçta katılımcılara güzel bir sonbahar güneşinin eşlik etmesini dilediğim mitingtir, kimse üşüyüp hasta olmasın akp haklarken.
2 Kasımda, Ankara sokaklarında gencinden yaşlısına binlerce kişi, AKP hükümetinden hesap sormak için bir araya gelecek. Üniversiteliler, liseliler, yoksullar, çalışanlar ülkenin dört bir yanından gelerek Ankara'da buluşacak. iki seçeneğimiz var: "ya ülkemizi, üniversitelerimizi AKP'ye bırakmayacağız ve en önde yürüyeceğiz ya da AKP'ye karşı bir raund daha kaybedeceğiz."
Neden 2 Kasım'da Ankara
Çünkü beklemek için zamanımız yok. Daha fazla yoksulluğa, yolsuzluğa, gericiliğe tahammül edemeyiz. Farkındayız! AKP'ye tahammül etmekle geçirdiğimiz her saat diliminde birilerinin daha hastane kapılarında hayatı kararıyor, bir ailenin daha yoksulluktan direnci kırılıyor, bir çocuğun daha olan biteni anlayamadan geleceği yok ediliyor. Şimdi de üniversiteyi karartmak için durmak yok yola devam diyen AKP'ye seyirci kalamayız.
2 Kasım'ı ne her şeyin çözüleceği ne de her şeyin biteceği bir tarih olarak değil, aşılması gereken önemli bir basamak olarak görüyoruz. AKP'ye karşı toplumun her kesimden tepkilerin yükseldiği bir dönemden geçiyoruz. Tayyip'in huzurunu bozmak için, AKP'yi alt etmek için tepkilerimizi daha da fazla büyütmeye, birleştirmeye ihtiyacımız var. Her yerden binlerce insanın hep birlikte AKP'nin karşısına dikilmesiyle başarabiliriz ancak. Daha güçlü bir muhalefet kurabilmek için bir yandan iktidara uyarı, bir yandan da tüm topluma moral olacak bir mesaj vermeliyiz.
Ne yapabiliriz?
Özellikle geçen seneden itibaren AKP karşısında en hareketli muhalefeti yaratanlar arasında olan üniversiteliler gericilik ve piyasacılık saldırılarına karşı önemli sınavlar vermişti. Bugün, Öğrenci Kolektifleri AKP karşısında nasıl mücadele edileceğine dair iyi bir pratik ve ideolojik deneyime sahip. Sene açılışında da en hareketli yerlerin üniversiteler oluşu bunu gösteriyor. Bu durumu bir avantaja dönüştürmeliyiz. Hızımızı kesmeden devam etmeli ve bu muhalefet bileşenini genişletmeliyiz.
Toplumsal muhalefetin sonbahara çıkarttığı programın hedefinde de AKP var. DiSK eylül ayı başında yaptığı çağrıyla " AKP Elini Emeğimden Ekmeğimden Çek" dedi. KESK " masa başında dilenerek değil, sokakta direnerek kazanacağız" diyerek döneme AKP'nin önerdiği maaş zamlarını protestolarla başladı. Halkevleri " AKlamıyoruz, Haklıyoruz" diyerek 2 Kasım'da Ankara merkezli bir eylem çağrısı yaptı. Bayramla birlikte yürürlüğe konulan SSGSS'ye karşı toplumsal muhalefet yeniden sokaklara çıkmaya başladı bile. AKP'den hesabı hep birlikte kesmek için ilk kıpırtılar kendini gösteriyor.
2 Kasım işte bu dinamiği daha da artıracak tüm Türkiye'de katılımlın olacağı bir miting olacak. Bu mitingin öncesi ve sonrası için iyi hazırlanmalıyız. Her üniversitede miting öncesinde 2 Kasım'da ne olacağını herkes öğrenebilmeli. Eylemler, forumlar, etkinlikler, kampanyalar, tiyatrolar, gösterimler vb. birçok araçla AKP'yi teşhir edebilir ve mücadele etmeye çağırabiliriz.
Sonrasını biz değil, AKP düşünecek! Ne üniversitelerimizi ne de ülkemizi kendi özel mülküymüş gibi gören AKP bunu yapabilmenin kolay olmadığını görecek. Deniz Feneri, Şaban Dişli, Başbakan, Cumhurbaşkanı AKP'nin olabilir ama bu memleket bizimdir. Rektörler, YÖK başkanı, gericilik AKP'nin olabilir ancak üniversiteler bizimdir!
Ne gericilere ne piyasacılara, ne de Amerikancılara bırakmayız.
bu mitingi düzenleyecek kadrolu protestocular ergenekon soruşturması kapsamında göz altına alınabilirler. hazır ankara'dayken neme lazım darbe yaparlar filan.
sömürülen ve ezilen halkın, halklarını savunmaya yönelik amerika uşaklarına karşı başlatılan ve yapılacak miting ile devam edecek kampanyadır. 2 kasım'da miting alanında desteğimizi sürdüreceğiz.
akp'de cisimleşen amerikancı-işbirlikçi, gerici ve piyasacı iktidar kliğinin teşhirini ve buna karşı toplumsal muhalefetin hak mücadelesi esasına dayanan bir örgütlemeyi öneren halkevleri'nin bu önerilerini somutlaştıracağı miting.
bugün türkiye'nin dört bir tarafından gelen demokratik kitle örgütlerinin katılımı ile gerçekleşen mitingle doruguna ulaşmış eylemlilik sürecidir.
mitingde liseliden. üniversiteliye; işçiden, gecekondusu yıktırılan yaşlı amcalara teyzelere kadar herkes akp'den hesap sormak için alanları doldurmuştur.
malesef katılamadığım ama katılanlardan aldığım haberlere göre iyi geçmiş mitingdir. katılım bir hayli fazla olmuştur, kortejin ucu dikimevi göbeğe kadar uzanmıştır. helal olsundur.
"halkın hakları var, krize karşı şartları var" diyerek yola çıktığımız ve ankara sokaklarında haklarımızı haykırdığımız binlerin sesiyle coşkuya dönüşen eylem.
