türkiye tarihinde kara bir leke olarak anılan, sözde ödül töreni.
aradan yaklaşık 10 yıl geçti. ve o, kara günde linç edilmeye çalışılan ahmet kaya' nın "bir kürtçe albüm çıkartmak" istiyorum sözü üzerine, yapılmadık terbiyesiz kalmamışdı. yapanlar belliydi. amaçları ise boş beyinlerinin vermiş olduğu, sürü psikolojisini iştirak etmekdi. ne bir karşı ideloji, ne de bir dayanağa bağlı hareket. sadece hepsi kamera karşısında şov olsa gerek. bugün isimlerini verdiğim listede, kiminiz onlarla eğlenirken, kiminiz onları ekran başında zevkle izliyorsunuz. tabi ki bu sizin hakkınız. seçme özgürlüğüne sahipsiniz. birini sevmek yada birinden nefret etmek, suç değil. ama; insan şunuda bilmeli ki; fikir özgürlüğü, sadece senin fikrinde olana saygı göstermek değil. karşıt görüşleri dinleyebilmek, bazen de insanlık gereği onları anlayabilmek gerek. kardeşçe yaşabilmek için, bu topraklarda olan tüm bireylere, hakkaniyetli yaklaşmak gerek.
gel gör ki artık devlet trt 6 adı altında adeta ahmet kaya' dan özür dilercesine yapacağı görevi yapdı. dünya değişiyor. bazı insanlar da değişiyor. bize kalan kin gözlüklerimizi artık çıkarıp, yarınlara umutla bakarken. bu güzelim vatanı layik olduğu yere getirmektir.
işte kara geceden kalan bazı kara insanların listesi:
ahmet kaya'nın kürtçe şarkı söyleme isteğiyle değil de o tarihin daha öncesinde yaptığı hareketlerle zaten kafaya çatal kaşık yemekten daha fazlasını hakettiği gecedir. (bkz: vallahi apo yu özledim)
evet ahmet kaya'nın şahsiyetinden nefret ederim, ama ne olursa olsun sanat anlayışından dolayı kendisine saygım serdar ortaç veya ercan saatçi gibi nokta nokta kişilere göre daha fazladır...
ahmet kaya'yı sahneden indirecek kişiler cumhuriyet'e yakışan kişiler olmalıydı belki de; iki cümleyi bir araya getirebilen, türkçe-ingilizce arası garabet bir dil konuşmayan, karı gibi kaşları ve sesi olmayan birisi... anladınız kim olmadığını...
diğer "milli kahramanımız" da zaten yakın zamanda galatasaray taraftarını pkk'lı olmakla suçlamıştır, evet doğru alayımız kongra-gel militanıyız beyefendi... sana ne desem sansür gelir, rtük var malum...
ahmet kaya'nın yüzüne tüküreceği adamlar, o gece bilinçsiz zatların gözlerinde halk kahramanı oldu... ama ahmet kaya zaten apo'yu çok özlemişti; al birini vur ötekine, öyle bir geceydi işte...
geceye katılanların büyük bir kısmı ahmet kayayı linç etmeye teşebbüs ederken ve ilkel bir şekilde çatal bıçak fırlatırken, yapayalnız kalmış ahmet kayayı sadece mehmet aslantuğ kendisini siper edercesine korumuş ve ne kadar klas bir insan olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Serdar Ortaç ın söylediği şarkının sözlerini "Bu vatan bizim ellerin değil" diyerek değiştirip ahmet kaya nın masanına baktığı..(bu hareket olayları tetikleyen en önemli unsur oldu.serdar ortaç ın hala askerliğini yapmadığını ayrıca belirtmek gerek. )
Tunca Yönder in "Atın bu adamı dışarı, kovun bu adamı" diye avaz avaz bağırarak ortamı proveke ettiği..
Şenay Düdek in "Sünnetsiz Pezevenk!" diyerek ahmet kaya ya hakaretler ettiği..
olayın ertesinde 14 subat ta Ertuğrul Özkök ün " o gece orada birçok gerçek sanatçı vardı. Her biri Türkiyenin yüzakıydı. Bütün bunlar içinde bir tek çirkin adam çıktı. O da ne yazık ki Ahmet Kaya idi.. " şeklinde yorum yaptığı gece.
mide bulandıran ne cok adam var bu ülkede arkadaş.
bugün gram diye bir şarkı söyleyen gereksiz adam için o gün dışarıda özel idman yapıyorlardı. ahmet kaya'dan nefret ederim ama onu oradan indiren kişinen de o malum gereksiz şahıs olması sebebiylen sinirim iki kat artmıştır. bu olaydan karlı çıktığını zanneden kesim de ülkemin mal insanıdır.
Türkiye tarihine geçen kara bir gecedir.
Kaya yürekli adamın sahneye çıkıp, gayet insani bir açıklama yapmasından dolayı
linç edilmeye çalışılması, bizi utandırmıştır.
