muhammed ali prensibiyle çekilmiş penaltıdır. önce ellerini beline koymuştur, duruşu ve karizmasıyla insanları hayran bırakmıştır kendisine. sonra o pis bakışlar..öyle bir bakmıştır ki rüştü' ye, adamı hayatından bezdirmiştir. penaltıya atlayası gelmemiştir rüştünün..o ultimatomu yoğun yoğun hissetmiştir gözlerinde kel kurdun. sert mizacıyla ortamı soğutan alex, artık düdüğü beklemektedir. yunus yıldırım penaltıyı vermiş olmanın heyecanını 1 kere yaşayacağını bilerek azıcık daha zamandan çalar, bekler, bekler ve bekler..an gelmiştir artık. düdük öter, alex hareketlenmeye başlamalıdır. ama ilginci alex biraz daha bekler, çünkü alex isyanlardadır: '' hakem sen benim bipimde bile değilsin, 50 kere çalsan 50 kere de atmam. canım istiyor diye çekiyorum ben bu penaltıyı ulan '' veya '' sen çalsan da çalmasan da ben bu golü atıcam. hasta ettin maç boyu, her diklenişimde hakemsin diye kafa atmadım bak, ama yetti artık. gözlerini parlatmandan mı korkucam ulan! al homua koyiim laaaaaaaaaaan '' gibilerinden nefret cümleleri ve çığlıklar geçmektedir alex' in aklından. aslında o beklenen 2 saniye rüştü' ye alex' in son duası için tanıdığı süredir. rüştü '' allah' ım sen şu kulunu elaleme bir kere daha rezil-rüsva etme de beşikten yemeyim yarabbil-alemiiin '' şeklinde içinden duasını tam ederkennn ne görsün. ters köşeye yatmıştır. olay çok hızlı cereyan etmiştir, görememiştir topun o köşeye gittiğini. 1 penaltının gol olması 20 salise, penaltıya edilen itiraz 4 dakika. '' lan '' demiştir içinden rüştü '' bu muydu lan ''. '' bu kadarcık mıydı allahsız ''
fakat gerçekler öyle değildir. rüştü' nün gözünü heyecan bürüdüğünden gerçek olan bitenden haberi yoktur. çünkü olaylar böyle gelişir:
alex geriliyor sayın seyirciler. gözler hakemde. hakem düdüğünü çaldı. alex bekliyor, bekliyor hala bekliyor. hareketlenmeye şimdi başladı. evet alex geliyor. fakat bir türlü topa ulaşamıyor. alex topa gelmiyor adeta sek sek oynuyor, o ne geliş o ne manevra..ne büyüksün alex! böyle bir şey hiç birimiz görmedik, gözler önünde tarih yazılıyor ve biz şapka çıkartıyoruz. ne büyüksün alex ne büyüksün! hopluyor zıplıyor ve gerildiği 2 metrede adeta bale yapıyooooor! ve ters köşeye yatırıyor rüştü' yü. rüştü üzgün, düşünceli. ama ne fayda ne fayda...böyle bir penaltıyı sanıyoruz o da görmedi.
kaptanın her zaman yaptığını yapıp kaleciyi ters köşeye gönderdiği vuruş.. lakin golde alex in payı ne kadarsa sivok un payı da o kadar görmezden gelmeyelim.
alex'in aynı gece attığı 2. golün yanında sönük kalmış vuruştur. güiza'nın yaptığı ortaya kartalım için özel olarak traş ettiği kafasıyla topa dokunup ağlara doğru itmesinin çok daha büyük anlamları vardır; bir yanda gol atıp elini şortuna sokan dangalaklar, diğer yanda giren şeyi golü atarken kısaca özetleyen alex.