iyi oynamadık ama çok kötü de oynamadık. şu varki bir şekilde rakip kalede tehlike yaratabiliyoruz. dün yan toplardan bulduk şanslarımızı ki hepsini de cömertçe harcadık. ama bir türlü dikine gidemedik. bence hücumdaki en büyük sıkıntı da buydu. ayrıca hızlı şekilde paslaşarak hücuma güzel ve organize çıkabiliyoruz ama hızlı hücumlarda takım fıs. bütün kontra hücumlarda batırdık.
savunma ise bu sene çok kötü. yani öyle böyle kötü değil çok kötü. rakipler presten daha kolay çıkıyor ve her çıktıklarında tehlikeli geliyorlar. kanat oyuncuları beklere hiç yardım etmiyor ve kanatlardan çok fazla hücum yiyoruz. bunun mutlaka önüne geçmemiz lazım yoksa daha çok ağlarız.
selçuk-melo ikilisi geçen senenin altında, özellikle melo'nun fizik olarak hala zayıf olması takım savunmasının içine ediyor. önde burak da istenilen presi yapamıyor.
aydın ev emre her maç üzerine koyarak oynuyor. bence dünün tek güzel kısmı da bu iki adamdı. baya baya ders niteliğinde bir maç oldu. takımın sorunları var evet, hatta çözülmesi elzem sorunlar bunlar, ama çözebilecek altyapıya ve hocaya sahipler.
sahada oynanan oyunu anlamayınca eleştiriler de havada kalıyor...
çok uzatmayacağım...
braga, galatasaray ataklarında defans göbeğinde 3 stoperle pozisyon alırken kanat savunucuları bu üçlüyle 10 metre mesafede bekliyorlardı. galatasaray kanattan bindirdiğinde hücum oyuncularını bu kanat oyuncuları kovalıyor eğer geçilirlerse üçlüden biri kademeye giriyordu.
aslında arada kalan büyük boşluklara sızıp braga'nın canını yakmak mümkündü...
ama galatasaray için değil...
çakılı pozisyon alan 4 ağır defans oyuncusunun önüne 2 çapa koyup kalan 4 kişiyle de hücum ve orta saha organizasyonu yaptılar. özellikle amrabat ve umut da rakip oyuncuların alan parselasyonunu okuyamadıklarından ve gene amrabat etkili noktalardaki umut ve burak'a her pozisyonda 20-25 metre uzakta kaldığından galatasaray rakip defansın içine girip, dengeyi bozamadı...
hep yazıyorum...
geride 7-8 kişi dizilip ileride 3-4 adamla hücum edemezsiniz.
türkiye liginde sözde "büyük" denen takımlar dahi 1 forvet ve 2-3 orta saha - kanat ile hücum ediyor.
sahada oynanan oyun itme çekmeye dayalı bir kör döğüşü...
4-3-3/4-4-2 diye yerli hocalar ve onların şak şakçısı yorumcuların tartıştığı dizilişler aslında 6-3-1 veya 6-2-2...
avrupa'da dökülmemizin sebebi bu...
manchester da 4-4-2 diziliyor güya galatasaray da...
fatih terim melo'da israr etmemeli, 1 hafta kenarda oturtursa bile mesaji verir.
amrabat'i cikartip aydin'i almak nedir bide onu hic anlamadim hoca? tamam aydin da gayet iyi ama arabanin motoru aksiyor, sen sag lastigi degistiriyosun. ki amrabat rakibe goz dagi veren iyi oynayan tek oyuncumuz ilk yari.
al gene aydini, ona itirazim yok ama bari melo'yu cikar emreyi ortaya cek amrabat sol aydin sagda oynasin.
macin ilk bir iki dakikasini kacirdim, elmander yedekmis ben kadroda yok saniyodum. hocam umut'a 75 dk neden tahammul edersin? elmander biraz tekledimi ikinci yari aliyosun? umut macta yok kayip, hala devam.
aydin ve emre, cok iyisiniz. maclar kaybedilir de sizi kazandik mi daha onemlisi yok.
maçın galatasaray adına en güzel hareketi, pegasus'ta yapılan koreografi ve aydın'ın direkten dönen şutuydu sanırım.
ayrıca şu braga'da hiçbir şey yok. dün futbol şansı biraz yanında olan ekip braga'yı dağıtırdı. mesela dün gece braga'nın karşısında, oynadıkları son 8 maçta rakiplerinin topları kendi kale direklerinden dönen bir fenerbahçe olsaydı braga muhtemelen o iki golü atamaz, topları direkte patlardı. yani futbolda biraz da şans olacak.
bu galatasaray grubu en kötü ihtimalle 3. bitirir yoluna avrupa liginde devam eder. ki en mantıklısı da öyle. çünkü bu kadro bireysel olarak her ne kadar iyi oyunculara sahip olsa da, sistemin, oyun anlayışının oturması biraz daha zaman alacaktır. sağlık olsun.