Ertuğrul Özkök, Vanlı Fatih Altaylı gibi yalakaların, ertesi gün, bu konu hakkında; "şerefsiz", "vatan haini" diye manşetler attığı gecedir.
ibrahim Tatlıses'in, Mahsun Kırmızıgül'ün birer korkak gibi davrandığı,
kişiliklerinin ve karaktersizliklerinin fotoğraflandığı utanç dolu bir gecedir.
Serdar Ortaç'ın tribüne oynayıp, popülizm yaptığı, çanak yaladığı gecedir.
Oysa, Ahmet Kaya, korkmadan, yılmadan, o koca yüreği ile, gayet insani olan bir şeyi söylemeye çalıştı.
O, ezilenin, sömürülenin, yıllarca baskı altında tutulanın, işkencelere maruz bırakılanın, değiştirilmeye çalışılanın,
asimile edilmek için hakkında devlet raporları hazırlanılanın, dilini kullanarak,
türkü kaseti yapmak istemişti. Baskılar onu asla yıldırmadı.
Ahmet Kaya, sahnede, koca kalabalığa karşı tek başınaydı. Yalnızdı.
ibo, Mahsun alkış tutarken 10. yıl marşına, garsonlar Kaya'ya sahip çıkıyordu.
Şimdi, birileri kürt sorunu üzerine güya filmler çekmeye çalışıyor.
Birileri de, barış türküleri çığırıyor.
Yemezler.
11 Şubat 1999 tarihi; genelde Türkiye'nin, özelde, mahsun ile ibo'nun
alnında hep kara bir leke olarak kalacaktır.
ahmet kaya, dış destekli ama kürt kökenli bir terör örgütünün saldırılarının hatsafhaya ulaştığı yıllarda tamamen ortamı germek için o sözü etti.
Başına gelecekleri de eminim ki biliyordu. Çünkü bu gibi durumlarda milletin fertleri milli duygularına hakim olamaz.. Olamadı da..
Ahmet kaya, terörün yaptığı gibi mağdur edebiyatıyla kendine ileriki yıllarda daha çok destekçi buldu..
Ahmet kaya kurnaz bir bölücüydü.. Kurnazdı çünkü serdar ortaç, reha muhtar gibi adamları bile tek kelime ile avladı.. Bölücüydü çünkü biz apo'yu özledik diye şarkı yaptı...
ahmet kaya böyle itibar kazandı..
Şimdi düşünün ki, ahmet kaya ödül gecesi mi daha çok seviliyordu yoksa şimdi mi..
Cevap çok basit; şimdi.. Şimdi çünkü devlet liderleri bile ona methiyeler düzüyor... Yani öldükten sonra kıymeti arttı.. Sanırsın katledildi...
Neyse diyeceğim şu ki; ahmet kaya o sözü azıcık kendi çıkarı, azıcıkta bölücülük ve halkı kışkırtmak için söyledi..
Yani geleceğe dönük bir yatırım yaptı.. Ömrü yetse idi yurda döndüğünde karşılanması gerektiği gibi karşılanırdı...
türkiye adına bir utanç gecesi olarak kayıtlara geçmiştir.
şimdi kürtçe televizyon varken, farklı yerlerde kürt kimliği tanınmışken ucuz popülizmle vatan bizim ayağı çekenler acaba o günleri düşünüp utanıyorlar mıdır acaba?
türkiye adına geçmişte kalan şerefli hatıraları oluştura karelerden bir tanesidir. gücü yetmeyenler bunu söyleyemiyor ne yazık ki. ahmet kaya hedef gösterildi çünkü . çağdaş türk toplumu ve aydınları bu tip adamları çekecek kadar alçalmamıştı o günlerde. olayı faillerindne biri de serdar ortaç olduğu için eleştirilmeketdir ancak o gün orda barış manço da olabilirdi ya da bunu ajda pekkan yapabilirdi ya da ilhan şeşen. ahmet kaya kürtçe şarkılarını dağda , derede söylese daha iyi olacaktı ve en azından ortalık karışmayacaktı.
kazım koyuncu olsa, lazlar oradakilerin götünü keserdi
ruhi su olsa, tkpliler harekete geçerdi(gerçekten!)
barış manço olsaydı, 65 milyon harekete geçerdi
ahmet kaya çıktı, kürt olduğundan kimse ses çıkarmadı.
ne yazıktır ki bazıları ona yapılanı haklı gösterir. oysa ki bilmezler mi böylesine mert bir adam, pkkyı sevse daha önceden herkesin önünde methiyeler düzerdi?
ya da hasan hüseyin korkmazgil'in halay havası adlı türküsünü söyleyince "aslan gibi bir yiğit, sevdası da sevda haaaa" mısrasını apo'ya yazdı ve çaldı sanıp(daha doğrusu gösterip) nefret mi et(tir)diler?
ya da gerçekten kürt diye mi saldırıldı?
hayır efendim! başarılı bir müzisyen, özellikle vatanını, halkını seven bir adam olduğu için...