Beşiktaşlılar haklı 2 - 0 yendiklerine bu takıma 2 tane mi gol atabildiniz demişlerdi 1-0 yanildikleirnde olay olmuştu nasıl yenilirsiniz diye ama GS yenildiğinde evinde hemde 2-0 elinden kaçırdı oldu çok tarafsız bir medyamız var .
braga'nın istediği düzende oynanan maç. galatasaray'da kaleyi düşünen yok. Selçuk her topta burak'ı düşünüyor. aynı hastalık hakan şükür zamanında da vardı. ayağına top alan hakan'ı arıyordu. bu takımı şut atarak yenebilirdik ama şut atmayı akıl eden olmadı. yetenek başka bir şey oyun zekası bambaşka.
olmayınca olmuyor maçıdır. genel olarak aksaklıklar şöyle söylenebilir:
1. o kadar şaşalı transfer dönemine rağmen, hâlâ ve malesef iyi bir sol bek ve iyi bir forvet yok. takımın koyduğu avrupa hedefine uygun üst klasman futbolcu sayısı az. terim, maçtan sonra yaptığı Türkiye'nin en iyi gol ayakları burada ama bu seviyeye uyum sağlamalıyız derken buraya işaret ediyor. türkiye'nin en iyisi oraya uyum sağlayamıyorsa, seneye oraya bir hazır üst klas golcü alınmalı.
2. galatasaray istediği oyunu oynayamıyor ve bunun pek de farkında değil. rakip sahaya oyunu yıkmak, önde basmak vs bir oyun sisteminin tamamı değil. bunu yapıyorsanız devamında hızlı top dolaştırıp ya kanatlara iyi ineceksiniz ya göbekten ver kaç yapacaksınız ya da kısa bitirici ara pasları atacaksınız. şu haliyle galatasaray oyunu yıkıyor ama devamını yapamıyor. rakip kapanınca galatasaray çok hareketsiz yerleşiyor sete. o durumda gol bulmak mucize. onun için ilk golü atarsak farka gideriz, yersek çıkarmamız her zaman zor olur.
3. orta sahanın ikilisi çok formsuz. üstüne selçuk da her topta burak'ı arıyor. bütün atak girişimlerini başlatan selçuk, galatasaray'ın set oyunundaki hücum alternatiflerini kestirmeden yok sayıyor.
4. aydın, yekta veya ayarlarındaki oyuncular henüz türkiye ligi için bile kurtarıcı değiller.
5. genel olarak bireysel form durumu iyi değil. selçuk, melo, hamit, emre, burak, umut, elmander amrabat, riera formsuz durumdalar. bu kadar çok formsuz olması 6 lig maçı 2 şampiyonlar ligi maçı oynamış bir takım için hiç iç açıcı değil.
6. top kullanan oyuncuların öz güvenleri pek yok gibi. başarı beklentisi belli ki baskı kurmuş. takım sete yerleştikten sonra kimse riskli pas denemesi yapmıyor, şut atmıyor. dün bunu emre ve aydın bir kaç defa ihlal etti. onun dışında dikine oynamaktansa yana oynamayı tercih ediyor herkes. oysa denemek lazım.
muslera ve danny gerisi fasa fiso. bu adamlar olmasa her iki takıma da farklı yenilirdik. gerçi yine yenildik ama olsun bu iki adam bu takımı ayakta tutuyor.
Ayrıca bunu yazın bir yere seneye muslera gider kalmaz burda.
ordu maçı başlarken de demiştim yeneriz diye bu maçta da dedim... öyle bi düşünce geçti kafamdan dillendirdim... artık 6. hissime filan güvenmiyorum...
içimizdeki portekizlilerin ortaya çıktığı maç olmuştur. biz avrupa maçlarında hala takım tutmaya devam edersek daha çok böyle sonuçlar yaşarız. şimdi maçın analizine gelelim. galatasaray futbol anlayışını değiştirmeye çalışıyor. pas futbolu oynamak istiyor ama bu o kadar kolay bir şey değil. eğer bu oyunu oynayacaksa galatasaray kesinlikle daha hızlı düşümmesi daha hızlı uygulaması lazım. bunu şuan elde bulunan oyuncularla oynamak baya zor. forvetler bu oyuna uygun değil. hepsi araya top isteyen oyuncular. braga tam bir deplasman takımı gibi oynadı. sahada yapması gereken her şeyi yaptı. sahayı harika parselledi. galatasaraya hiç boş alan bırakmadı. galatasarayı ancak böyle durdurabileceklerdi. bunu da son derece başarılı yaptılar. galatasaray şu futbolla türkiye liginde yine oynar yine maçlar kazanır ama avrupada bu kadar yavaş bu kadar organizasyonsuz oynarsa puanı çok zor alır. yolumuz açık olsun.
baştan edit: galatasaraylıyım. ama obektif bakabiliyorum.
galatasaray' ın gollük asist ve ortalara son vuruşu yapamayınca, rakibinin hızlı atağa çıkmasını engelleyemeyince haklı biçimde kaybettiği maç.
bir türk takımının yenilgisine sevinen fanatiklereyse zerre aldırış etmemek gerekiyor. hepsine yazıklar olsun.
not: dün braga forması giymiş çok türk fanatik vardı ama ben bugün fenerbahçe' yi destekliyorum. başarılar fenerbahçe !
